Ama ne yazık ki muhalefette kalan ne CHP ne de MHP, bu konunun üzerine gereğince eğilmediler bence!

Gelecekteki seçimler vatanımız açısından hayat-memat anlamı taşıyor. Aktaracağım bilgiler bana göre çok önemlidir!
30 mart 2009 sabahı
evet, siyasilerin ve medyanın söylemi ile bir " demokrasi şölenini" daha
arkada bıraktık.
türkiye yeni bir sabaha günaydın dedi.
bende 3-4 saat uyuduktan sonra filmi geri sarıp dün geceyi şöyle bir
aklımdan geçiriyorum.
aklımda kalan neydi? aklımda kalan en büyük düşünce; "şüphe".
evet içim çok rahat değil, bir terslik var. gelin sizle paylaşayım.
gece 22.00 civarları. türkiyenin her yerinden seçim sonuçları geliyor.
kanalları gezerek sonuçlara bakıyoruz.
oldukça süpriz sonuçlar geliyor. en büyük süpriz istanbulda.
oyların neredeyse %30-40ı gelmiş ve kılıçdaroğlu ile topbaş arasında
sadece %2lik bir fark var.
%42 topbaş, %40 kemal kılıçdaroğlu, chp umutlu. ilginç ve sürprizli bir
seçim akşamı yaşıyoruz.
kadıköy, bakırköy, beşiktaş gibi chpnin oy deposu ilçeleri düşününce
chpnin istanbulda
seçimi alma olasılığını görüyoruz, konuşuyoruz. heyecan sürüyor.
fakat o da ne! gece 22.00den sonra sonuçlara sihirli bir el değiyor
sanki.
hani bir italya-arjantin finalinde "maradona" elle bir gol atmış ve
sonra ona "tanrının eli" demişti ya.
aynen öyle. seçimlere birdenbire tanrının eli değiyor ve türkiyenin her
yerinde ama her yerinde akp oyları yükselmeye başlıyor.
başa baş gidiyorsa akp öne geçiyor, akp öndeyse fark açılmaya başlıyor.
hem de "sistematik" bir şekilde.
örneğin istanbulda 42.6 ile 40.2 gibi bir sonuçtan sonra kemal
kılıçdaroğlunun oyları 40.1, 40.0, 39.9, 39.8, 39.7 şeklinde kademeli
olarak gerilemeye başlıyor.
hemen karşılığında da kadir topbaşın oyları da 42.6, 42.7, 42.8, 42.9,
43.0 gibi onda birlik dilimler şeklinde yükseliyor.
bu mekanizma gece 04.00e kadar sürüyor. sonuçta 36.9 kılıçdaroğlu, 44.3
topbaş'a kadar geliniyor.
peki bu normal mi? yani oyların %30-40ın da kafa kafaya giden iki aday
oyların kalanında her bir adayın lehine artar mı? bence artmaz.
ama diyelim ki tesadüfen öyle denk geldi. hep akpnin istanbulda önde
olduğu oylar maçın ikinci yarısında denk geldi.
ama başka bir resim bana bu imkansız dedirtiyor. nedir o resim?
türkiye’nin her yerinde ama her yerinde gecenin ilerleyen saatlerinde
akp oyları artıyor ama rakiplerinin oyları azalıyor. biraz örnekleyelim;
- izmir’de chp %62 akp %23lerde başladığı geceyi sabaha kadar %55 - %32
ile bitiriyor. chp %7-8 oy kaybederken akp %7-8 oy kazanıyor.
- aynı şekilde diyarbakır’da dtp %75lerde başladığı geceyi %65lerde
bitiriyor. dtp %10 civarında oy kaybederken, aynı şekilde akp %10
civarında oyunu arttırıyor ve geceyi %31-32ler civarında bitiriyor.
- trabzon’da da istanbul benzeri bir sonuç. %2lik bir fark (chp %44 akp
%46) gecenin sonunda chp %40 akp %48 olacak şeklinde %7-8lik bir farka
çıkıyor.
- antalya da geceye %10 farkla başlayan chp ancak zar zor %5 farkla
seçimi kazanıyor. (%40 - %35)
- beyoğlu’nda %10 farkla önde giden chp, sabaha karşı beyoğlu’nu akp’ye
kaptırıyor.
- manisa, balıkesir, karabük gibi yerlerde mhp akp çekişirken aynı
şekilde mhp oyları devamlı azalırken, akp oyları devamlı artıyor.
- ankara’da murat karayalçın tv ye çıkıp 2 puan önde olduklarını
söylüyor ama gece biterken %7 farkla kaybediyor (%38,5 - %31,5).
- aynı şekilde istanbul’da chp istanbul il başkanı oyların %90ı
sayıldığında %41e %40 önde olduklarını söylediği gece 7 puan farkla
kaybediyor (%44.3 - %36.9)
diyebilirsiniz ki bu arkadaşlar partili oldukları için objektif değiller
ve yanıldılar.
peki bu seçim sonuçlarını en yakın bilen a&g şirketi sahibi adil gür,
istanbul’da gece 23.00 civarlarında
seçim tahmini %41 akp, %40 chp şeklinde yaptı. buna ne dersiniz?
o da oyların yarısı gelmişken, sayılara bu kadar hakimken, bu kadar
sapmayla yanılmış olabilir mi?
bence hayır. hatta kocaman bir "hayir". ortada bir tuhaflık var.
ysk’nın bilgisayar sisteminin çökmesinden, gece ankara ve istanbul’da
birçok tuhaf elektrik kesilmelerinden bahsetmiyorum.
sadece sonuçlara bakarak bunun akla ve bilime aykırı olduğunu
söylüyorum.
