120
Tür : Savaş / Dram / Tarihi
Gösterim Tarihi : 15 Şubat 2008
Yönetmen : Özhan Eren , Murat Saraçoğlu
Senaryo : Özhan Eren
Müzik : Özhan Eren
Yapım : 2007, Türkiye
Oyuncular
Özge Özberk (Münire) , Cansel Elçin (Süleyman Teğmen) , Burak Sergen (Sermet Bey) , Emin Olcay (Cemal Müdür) , Oytun Öztamur (Mehmet)
Van.. 1915 Ocak.. Kış...
1nci Dünya Harbinin ilk ayları...
Eli tüfek tutan herkes Ruslarla ölüm kalım harbindeyken sınır birliklerinde cephane tükenir...
Vanlı çocuklar gönüllü olurlar; Yaşları 12 17 arasında değişen 120 isimsiz kahraman çocuk... Cephaneyi sırtlanırlar, karlı dağlarda günlerce gecelerce yürürler...
İşte, isimleri unutulmuş olsa da bu büyük yolculuğu gerçek bir kahramanlığa dönüştüren gençlerimizin şanlı öyküsü bugünlerde beyaz perdeye aktarılıyor. Hazırlıkları 3 yıldır sürmekte olan 120, özellikle günümüz gençleri için uzun bir memleket türküsü hedefiyle tasarlandı; 1914 yılı dekorları ve kostümleri yeniden üretildi.
Özet
1914 yılı Haziran ayı...
O günler, ülkemizin büyük toprak kayıpları ve milyonlarca insanımızın da büyük perişanlıklar yaşamasına neden olan Balkan Harbinden henüz kurtulduğumuz günlerdir, yaralarımızı sarıp ülkemizi feraha çıkartmaya çalıştığımız barış günleridir.
İşte o günlerde henüz hayatının baharındaki Münire (Özge Özberk), lise müdürü olan babası Cemal öğretmen (Emin Olcay), kendisinden sadece birkaç yaş küçük olan iki erkek kardeşi Mehmet ve Mustafadan oluşan ailesiyle Vanda mesut ve mütevazı bir hayat yaşamaktadır ve nişanlısı Süleyman Teğmen (Cansel Elçin) ile çok yakında evlenecektir.
Fakat bu mutlu günler çok sürmez, Ağustos 1914te Avrupada 1nci Dünya Harbinin başlamasıyla birlikte ülkemizde de seferberlik ilan edilir. Varını yoğunu ordusu emrine veren halk, çocuklarını da askere gönderir, Süleyman Teğmen de cepheye gider.
Kasım 1914te Rusların taaruzu ile harp ülkemize de sıçrar, Sarıkamış Harbinin başlamasıyla birlikte çatışmalar daha da yoğunlaşır. Sınır bölgesinde harp etmekte olan ve Süleyman Teğmenin de yer aldığı Jandarma Tümeninden o günlerde Vana gelen acil bir telgraf, süratle cephane yetiştirilmediği takdirde harbin ve Van şehrinin tehlikeye gireceğini bildirmektedir.
Ancak o günlerde Van karlar altındadır, hele şehrin dışında kar yüksekliği iki metreyi bulmakta, hayvanlar karlı dağları yürüyememekte, kağnı vs arabalar ise hiç işlememektedir. Yapılacak tek şey, cephaneyi 100 kadar yayanın sırtında nakletmektir. Ancak, şehirde resmî görevliler dışında, ihtiyarlarla kadınlardan başka çokaz sayıda eli tüfek tutan erkek kalmıştır; onlar da TAŞNAK ÇETELERİne karşı şehri ve ailelerini korumak için şehirde kalmak zorundadırlar... Akla gelen her çareye başvurulur, neticede, eğer kabul ederlerse bu yükü öğrenci çocuklarla göndermekten başka yapacak bir şey olmadığına karar verilir.