DİNK CİNAYETİNİ KAPATTILAR
Adil Serdar SAÇAN
20 Ocak 2010
NOT : Bu yazı 2007 tarihinde cinayetten hemen sonra yazılmış, güncel olması nedeniyle tarihi değiştirilmiştir..
Bu yazıya "Farkedilmişler İşbaşında" başlığını atsam belki daha iyi olurdu. Ama, bugün daha önce değindiğim bir örgütü deşifreye devam edeceğim için bu başlığı attım.
AKP iktidara geldikten bu yana ülkede bir takım garip olaylar oluyor,failler çoğunlukla yakalanıyor,ama örgüt bulunamıyor.Örgüt bulunamayınca,olaylar devam ediyor.Örgütü,bir örgütlü suçlar uzmanı olarak anlatıyoruz, yetkililer anlamıyor.Bir kez daha yazalım dedik.Bakalım ne olacak?
Danıştay saldırısının hemen ardından Aydınlık Dergisi ile yaptığım söyleşide;
"ABD desteğinde birilerinin,ülkemizde ortaya çıkıp, güç olduklarını kanıtlamak için eylemler yaptıklarını,bu eylemleri ulusalcılara mal ettiklerini söylemiş ve durdurulmaları için MGK'yı basmalarının mı gerektiğini"sormuştum.
Sular duruldu,farkedilmişler toparlandı. DİNK cinayeti ile yeniden işbaşında geçtiler.
Şimdi bazı olayları alt alta yazalım;
-Önce,Hablemitoğlu cinayeti.Merhum Hablemitoğlu,F tipinin, özellikle Emniyet içerisindeki örgütlenmesini deşifre etti, vuruldu.İddia ettik, kitabımızda yazdık,tık yok.
-Sonra,Şemdinli iddianamesi;iddia ettik, Savcı F tipi dedik,yazdık ,çizdik,kimse önemsemedi.
-Sonra,Rahip cinayeti; söyledik, anlattık, Trabzon Emniyetine dikkat çektik,failin F tipi bağlantılarına hiç bakılmadı.
-Sonra,Cumhuriyet Gazetesine saldırılar; söyledik,yazdık,Cumhuriyet 'in F tipileri deşifre için yazdıklarından ötürü saldırıya uğradığını iddia ettik,yine çıt yok.
-Sonra,Danıştay saldırısı; olay F tipilerin işi dedik,iddia ettik, konuştuk, F’nin öz yeğeni azmettirici olarak anıldı.Kimsenin umurunda değil.
-Sonra Atabeyler operasyonu,iddia ettik,yazdık,anlattık.Tüm tutuklular serbest bırakıldı,basına dosya veren şahıs hala ortada yok.
-Sonra ,Dink cinayeti ve “Hepimiz Ermeniyiz” sloganları ,yine yazıyoruz, çiziyoruz, biliyoruz, nafile!
Şimdi de bu olaylardan bazıları ile ilginç rastlantılara (ya da bağlantı) bir göz atalım;
-Trabzonda’ki rahip cinayetinde İl Emniyet Müdürü,F tipi olduğu sicili ile kanıtlı R.A.
-Trabzon’da milli futbolcuların tehdit edilmesi,işyerleri ve otolarının kurşunlanması olaylarında İl Emniyet Müdürü, yine R.A..Yardımcısı F tipi İ.A’ nın eşi ile Trabzon’un ünlü bir mafya liderinin eşi koruma şirketi kurmuşlar.Olaylarda bu çerçevede cereyan ediyor.Hakkında açılan soruşturmalar hemen kapanan İ.A. şimdi Mayıs ayında büyük bir ile Emniyet Müdürü olmayı bekliyor.
-R.A. Trabzon’daki müthiş başarıları!
Nedeni ile ödüllendirilip Ankara’da ki Emniyet İstihbarat Dairesinin en tepesine oturtuluyor ve bir ay sonra Danıştay saldırısı Ankara’da gerçekleşiyor.
Saldırıdan 1 saat sonra,İstihbarat Dairesi çalışmaya başlıyor ve basına yapılan servislerle,emekli askerler vasıtası ile olay ulusalcılara bağlanıyor.
-Aynı R.A.’nın Dairesi Atabeyler operasyonunu yapıyor ve operasyondan 1 saat sonra Genelkurmay Başkanlığı’nın önünde bir şahıs gazetecilere tüm Emniyet dosyasını veriyor.Şahısta yok,Emniyetten ceza alan da.
