ADD, Referandumda "Tarafsız" Olmayacakmış!

ADD, Referandumda "Tarafsız" Olmayacakmış!

İletigönderen Türk-Kan » Cum Tem 23, 2010 20:32

Resim[img]http://img249.imageshack.us/img249/4041/ahmettanerkislali854055.jpg[/img]

ÖNCE KAFALARDAKİ PRANGALARDAN ve
YÜREKLERDEKİ KORKULARDAN KURTULMAK GEREK


ADD GENEL MERKEZİ, ADD ÖRGÜTÜNÜ REFERANDUMDA TARAFSIZ OLMALARI İÇİN UYARDI VE BUNUN ÜZERİNE ELEŞTİRİ YAĞMURU BAŞLADI…

KURUCU BAŞKANI PROF. MUAMMER AKSOY’U, GENEL BAŞKAN YARDIMCISI PROF. AHMET TANER KIŞLALI’YI ŞEHİT VEREN TARİHİ BİR ÖZGÖREVE SAHİP DERNEK, TÜRKİYE’NİN YAZGISINI BELİRLEYECEK REFERANDUMDA TARAFSIZ MI KALACAK?


    "Değerli ADD üyeleri.

    21.07.2010 günü derneğimizin haberleşme sayfasında yayımlanmış olan 2 numaralı genelgeyi okurken, 12-13 Haziran tarihinde gerçekleştirdiğimiz genel kurulda yazılanlar ve altı çizilerek söylenen sözler geldi aklıma. Örneğin Sayın Tansel Çölaşan’ ın liderliğindeki “Kemalizm’in Devrimci Gücü” gurubu bildirisi ve yol haritasında: “Oynanmak istenen oyun halen derneğimiz aracılığı ile halkımıza bıkmadan usanmadan anlatılmaktadır. Buna devam edilecek, bu amaçla Anayasa değişikliğine hayır kampanyası Atatürkçü Düşünce Derneği çatısı altında yapılanan CUMHURİYETÇİ BİRLİKTELİK ile daha etkin yürütülecek, halkın rejime sahip çıkma konusundaki karşı gelinemez istenci burada siyasi erke gösterilecektir.” denilmekteydi.

    Çok değil, genel kuruldan 39 gün sonra, derneğimizin Genel Sekreteri Sayın Nazmi Şarvan imzasıyla yayınlanan 2 numaralı genelgede 298 sayılı “Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun” 63. maddesine ve Yüksek Seçim Kurulunun 347 sayılı kararına dayanılarak “ADD üyelerinin referandumda tarafsız olmak zorunda oldukları belirtilerek herhangi bir propaganda çalışmalarında bulunmaları, ilan veya afiş asmaları, seçim sonuçlarını etkileyecek herhangi bir açık veya kapalı salon toplantısı düzenlemeleri yasaklanmıştır.

    Evet 298 sayılı yasada kamu yararına çalışan derneklerin seçim sürecinde siyasi partilere ve adaylara bağış ve yardımda bulunmaları ve memur ve hizmetlileriyle her türlü araç ve gereç imkanlarını siyasi bir partinin veya adayın emrinde veya herhangi bir siyasi faaliyette çalıştırmaları, kullanmaları ve kullandırmaları yasaklanmıştır. Bu nedenle dernek yöneticileri açısından derneğin tüzel kişiliğini hukuksal bir sıkıntı içine sokacak eylem ve etkinliklerden koruma çabası anlaşılır bir yaklaşım olabilir.

    Ancak bu durumu -masanın diğer tarafında oturan biriymiş- gibi, her şeyi yasaklayarak açıklamak, örgütümüzün kitlesel büyüklüğü ve etkinliği göz önüne alındığında, yönetsel olarak yapılacak en son iş olsa gerekti. Kaldı ki 21 yıllık tarihinde pek çok seçim geçirmiş ve geçirdiği bu seçimlerde de amaçları doğrultusunda çalışmalar yapmış bir ADD örgütü ve onun örgütsel tecrübesi varken, ‘kurdun aklına kuzuyu düşürürcesine’ böylesine sert bir genelge ile uygulamaya konulan bu topyekûn yasaklamanın amacı da tarafımca anlaşılamamıştır. Bu davranış “Kemalizm’in Devrimci Gücü”yle ne derece bağdaşmaktadır?