dedikleri kolayca test edilebilir. herhangi bir kanalın örneğin show tv,
cnn türk veya haber türkün
gece 22.00 civarlarındaki kayıtlarını izleyip bütün illerde partilerin
yüzdelerini yazalım.
sonra aynı kanalların gece 03.00 civarlarındaki kayıtlarını inceleyip
yine başka bir tabloya
bu saatteki sonuçları parti bazında ve il bazında yazalım.
göreceksiniz ki türkiye’nin hemen her yerinden ama istisnasız her
yerinde 03.00teki akp oyları gece 22.00deki akp oy oranlarından daha
fazla.
ve aynı şekilde akp’nin tüm rakipleri de (chp, mhp, dsp, dtp, sp) gece
22.00 daki oy oranlarına göre gece 03.00da oy kaybetmişler.
böyle bir istatistik olabilir mi? "imkansiz".
ben bunu odtü’de master yaparken tezimde istatistik yöntemleri kullanmış
biri olarak söylüyorum.
ben bunu doktora yaparken tübitak’tan "bilim adamı" bursu almış biri
olarak söylüyorum.
ben bunu 25 yıl bilgisayar sektöründe çalışmış biri olarak söylüyorum.
ben bunu siyaseti çok iyi bilen biri olarak söylüyorum.
iddiam basit; "29 mart 2009da gece 22.00deki sonuçlarla, 30 mart 2009
saat 03.00teki sonuçları karşılaştırıldığında, tüm sonuçların akp lehine
artması normal değildir".
peki ne istiyorum? "basit":
bilgilerin tutulduğu database oracle, db2 veya sql serverdan biri
olmalı. büyük ihtimalle oracle’dır.
bu databaseler kayıt yaparken sistemi "recovery" yapabilmek amacıyla
online loglar tutup daha sonra bunları "archieve log" olarak saklarlar.
ben bu saat aralığında oracle database’inin online loglarını incelemek
istiyorum.
acaba sistemde bu saat aralığında sadece "insert" kayıtları mı var yoksa
"update" ve "delete" kayıtları da mevcut mu?
sistem database’inde o aralıkta çalışan herhangi bir "trigger" set
edilmiş mi?
o anda sistemde hangi user’lar çalışmış ve "ip numaraları" nelerdir?
kafamı kurcalayan başka bir şüphe, seçim sisteminin yoğunluktan dolayı
tıkanması ve gece 22.00 civarlarında kapatılıp açılması.
hayatımın önemli bir kısmı bu sistemleri "tune" etmekle geçtiği için
ihtimalleri düşünüyorum.
birinci ihtimal networkte bir sıkışma yaşanması.
ama sistem hardwerelerinin yeterince kapasiteye sahip olduğunu, memory,
i/o alt yapısı, gigabyte ethernet kartları ile bir sıkışıklık ihtimalini
çok az görüyorum.
büyük ihtimalle database’de bazı deadlock’lar oluşmuş olmalı.
çünkü sadece data insert eden bir oracle sisteminin "şişmesi" neredeyse
imkansızdır.
en büyük ihtimal başka bir userın ya da programın o anda "read" ya da
"update" ediyor olması lazım.
o saatte seçim sisteminde kim olabilir? kim datalara read veya update
amaçlı erişmek ister?
bu soruların kamu adına, teknik bir ekip tarafından inceleyip, kamuoyuna
"temizdir" raporu vermesi lazım.
ysk böyle bir denetlemeyi şeffaflık adına yaptırmalıdır.
eğer yaptırmazsa tıpkı 2007 seçimlerinde olduğu gibi 2009 seçimleri de
benim gözümde "şaibeli" olarak kalacaktır.
bilgi teknolojilerini iyi bilen ve neler yapabileceğini kavrayan biri
olarak bunun "kısa sürede" yapılması lazımdır.
bu denetlemeyi 2 sene sonra yapmanın da bir anlamı yoktur.
çünkü araya zaman konursa, teknik bir denetlenmenin nasıl
geçilebileceğini biliyorum.
ysk’nın kamuoyu adına bu denetlemeyi yaptırmasını arzuluyorum.
chp, mhp, dtp, sp gibi partilerin oylarına sahip çıkması, bu kayıtların
bir kopyasını
ysk’dan logları ile birlikte alması ve il bazında "seçim simülasyonları
" yapmasını öneriyorum.
eğer yapmazlarsa akp’nin hep iktidar kalacağını, kendilerinin de hep
muhalefette kalacaklarını düşünüyorum.
son olarak, bu yazıyı ülkede "kaos ve kargaşa ortamı" yaratmak için
yazmadım.
bu yazıyı tam tersi türkiye’de demokrasinin tam olarak oturması için
yazdım.
daha açık, daha şeffaf bir demokrasi özlemi içinde yazdım.
nedense ilgili şahıslara duyurma ihtiyacı duydum.
daha güzel, daha demokratik, daha katılımcı bir türkiye adına, sizleri
sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
(30 mart 2009, pazartesi)
birol başaran
bilişim uzmanı
silivri l tipi 4 no’lu cezaevinde tutuklu
Gerçi Silivri’ de kalıcı olabilirim. Çünkü “mahkeme” buraya kuruldu. Yakında bir poliklinikte açılacak diye duydum. Sağlık sorunları da burada halledilecek. Bir de mezarlık yaparlarsa Silivri’ye o zaman tamam olur. Cezaevi, mahkeme, hastane, mezarlık. Yurtsever ve Atatürkçüler için güzel bir menü. Tam pansiyon. Her şey dâhil.“Durmak yok, tutuklanmalara devam”