İttifakı Ortaya Çıkaran İtiraf!
Demirtaş: Ateşkesi isteyen Başbakan'ın kendisi, bizi suçlaması kurnazlıkBDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Başbakan’ın suçlamalarına şok cevaplar verdi: Bizi korku yaymakla suçlamak, kurnazlıktır. Başbakan korku imparatorluğunun kralıdır. 2002 seçimi dahil, ateşkes isteyen ve o ortamda seçime giden kendisidir.
8 yıllık sürecin cevabını verBaŞbakan’a “Eğer PKK seçim öncesi provokasyon yapacaksa 8 yıldır niye yapmadı?” sorusunu da yönelten Demirtaş’ın açıklamaları çok tartışılacak. 2002’de ateşkes isteyen Erdoğan, o dönemde başbakan değil, henüz 15 aylık olan AKP’nin lideriydi.
CHP’den sert tepki geldiİtİraflar, CHP’de de yankı buldu. Türkiye’de ipin ucunun kaçtığını belirten Onur Öymen, “Ateşkes devletler arasında olur. Devlet, terör örgütüyle ateşkes yapamaz. İktidardaki partinin terör örgütünden medet ummasını düşünemiyoruz” dedi.
Başbakan, PKK’dan ateşkes istedi!BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın bugüne kadar her seçim ortamında, 2002 seçimleri dahil PKK’dan ateşkes istediğini ve bu ateşkes ortamlarında seçime gittiğini iddia etti. Parti çalışmaları için Diyarbakır’da bulunan Demirtaş, Başbakan Erdoğan’ın “Seçime 4 ay kala PKK ve onun uzantıları yine taşeronluk üstlenmiş durumda. Yapılan eylemler seçimi etkilemek için yapılıyor” sözlerine cevap verdi. Selahattin Demirtaş, “Sokaktaki eylemlere müdahale emrini kendisi veriyor. Bugüne kadar her seçim öncesinde 2002 seçimi de dahil, PKK’dan ateşkes isteyen ve bu ateşkes ortamlarında seçime giden kendisidir. Bunları niye açıklamıyor” dedi. Demirtaş, “Eğer PKK seçim öncesi provakasyon yapacaksa 8 yıldır niye yapmadı? PKK’nın hükümetten bağımsız ateşkes yapmadığını çıkıp açıklasın. Halkı aptal yerine koymaktan vazgeçsinler” diye konuştu.
Korku imparatorluğunun kralıBDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Bizleri korku yaymakla suçlamak, kurnazlıktır. Başbakan korku imparatorluğunun kralıdır” ifadelerini kullandı.
Öymen: İpin ucu kaçtıCHP Bursa Milletvekili Onur Öymen, Selahattin Demirtaş’ın açıklamalarını değerlendirdi. Öymen, Türkiye’de artık ipin ucunun kaçtığını belirterek, “Ateşkes devletler arasında yapılır. Bir devletin terör örgütü ile ateşkes yapması sözkonusu olamaz” dedi. Öymen şöyle konuştu: “Türkiye’de iktidara gelmiş bir siyasi partinin bir terör örgütünden medet umacak duruma düşmüş olabileceğine ihtimal vermek istemiyoruz.”
YENİÇAĞ, 18 Şubat 2011
PKK ile anlaştılar
Prof. Dr. Ümit Özdağ: Terör ilkbaharda artmaz çünkü Öcalan-AKP müzakereleri sonuca ulaştıPolİtİk strateji uzmanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, çarpıcı iddialarda bulundu: AKP, Öcalan’ın istediği anayasayı yapmayı kabul etti, ‘Türk milleti’ silinecek.
YENİÇAĞ’ın eski AKP’li Zekai Özcan’ın ağzından duyurduğu AKP-PKK ittifakı, Prof. Özdağ’ın iddialarıyla yeni bir boyut kazandı.
Tezgah coktan kurulduProf. Ümit Özdağ, Başbakan Erdoğan ve AKP yanlısı basının iddialarının aksine terörün patlamayacağını çünkü AKP ile teröristbaşı Öcalan arasındaki müzakerelerin büyük ölçüde mutabakata ulaştığını söyledi.