    Bu örgütsel yasaklamanın yanında Sayın Şarvan, 298 sayılı yasada belirtilen yasakların bütün üyeleri kapsadığı kanısıyla, dernek üyelerinin de yapmaları ve yapmamaları gereken işlerini tanımlamaktadır. ADD’nin bütün üyelerinin, Genel Başkanın dışındaki bütün yöneticilerinin,(Genel Başkan her durumda derneğin tüzel kişiliğini temsil eder) söylem, eylem ve etkinliklerde, ADD’yi bağlayıcı bir imza atmadıkları sürece referandumda taraf olmaları ve gereğini yerine getirmelerinde hiçbir hukuki sorun yoktur. Mesela Sayın Şarvan hukukçu kimliğiyle açıklama yapabilir, tarafını da belli edebilir.

    Kaldı ki Sayın Çölaşan genel kurulda yaptığı konuşmada “yarından tezi yok Genel Başkanından sade üyesine kadar ADD kapı kapı dolaşıp referandumda hayır çalışması yapacaktır” diyordu. Bu konuşmayı yaparken Sayın Çölaşan’ın bu yasadan haberi yok muydu? Bu yasadan haberi var ise, o zaman neden yol haritalarında, kürsü konuşmalarında “kapı kapı dolaşılıp referanduma hayır çalışmalarının yapılacağını” sıklıkla beyan etmişti.

    Derneğimizin çizgisi akılın ve bilimin çizgisidir. Derneğimizin çizgisi hamasetlerin çizgisi değildir.

    Şimdi ise bu genelgenin ne anlama geldiğini anlamak istiyorum. Bunun adı, iki aydan az bir zaman kalmış referandum için çalışma yapmamanın –şöyle yada böyle- bahanesi değilse nedir? Bunun adı acaba ADD ne yapacak, ADD’nin diyeceği ve yapacağı bir şey mutlaka vardır diye umudunu ADD’ye bağlamış halka karşı, sen başının çaresine bak, benden sana hayır yok demek değilse nedir. Bunun adı ADD’nin örgüt çatısında moral, güç ve mücadele ruhu bulan diğer Cumhuriyetçi güçleri yarı yolda bırakmak değilse nedir.

    Ruhunda ulusal egemenlik ve tam bağımsızlık ilkesi olan Atatürkçü Düşün Sistemini, onun ilkelerini ve kazanımlarını korumak ve geliştirmek mücadelesi sürecinde elbette ki yasaklar, elbette ki engellemeler, elbette ki ödenecek kefaletler olacaktır. Emperyalizm ve işbirlikçileri elbette ki ayaklarımız altına halı döşemeyeceklerdir. Yasalarıyla, yasaklarıyla yolumuza barikat kurmaları kadar normal bir şey yoktur. Büyük Önder Bursa nutkunda bu durumu öngörmemişimiydi. Kurtuluş Savaşını örgütlerken Mustafa Kemalin boynunda saltanatın idam fermanı yok muydu?

    Genelgenin son paragrafında “Kişisel olarak faaliyette bulunan üyelerimizin Yüksek Seçim kurulunun 347 sayılı kararında belirtilen yasaklara uymak koşulu ile diledikleri etkinlikleri düzenleyebileceklerinin belirtilmesi de başlı başına bir sorundur. ADD üyesi afiş asmayacaksa, bildiri ve broşür dağıtmayacaksa veya maddeler üzerine hayır gerekçelerini anlatamayacaksa, toplantı düzenleyemeyecekse bunların dışında referandumla ilgili ne gibi eylem ve etkinlik içerisinde bulunacak?