-Dink cinayetinden 1 saat sonra, “Hepimiz Ermeniyiz” bez pankartları açılıyor.Dink cinayeti zanlıları da Trabzon’dan çıkıyor.İki gündür basında yer aldığı üzere,azmettirici R.A.’nın Trabzon’dan elemanı.Olayı R.A. Trabzon’ da iken haber verdiğini iddia ediyor.O tarihte İstanbul Emniyetine de haber veriliyor.
İstanbul Emniyetinde o sıralarda ki İstihbarattan sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı,şimdi büyük bir ile Emniyet Müdürü yapılan F tipi Ş.D..Olayı ciddiye almıyor.Hrant Dink İstanbul’da öldürülüyor...O gün Ş.D. nerede acaba?
-Veeeee Trabzon Emniyet Müdürü Reşat ALTAY ile Vali görevden alınıyor.Hem de ALTAY, Ankara’da toplantıda iken.Trabzon’a bile dönmesi istenmiyor.Aynen, zanlının Trabzon’a gelmeden yakalanması gibi.
-Veeee Reşat ALTAY ile ilgili internet ortamında müthiş bir karalama kampanyası başlatılıyor.
-Reşat ALTAY ,meslekte hiç birlikte çalışmadığımız,ama tanıdığım, Cumhuriyetçi,Atatürkçü ve iyi bir Terörle Mücadele Polisidir.Eğer Trabzon’da kalsaydı,kendisine ve Trabzon’a yapılan haksız saldırıların gerçek sebeplerini ve Dink cinayetinin F tipi bağlantısını ortaya çıkartabilecek bir kapasiteye sahipti.ALTAY’ı aldılar,diğerleri yerlerinde,Dink olayı kapanmıştır.Geçmiş olsun.Bu büyük örgütün liderinin ismi de eski bir sanığım olan Ö.D.’dir.Ö.D. kim?
Hadi bilin bakalım.
30/01/2007
Not: Bazıları kim bunlar diyor? Bu harfler tamamen hayal ürünü olup, F tipidirler.
Arslan BULUT yazdı:
Cumhuriyeti yıkma sürecine karşı iki teminat!
ABD’deki ikiz kulelerin vurulması Amerikan ve dünya kamuoyunun Afganistan ile Irak’ın işgaline onay vermesi için kullanıldı. Bu gerçek, olayın dünya çapında psikolojik bir operasyon olduğunu gösteriyor.
Türkiye’de ise Hrant Dink’in öldürülmesi ile başlatılan süreç, daha sonra başlatılacak büyük operasyonlara meşruiyet kazandırmak için kullanıldı.Bununla da yetinilmedi. Hrant Dink’in öldürülmesi ile başlayan süreç, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin dönüştürülmesi için kullanıldı. Öyle ki bugün gelinen noktada, asker sindirilmiş, yargı teslim alınmıştır.
* * *
Kanaatim odur ki, sadece Hrant Dink cinayeti aydınlatılsa, bu operasyonun arkasındaki güçler sergilense, Türkiye’nin kaderini etkileyen diğer bütün olaylar çorap söküğü gibi çözülür. Cinayetin aydınlatılmaması için mevcut iktidarın ve kadrolarının hukuku çiğneyerek gösterdikleri direnç manidar değil midir?
Devlet Bakanı Faruk Çelik, Ankara’da bir hastane açılışında estetik cerrahinin, “çeşitli olaylar karşısında meydana gelebilecek olumsuz görüntülerin ortadan kaldırılması ve insanın gerçekten kendisiyle barışık yaşaması açısından önemli bir hizmet alanı” olduğunu belirtti.
Peki Hrant Dink, Rahip Santoro ve Malatya cinayetlerinin Türk halkının vicdanında meydana getirdiği tahribatı, ve bu gibi olaylardan tümünden sorumlu tutularak cezaevine doldurulan insanların maddi manevi kayıplarını hangi estetik cerrah düzeltebilir?
Bu olumsuz görüntüler, Cumhuriyet’in bütün değerlerini ve bütün kurumlarını ayaklar altına almak için kullanıldığına göre Türkiye’nin rejimine karşı girişilen cerrahi bir müdahale vardır!
Bu cerrahi müdahale, bir estetik cerrahı tarafından değil, bir Frankeştayn tarafından yapılmaktadır!
Türkiye’nin çehresini çirkinleştiren bu müdahale, siyasi dille apaçık bir darbedir, hatta karşı devrimdir!
Arslan BULUT
27 Ekim 2010