Haber: Macit SOYDANAKP’nin, teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın istediği şekilde bir anayasa yapmayı kabul ettiğini belirten Prof. Dr. Özdağ, “AKP’nin anayasasından ” Türk milleti “ kavramı çıkarılacaktır. Böylece PKK’nın en temel taleplerinden birisi kabul edilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti’nin milli-devlet olma özelliği sona erecektir” dedi. Özdağ, YENİÇAĞ’ın sorularını yanıtladı. AKP yandaşlarının PKK’nın Diyarbakır’da yapacağı gösterilerden MHP’nin oy kazanacağı propagandasını yapmaya çalıştığını söyleyen Özdağ, “Unutmayalım, Öcalan ile müzakere yapan milliyetçiler değil, AKP’dir” diye konuştu. Özdağ, AKP ve yandaşları tarafından seçimler yaklaşırken sergilenen stratejinin, Erdoğan’ın çok sevdiği “win-win” yani “kazan-kazan” yaklaşımına dayandığını belirtti. Prof. Dr. Ümit Özdağ, YENİÇAĞ’ın sorularına şu cevapları verdi:
Öcalan ile müzakere yapan milliyetçiler değil, AKP’dir
* Başbakan Erdoğan ve AKP yanlısı basın yeni bir iddia ortaya attılar.
Bu iddianın özü PKK’nın terör eylemlerinin seçimlerde muhalefet partilerine yarayacağı ve PKK’nın bunu muhalefete yarasın diye yapacağı. Siz ne diyorsunuz bu iddiaya?* 12 Haziran seçimleri yaklaşırken, AKP Hükümeti İmralı’da hükümet bürokratları aracılığı ile Abdullah Öcalan ile müzakerelere devam etmektedir. Öcalan, ilerleyen müzakerelerde elini daha da güçlendirmek için ilkbahar aylarında 1984’den bu yana olduğu gibi terörü tırmandırma kararı almıştır. AKP, müzakere ortağı PKK’nın terörün şiddetini artırmasının sandıkta kendisini olumsuz etkileyeceği endişesi ile klasik bir psikolojik operasyona, diğer bir ifade ile Türk halkını yanlış bilgilendirme çalışmasına başlamıştır. AKP’ye yakın gazeteler tarafından ortaya atılan iddialara göre; PKK’nın tahrikleri ile Güneydoğu’da oylar AKP’den koparılmak, Türkiye’nin geri kalan kısmında da milliyetçi oylar “bir partiye yönlendirilmek” istenmektedir. AKP yandaşları, PKK’nın Diyarbakır’da Kahire’de Mübarek karşıtı göstericilerin Tahrir Meydanı’nda yaptığı gösterilere benzer gösterilerle AKP Hükümetini zorda bırakacağını ileri sürmektedirler.
* Gerçekten PKK’nın terör eylemleri 2011ilkbaharında büyük bir ivme kazanacak mı? * Hayır kazanmayacak. Her şeyden önce şunun altını çizmek gerekmektedir ki, 1984’den bu yana ilk kez PKK’nın ilkbahar terör eylemleri “kontrollu gerilim stratejisi” çerçevesinde gerçekleşecektir. Terör beklendiği ölçüde yükselemeyecektir. Bugün terörün yükseleceği beklentisini pompalayan çevreler seçimler yaklaşırken terörün büyük bir patlama yapmamasını da AKP’nin başarısı olarak sunacaklardır.
* Peki neden terörün ivme kazanmayacağını düşünüyorsunuz? * Kontrollu gerilim stratejisinin izlendiği bir dönemde terör patlama yapmayacaktır çünkü AKP ile Öcalan arasındaki müzakereler büyük ölçüde sonuca ulaşmıştır. AKP-Öcalan uzlaşmasının temel esasları şunlardır:
1) AKP, Öcalan’ın istediği şekilde bir anayasa yapmayı kabul etmiştir. AKP’nin anayasasından “Türk milleti” kavramı çıkarılacaktır. Böylece PKK’nın en temel taleplerinden birisi kabul edilmiştir. Böylece Türkiye Cumhuriyeti’nin milli-devlet olma özelliği sona erecektir.