    Mustafa Kemal Atatürk şapka ve kıyafet devrimini yaptıktan sonra çıktığı yurt gezisinde bir köyde cüppeli ve fesli sarıklı yurttaşları görünce yanındaki Kaymakama “biz bir kıyafet devrimi yaptık bu durum ne” diye sorar. Kaymakamın yazı ile bildirmiştim paşam sözü üzerine sinirlenerek “Kaymakam Kaymakam, yazı ile devrim olmaz! Gelip uygulayacaksın” der.

    Evet, yazı ile devrim olamayacağı gibi izinle icazetle de devrimcilik olmaz. Hele ki yine bu süreçte devletin valisine varıncaya kadar “taraf”lılık söz konusuyken, “yasa gereği tarafsızlık” “genelge gereği yasaklılık” mantığı, devrimci bir örgütün prangası hiç olamaz!

    Örgütümüzde kumda oynamayı sevmeyen, derinliğine ve fırtınasına bakmaksızın ne pahasına olursa olsun suya girebilecek, Kemalizm’in tam bağımsızlıkçı ve devrimci niteliğini kararlılıkla uygulayacak olan çok sayıda üyesi oluğunu biliyor ve bu konuda ki görüşlerimi 21 yıllık şanlı mücadele geçmişiyle, soylu örgütümüzün takdirlerine saygı ile sunuyorum."

    Ömer SAYAN

İŞTE O GENELGE:

Yanlış bilgilendirmenin önüne geçmek için Genelgede bazı değişiklikler yapılmıştır.

ADD İL/ İLÇE/ BELDE ŞUBE BAŞKANLIKLARINA

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının bazı maddelerinde değişiklik yapılması hakkında Kanun’un, 12 Eylül 2010 tarihinde halkoyuna sunulmasına karar verilmesinden sonra, Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Merkezi ile Şube ve Temsilciliklerinin bu dönemde nasıl bir yol izleyecekleri merak konusu olduğundan ve Derneğimizce yasalara aykırı herhangi bir etkinlikte bulunmamak konusunda duyarlı davranmamız gerektiğinden, konuya ilişkin Yüksek Seçim Kurulunun 29.05.2010 tarih ve 347 sayılı kararı web sitemizde yayınlanmış bulunmaktadır. Ancak yanlış yorumlara neden olmamak ve konuya açıklık getirmek amacıyla aşağıdaki hususların Şubelerimize duyurulmasında yarar görülmüştür.

298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri hakkında kanunun 63 ncü maddesinde Seçim Süresince Yapılamayacak İşler başlığı altında “62 nci maddede sayılanlarla, Umumi Menfaatlere Hadim Cemiyetler (Kamu Yararına Çalışan Dernekler) ve bunlarda görev almış bulunan memur ve hizmetliler seçimlerde de tarafsızlıklarını muhafaza etmek zorundadırlar.

Yukarıda yazılı olanların 5830 sayılı Kanunda yazılı Yasak Hükümleri saklı kalmak üzere seçim süresince;

a) Siyasi Partilere ve adaylara her ne nam ile olursa olsun bağış ve yardımlarda bulunmaları,

b) Memur ve hizmetlileriyle her türlü araç ve gereç imkanlarını siyasi bir partinin veya adayın emrinde veya herhangi bir siyasi faaliyette çalıştırmaları, kullanmaları veya kullandırılmaları yasaktır.

1 nci fıkrada yazılı olanlara, Bankalar Kanununa tabi teşekküllerinin, siyasi bir partinin lehinde veya aleyhinde veya vatandaşın oyuna tesir etmek maksadıyla her türlü yayınlarda bulunmaları yasaktır.

Daha önce basılmış ve yayınlanmış ve yukarıdaki fıkradaki mahiyeti taşıyan her türlü kitap, broşür, afiş ve bunlara benzer yayınlar da aynı hükme tabidir.”

Hükmüne yer verilmiş, Yüksek Seçim Kurulu’nun 347 Sayılı kararının 7 nci maddesinde de Yasanın bu maddesi hatırlatılarak yasak yinelenmiştir.

