Türkler için boyunduruktan, kölelikten, esaretten kurtuluşun özgürlüğün başlangıç tarihi olan 19 Mayıs Rumlar için soykırım günü. Grek parlamentosu 24 Şubat 1994 tarihli oturumunda 19 Mayıs 1919’u oybirliği ile “Pontus Rumlarının Soykırımı günü” ilân etmişlerdir. Grek Cumhurbaşkanı yasayı hemen 7 Mart’ta onaylamış ertesi gün de Resmi gazetelerinde yayınlanmıştır.
Tarihsel kin ve düşmanlıklarını her fırsatta kusan ve tarihi çarpıtmak için en küçük bir fırsatı bile kaçırmayan Greklerin işgal yıllarında ülkemizde yaptıkları ve bu topraklar için besledikleri Megali İdea niyetleri insanlarımız tarafından asla unutulmamalıdır.
Topraklarımızda emperyalizmin tetikçiliğine soyunan Yunanistan’ın (Greece) Anadolu’nun fethi rüyasıyla başlayıp “Küçük Asya Felaketi”yle biten işgal girişimi bizler için büyük acılara ve kayıplara neden olmuştur. Sorumlusu oldukları Anadolu’daki büyük yıkımdan ve katliamdan ötürü özür dilemesi gereken Yunanistan, Küçük Asya Macerasından çifte soykırım mağduriyeti çıkarmayı başarmaya çalışmaktadır. Karadeniz Rumları için PONTUS (19 Mayıs) Ege bölgesi için (14 Eylül) Küçük Asya Helenleri Soykırımı günleri ilân edip bunu dünyaya kabul ettirmeye çalışmaktadırlar.
Bu topraklarda Kurtuluş savaşımıza kadar barış ve dostluk içerisinde yaşadığımız ya da yaşadığımızı sandığımız komşu bildiğimiz Rumlar ülke işgal edilince birden genetiklerinde var olan düşmanlığı yüzeye çıkartıp silaha sarılarak bize saldırdılar. Ülke topraklarımızın birçok yerinde katliamlar yaptılar ve hatta kurtuluştan yıllar sonra Kıbrıs’ta bile muhtelif zamanlarda bu düşmanlıklarını saklama gereği duymadan medeni ülkelerin! gözü önünde ve onların himayelerinde katliamlarına 1974 barış harekâtına kadar devam ettiler. Günümüzde ise Ege denizindeki bize ait adalar Grekler tarafından işgal edilmiş ve silahlandırılmıştır. Kıbrıs ve Akdeniz’de ise kaya gazı sondajları bahanesi ile yeni paktlar kurulmakta örgütlenmekte ve adada emperyalistlere yeni üs yerleri tahsisi yapılarak kendilerini sağlama almaya çalışmaktadırlar. Grekler gene fırsat kollamaktadırlar. En ufak bir fırsatta kendilerine medeni diyen ülkelerin gözü önünde ve destekleri ile gene saldıracaklardır. Daha önce Kıbrıs’ta yaşandığı gibi dünya kör ve sağır rolü oynayarak onlara destek verecektir.
Dört bir yanı ateş çemberi olan ülkemiz ve bu toprakların insanları 2017’de yıktıkları Cumhuriyetin en büyük simgelerinden, başlangıç olan 19 Mayıs’ı kutluyorlar. Olmayan Cumhuriyetin 19 Mayıs, 23 Nisan,30 Ağustos ve 29 Ekimlerini kutlamak ne büyük bir ironi.
Yapılması gereken çocuklarımıza gençlerimize insanlarımıza milli tarihimizi doğru ve dürüst olarak anlatmak içselleştirmelerini sağlamak ATATÜRK ’çülüğün sözde değil özde olmasını sağlamaktır.
18 Mart Çanakkale anmalarında bu topraklara gelen emperyalistlerin torunlarına ve kendi gençlerimize dedelerinin neden ve nasıl bu topraklarda öldükleri, işgalci emperyalistler öldürülmeseydi bizlerin ve bu ülkenin bugün olamayacağı, bu var olma savaşı anlatılmalı bu unutturulmamalıdır.
İstanbul’un işgalinde boğazda demirli emperyalist gemileri unutulmamalıdır (İngiliz, Fransız, İtalyan, Yunan, Amerikan). Onlar bu topraklara piknik yapmaya gelmediler. İşgal yağma ve kıyım için geldiler.
Unutma, tarih tekerrürden ibaret olmasın.
* Rumlara veya Grek’lere bizden başka Yunan diyen millet yok genelde Grek veya Greece deniliyor. Grekler bu söylemden ziyadesiyle rahatsızlar çünkü Latincede Grek kelimesinin anlamı sözüne güvenilmez, hilekâr, dolandırıcı anlamındadır.
Zafer Atun
19/05/2019
zaferatun.wordpress.com