2) Üniter devlet tasfiye edilecek veya büyük ölçüde yumuşatılacaktır. Erdoğan, “Valiler halk tarafından seçilse ne olur?” diye sormuştur. Bunun cevabı açıktır. Öcalan Güneydoğu Anadolu’da valileri atayacaktır.
3) Talabani’nin açıklamasından öğreniyoruz ki, AKP Hükümeti Kuzey Irak’ta eğitime yolladığı birçok insanın Türkiye’ye geri dönmesi ile önce seçmeli dil olarak Kürtçe eğitime geçecek sonra Kürtçe müfredata geçilecektir.
4) Abdullah Öcalan’ı da kapsayan bir genel af çıkarılacaktır. (Bu arada bitirilmeyen Ergenekon davaları ve balyoz davaları sanıkları da genel aftan faydalanacaktır.) Bu uzlaşma zemini PKK’nın büyük terör eylemleri yapmamasının temel gerekçesi olacaktır. Ancak tabii ki PKK-KCK ve BDP kentlerde kitlesel eylemler gerçekleştirecektir.
* Peki AKP ile Öcalan arasında böyle bir uzlaşma gerçekleşti ise neden PKK yine de bazı terör eylemleri ve kitlesel eylemler gerçekleştirme ihtiyacı hissetmektedir?Prof. Dr. Ümit Özdağ: AKP ile PKK arasında bir uzlaşma genel hatları ile gerçekleşmiş olmakla beraber PKK tabii ki her seçim öncesinde kendi seçmen tabanını muhafaza etmek, seçmen üzerinde baskı uygulamak amacı ile Güneydoğu Anadolu’da terör eylemleri gerçekleştirecektir. Bunun AKP yandaşı çevrelerin iddia ettiği gibi milliyetçi seçmen oylarının “bir partiye kayması” projesi olmakla ilgisi yoktur. Öte yandan, Başbakan Erdoğan Mısır’da Tahrir Meydanı’ndaki kitleleri Hüsnü Mübarek rejimine karşı kışkırtırken, Erdoğan’ı sağduyuya davet eden MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli olmuştur. Bahçeli, Erdoğan’ın Tahrir Meydanı’nda toplanan kitleleri kontrolsuz bir şekilde desteklemesini eleştirmiştir. Bahçeli, Erdoğan’ın dikkatini PKK’nın benzeri eylemleri Diyarbakır’da yapabileceği gerçeğine çekmiştir. Şimdi AKP yandaşları PKK’nın Diyarbakır’da yapacağı gösterilerden MHP’nin oy kazanacağı propagandasını yapmaya çalışmaktadır. Unutmayalım, Öcalan ile müzakere yapan milliyetçiler değil, AKP’dir.
* Peki bütün bunları nasıl özetleyebiliriz?* AKP ve yandaşları tarafından seçimler yaklaşırken sergilen strateji Erdoğan’ın çok sevdiği “win-win” yani “kazan-kazan” yaklaşımına dayanmaktadır. Kazananların müzakere ortakları AKP ve PKK olması hedeflenmektedir. Türk milleti bu tuzağa düşmeyecektir. AKP eğer Türk halkından ısrarla gizlediği anayasa taslağını açıklarsa baraj sıkıntısı yaşayacağını bilmektedir.
YENİÇAĞ, 19 Şubat 2011
PKK-AKP İşbirliği Tescillendi!
Başbakan Erdoğan ve onu destekleyenler, BDP’nin “boykot” kararını çarpıtıp “hayır” gibi gösterdiler ve CHP, MHP ve BDP’yi “ruh üçüzü” olarak tanımlamaktan geri durmadılar. Ancak gerek “eylemsizlik” kararı, gerekse Öcalan’ın net olmayan açıklamalarıyla birlikte durum tersine döneceğe benziyor. Hal böyle olunca muhalefetin, özellikle de MHP’nin AKP ile BDP’yi “ruh ikizi” olarak tanımlamasına tanık olabiliriz.” (Vatan, Ruşen Çakır, 17 Ağustos 2010)
News
Site map
SitemapIndex
RSS Feed