Açıklanan nedenlerle Yüksek Seçim Kurulunca halkoylamasının başlangıç tarihi olarak kabul edilen 31 Mayıs 2010 tarihinden 13 Eylül 2010 tarihine kadar Atatürkçü Düşünce Derneği şubelerinin, kurumsal olarak referandumda tarafsızlıklarını korumak zorunda olmaları nedeniyle herhangi bir propaganda çalışmasında bulunmaları, ilan veya afiş asmaları, seçim sonuçlarını etkileyecek herhangi bir açık veya kapalı salon toplantısı düzenlemeleri olanaklı görülmemektedir.

Şubelerimizin bu yasağa uymakta özen göstermeleri, referandum ile ilgili propaganda amaçlı oluşturulan Sivil Toplum Platformlarında Atatürkçü Düşünce Derneği adını kullanmamaları gerekmektedir.

Bunun dışında kişisel olarak bu kapsamda faaliyette bulunacak üyelerimizin de diledikleri etkinlikleri düzenlemeleri ve yukarıda belirttiğimiz gibi Atatürkçü Düşünce Derneği adını kullanmamak koşuluyla benzer etkinliklere katılmalarında bir sakınca bulunmamaktadır.

Bilgi ve gereği önemle rica olunur. 20.07.2010

Nazmi ŞARVAN
Genel Sekreter


http://www.add.org.tr/index.php?option= ... &Itemid=99


İlk Kurşun, 23 Temmuz 2010
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: ADD, Referandumda "Tarafsız" Olmaları İçin Üyelerini Uyardı!

İletigönderen İrfan Tuna » Cum Tem 23, 2010 21:07

Yandaşlar kervanına ADD de mi katıldı yoksa?
Uyanacağız, uyandıracağız... Bilinçleneceğiz, bilinçlendireceğiz... Ne ülkemizin , ne de bölgemizin zenginliklerini küresel haramilere ve onların uşaklarına yağmalatmayacağız, soydurtmayacağız... ENİNDE SONUNDA ALİ KEMALLER DEĞİL, MUSTAFA KEMALLER KAZANACAK...
Kullanıcı küçük betizi
İrfan Tuna
Üye
Üye
 
İletiler: 1059
Kayıt: Pzt Nis 06, 2009 12:23

Re: ADD, Referandumda "Tarafsız" Olmaları İçin Üyelerini Uyardı!

İletigönderen Türk-Kan » Cum Tem 23, 2010 21:08

Virüsler İrfan Bey, virüsler...
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Re: ADD, Referandumda "Tarafsız" Olmaları İçin Üyelerini Uyardı!

İletigönderen Deli Haydar » Cmt Tem 24, 2010 3:11

Sivil örümcekler şimdi de ağlarını akıttıkları aydın kanlarının üzerine örüyor demek!
Bu düşünce derneği, bu genelge ile Tarafını açıkça bildirmiştir.

İBDA-C'nin yayın organı "Taraf" zamanında ne diyordu:
Taraf olmayan bertaraf olur!


Hayırlara aracı olacaktır inşallah!
Feragat-ı nefs.
İstihkar-ı hayat.
Kullanıcı küçük betizi
Deli Haydar
Meydan Delisi
Meydan Delisi
 
İletiler: 714
Kayıt: Çrş Eki 14, 2009 11:21

Re: ADD, Referandumda "Tarafsız" Olmaları İçin Üyelerini Uyardı!

İletigönderen maydonos » Cmt Tem 24, 2010 4:26

Bu merkez karari mi yoksa belli bir subenin karari mi? Eger oyle degil ise demekki secimlerde iki liste verilmesinin nedeni ortaya cikmis oluyor. ADD aciklama yapmali boyle bir ortamda nasil olurda "tarafsiz" kalin diyebilir. Akil tutulmasi mi "dot korkusumu" yazik gercekten. Utanilacak bir karar aciklamasi.

Yalanlamasi yada geri cekmesini bekliyoruz.

