Potomac ırmağının kıyısındaki Reagan National Havaalanı her zamanki gibi hareketliydi. Uçaklar birbiri ardına inip kalkıyor, insanlar oradan oraya koşuşturuyordu.
New York uçağından orta boylu, sürekli gülümseyen bir adam indi. Sarı zemin üstünde birbirine girmiş çiçek desenlerinin egemen olduğu geniş kravatıyla âdeta "Ben batı modasını yakından izlerim" diyordu. Bu kravat modası, Ankara'da pek yaygındı. Bu yeni modanın, Versace'den giyinen Erbakan'ın çiçekli kravatlarıyla başladığı da söyleniyordu.
... eşi de çok şıktı: ... pahalı olduğu izlenimi veren giysi ve ayakkabılar...
... yanına tercümanını ve iki genel müdürünü de almıştı. Havaalanındaki Türkler onu hemen tanıdılar.
... Amerika maratonu üç bölümden oluşuyordu. Ziyaret, siyaset ve ticaret.
Washington'daki randevular Ankara'dan ayarlanmıştı. Önce ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Avrupa ve Kanada Dairesi yetkilisine gitti, bir saate yakın konuştu. ... kartel medyasının kendilerini yanlış tanıttığını; laiklik düşmanı olmadıklarını, Amerikan usûlü laiklik istediklerini anlatıyordu.
... konuştu, tercümanı Murat Mercan İngilizceye çevirdi. İkinci gün Georgetown Üniversitesi'nde Türk Araştırmaları Enstitüsü'ne gidildi. Enstitü Başkanı Sabri Sayarı'nın düzenlediği toplantıda konuştu. Graham Fuller'le "Ilımlı İslâm" raporu hazırlayan Sayarı, ... yanına oturdu.
... tutucu değilim diyordu; ama Türkiye'de hakkında tutulmuş belgeler tam tersini söylüyordu. Devlet arşivinde, 1972 yılında İslâmcı bir örgütün kurucuları arasında yer aldığına ilişkin bir belge de vardı.
- Hidden is ON
- This board requires you to be registered and logged-in before you can view hidden messages