Sizmaya gelince her yerdeler.

Bunlar baslangic diye dusunuyorum.

Sonumuzu ise hic hayirli gormuyorum.

Herkese kolay gelsin.
Resim


Ne MuTLu TüRkÜm DiYeNe
Kullanıcı küçük betizi
maydonos
Üye
Üye
 
İletiler: 1651
Kayıt: Çrş Haz 04, 2008 1:53

Re: ADD, Referandumda "Tarafsız" Olmaları İçin Üyelerini Uyardı!

İletigönderen Deli Haydar » Cmt Tem 24, 2010 12:48

Haydar Bey yazdı:Hayırlara aracı olacaktır inşallah!
Sonunu hayırlı görmeyen süreğen inanç yoksulu kişiler, sorunu kendilerinde aramaları gerektiği gerçeğini artık kavramalıdır.
Feragat-ı nefs.
İstihkar-ı hayat.
Kullanıcı küçük betizi
Deli Haydar
Meydan Delisi
Meydan Delisi
 
İletiler: 714
Kayıt: Çrş Eki 14, 2009 11:21

Re: ADD, Referandumda "Tarafsız" Olmaları İçin Üyelerini Uyardı!

İletigönderen Mustafa Recep » Cmt Tem 24, 2010 13:12

Sayın Çölaşan tanıdığımız biridir kararın ondan habersiz alındığını sanıyorum,

kaldı ki böyle bir karar alınmış olsa dahi ADD üyelerinin bu karara uymayacakları gün gibi aşikardır. Bu kararı alan ADD Yöneticisi ADD üyeleri tarafından dilekçe verilip yöneticilikten alınmalıdır.

Hem adınız ADD olacak hemde AKP ye karşı tarafsız kalacaksınız! Bu ne biçim aymazlıktır böyle...
AMERİKANCI GENERALLER DEĞİL KEMALİST PAŞALAR İSTİYORUZ!
Kullanıcı küçük betizi
Mustafa Recep
Üye
Üye
 
İletiler: 417
Kayıt: Çrş Tem 09, 2008 13:11
Konum: sakarya

Re: ADD, Referandumda "Tarafsız" Olmaları İçin Üyelerini Uyardı!

İletigönderen TÜRKK » Pzr Tem 25, 2010 20:34

Böyle bir "kararın" alınmış olması,
hukuken olmasa bile,
fiilen
kendini tasfiye etmek
anlamına gelir...!!!
Kullanıcı küçük betizi
TÜRKK
Üye
Üye
 
İletiler: 152
Kayıt: Sal Mar 09, 2010 20:44

Re: ADD, Referandumda "Tarafsız" Olmaları İçin Üyelerini Uyardı!

İletigönderen Mustafa Recep » Sal Tem 27, 2010 21:36

aldığım son habere göre 14 add il başkanı karara itiraz etmiş...
AMERİKANCI GENERALLER DEĞİL KEMALİST PAŞALAR İSTİYORUZ!
Kullanıcı küçük betizi
Mustafa Recep
Üye
Üye
 
İletiler: 417
Kayıt: Çrş Tem 09, 2008 13:11
Konum: sakarya

Re: ADD, Referandumda "Tarafsız" Olmaları İçin Üyelerini Uyardı!

İletigönderen Oğuz Kağan » Çrş Tem 28, 2010 20:14

ADD Genel Merkezi Sonunda Tarafsızlığını Ve Suskunluğunu Bozdu: "Hayır" Diyoruz...

ADD GENEL SEKRETERİNİN “TARAFSIZ” OLACAĞIZ GENELGESİ ÜZERİNE ADD ÖRGÜTÜNDEN, KEMALİST ÇEVRELERDEN, AYDIN VE YAZARLARDAN BÜYÜK TEPKİ GELMİŞ, KARAR ELEŞTİRİLMİŞTİ… BANU AVAR SON YAZISINDA;

“Saygın Atatürkçü sivil toplum örgütleri, emperyalizmin Anayasası oylanırken ‘Biz tarafsızız! Ses çıkaramayız!’ buyuracaktır.”

İFADELERİ KULLANARAK BU DURUMUN ÇARPIKLIĞINA İŞARET ETMİŞTİ…
GENELGE TEPKİLER ÜZERİNE DEĞİŞTİRİLMİŞ AMA TEPKİLER DİNMEMİŞ ARTMIŞTI..

EN SONUNDA BUGÜN YANİ GENELGENİN YAYINLANMASINDAN 8 GÜN SONRA GENEL BAŞKAN TANSEL ÇÖLAŞAN SUSKUNLUĞUNU BOZDU VE BİR AÇIKLAMA YAYINLADI… İŞTE O AÇIKLAMA:

    Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Merkezinin 20.07.2010 gün ve 2 sayılı genelgesi üzerine kimi şube ve üyelerimizden gelen tepkiler nedeniyle aşağıdaki açıklama yapılmıştır.

    I. YSK, seçimlerin başlamasından, bitimine kadar seçimlerin düzen içinde yapılması ile görevli kılınmış Anayasal Kuruluştur. Kararları kesindir. Yargı yolu kapalıdır.

    YSK, Anayasa Değişikliğinin halkoyuna sunulması hakkındaki kanunun, Anayasada yer alan Seçim Kanunları Kapsamında olduğuna, halkoylamasının 12.09.2010 Pazar günü yapılmasına karar vermiş, 31.05.2010 gün ve 347 sayılı kararı ile de bu süreçte 298 sayılı yasa uyarınca yapılacak seçim yasaklarını 16 madde halinde belirlemiştir.

    Kararın 7. maddesinde; Kamuya Yararlı Dernekler ve burada görev almış bulunan memur ve hizmetlilerin seçim süresince TARAFSIZLIKLARINI koruyacakları, bu amaçla 298 sayılı yasanın 63. maddesinde yazılı yasaklara uyacakları belirtilmiştir.

    Atatürkçü Düşünce Derneği Kamuya Yararlı Dernek Statüsündedir. Anılan yasa gereğince:Derneğin merkez ve şubeleri ile Devlet Kurum ve Kuruluşlarında memur ve hizmetli olarak çalışmakta olup, Derneğin Merkez ve Şube Yönetimlerinde görev alanlar, bu yasağın kapsamındadırlar.

    Buna göre; Atatürkçü Düşünce Derneği Merkez ve Şubeleri Dernek adını kullanarak, 63. maddede yazılı yasak faaliyetlerde bulunamazlar. Özetlersek:

    Derneğin imkanlarını bir siyasi partinin düzenlediği miting, açık hava, kapalı salon toplantısına seferber edemezler.

    Bir siyasi partinin adı kullanılarak lehine, aleyhine, vatandaşın oyunu etkileyecek yayın yapamazlar. Yasak siyaset yasağıdır.

    Genel Merkezin 2 nolu genelgesi, bazı Şubelerimizin halkoylaması ile ilgili olarak düzenlediği etkinliklerin o yer güvenlik güçlerince yasaklanmak istenmesi üzerine, yasağın siyaset yasağı ile ilgili olduğu vurgulanmak üzere yayınlanmış, Dernek aleyhine işlem yapma gayreti içinde olanların çabalarını boşa çıkartmak amacı güdülmüştür. Esasen genelge ile sadece maddede sayılan siyasi yasakların çerçevesi çizildiğinden bazı şubelerimiz ve üyelerimizin “derneğin hiçbir faaliyette bulanamayacağı” yolundaki değerlendirmelerinin hukuki dayanağı yoktur. Genelge sadece siyasi yasaklarla ilgilidir.

    II. Anayasa Değişikliğinin Halkoyuna sunulacağı bu dönemde kuşkusuz Atatürkçü Düşünce Derneği, toplumu Atatürkçü düşüncenin ilkeleri doğrultusunda aydınlatmaya devam edecektir. Etmektedir. Buna engel yoktur.

    Bugün Cumhuriyetimizin 87. yılında Devrim karşıtları, tüm kamu ve yerel yönetimlerde kadrolaşmış, sermayesini, medyasını, yargısını oluşturmuş, Cumhuriyete sahip çıkan kişi, kurumlar ve medya susturulmuş, özel yetkili savcılık ve mahkemelerde yargısız infazlar yapılmakta, Türk Halkının gözbebeği ordu etkisizleştirilmiş, çeşitli demokratik (!) açılımlarla ülkenin, ülkesi ve ulusuyla bütünlüğü tartışılır hale getirilmiştir.

    Cumhuriyetin temelleri tartışılmaktadır.
    Son aşama yüksek yargının ele geçirilmesidir.
    Anayasa değişikliğinin amacı budur. Değişiklik Anayasa Mahkemesinden geçmiştir. Bu karar baskı altında olan bir yüksek mahkemenin hukuku savunamayacağının göstergesidir.

    Değişiklik halkoylamasından da geçerse yargı tamamen susturulmuş, siyasallaşmış, siyasetin emrine girmiş olacaktır.

    Değişikliğin halkoylamasından geçmesi halinde yasama ve yürütmeyi birlikte elinde tutan siyasi güç yargıyı da eline geçirecek, kanunu koyan, uygulayan ve yargılayan aynı güç, aynı kişi olacaktır. Böyle bir yönetim faşizimdir.

    Faşizmde kişi hak ve özgürlükleri yoktur, adalet yoktur, adalete güven yoktur. Herkesin hayatı güç’ün elindedir.

    Böyle bir yönetimde; çağdaş toplum düzeninin ve laik cumhuriyetin dönüştürülmesi önündeki engeller kalkmış olacaktır.

    ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ İLE AMAÇLANAN TÜRKİYE’NİN KARANLIK GELECEĞİDİR.

    Kadını, erkeği, genci, yaşlısı, işçisi, köylüsü, esnafı, memuru, emeklisi ile tüm ilgili, duyarlı, Atatürkçü, Cumhuriyetçi, demokrasi sevdalılarını, herkesi (HAYIR) demeye çağırıyoruz.

    III. Son söz

    Atatürkçü Düşünce Derneği yönetimi, zor koşullarda elini taşın altına koymuş, görüşlerini, tavrını, dik duruşunu 11. Genel Kurulda üyeleri ile paylaşmış, kabul görmüş ve yönetime gelmiştir.

    Bu kişiler Atatürkçü Düşünceye sonuna kadar inanmış, her koşulda savaşım vermekten çekinmeyen ilkeli kişilerdir.

    Öte yandan Atatürkçü Düşüncenin önlenemez yükselişinden korkanların, çeşitli şekillerde bu gücü bölmek için çalışacaklarını değerli üyelerimizin gözardı etmemeleri de gerekir.

    Atatürkçü Düşünce Derneğinin üyeleri, değerli kardeşlerim:
    Yarınların bugünlerden güzel olması dileğiyle hepinizi sevgi ve saygı ile kucaklıyorum.

    Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı
    Tansel ÇÖLAŞAN


İlk Kurşun, 28 Temmuz 2010
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: ADD, Referandumda "Tarafsız" Olmayacakmış!

İletigönderen Ram » Çrş Tem 28, 2010 23:18

Gazi Mustafa Kemâl ATATÜRK'ün izinden gitmeye kendini adamış yurttaşlar, yıllardır Bursa Nutku'ndan söz etmektedir. Gazi Mustafa Kemâl ATATÜRK gibi düşünmek savında bulunan dernek ise hâlâ yasalar demektedir. "Sav", aynı anda "dava" da demektir. Davası için, tüm yorgunlğuna karşın Hatay'ı kurtarmaya girişecek kadar gözü kara bir devrimci olan Ulu Önder'in bize anımsattığı pek çok gerçek vardır. Bunlardan biri de şudur: “Cumhuriyet fikren, ilmen, bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar ister!
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!


Şu dizine dön: Halk Oylaması Yazıları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x