3 Mayıs Türk'ün Sesi, Türkiyeli Değil Türk'üz Biz
Libya saldırısı sonrasında Rusya Başbakanı Putin, bu bir ''Haçlı Seferi'' dedi ama kimseden ses çıkmadı.. Ardından Fransa İçişleri Bakanı, ''Fransa Haçlı Seferi'ne öncülük yapıyor'' dedi, yine kimseden ses çıkmadı..
Aslında on yıl önce de ABD Başkanı Bush, 2001 İkiz Kule saldırısı sonrasında aynı sözleri söylemişti, Haçlı Seferleri başlamıştır, diye ama yine bu ülkede kimseden ses çıkmamıştı… Ardından Fransa Cumhurbaşkanı Chirac, 2004’te, çıkmış ortaya ve “Biz Bizans’ın Çocuklarıyız” demişti ve bizim bu ülkemizde yine birileri ortaya çıkıp da, “Sen Bizans’ın Çocuğuysan, biz de Alparslan’ın Çocuklarıyız” dememişti, neden?
İş daha da ileri gitmiş, 2008’de, PKK’nın siyaseti DTP’nin vekili Sırrı Sakık, üstelik televizyonda, MHP’li Oktay Vural’a, “Biz Türkler gibi başka coğrafyadan gelmedik”, demişti, Oktay Vural gereken cevabı vermiş ama ülkeyi yönetenlerden yine hiç ses çıkmamıştı, neden?
Zaten bütün mesele de budur, bütün mesele bu iki cümlede yatmaktadır; Haçlı Seferleri ve Bizans’ın Çocukları, getirin yan yana, bakın ne çıkıyor ortaya; hedef Anadolu ve Biz Türkler!
Biz Türkler binlerce yıldır Anadolu’da yaşıyoruz ancak ilk ve en büyük savaşı 1071’de yaptık, Malazgirt’te, Bizans Ordularına karşı savaştık ve yendik…
Bu Bizans’ın çocukları Avrupa’ya kaçtı. Bütün ordularını topladı, adına Haçlı Ordusu dedi, Anadolu’ya sefere çıktı, adına Haçlı Seferleri dedi, yıl 1095. Haçlı Seferlerinin üç amacı vardı; Müslüman coğrafyanın kaynaklarını el geçirmek, Kutsal topraklar olan Kudüs’ü ele geçirmek ve Anadolu’yu ele geçirip Türk varlığını yok etmek… Buna güçleri yetmedi...
Ama yine geldiler, yine geldiler, tam iki yüz yıl boyunca saldırdılar bize, 1699’dan Karlofça’dan 1919 İzmir’in işgaline kadar tam iki yüz yıl boyunca Anadolu’ya saldırdı bu Bizans’ın Çocukları, Biz Türklere saldırdılar...
Kimdir bu Bizans’ın Çocukları?
Anadolu’ya saldıranlar kimse onlardır. Kim saldırdı bize ve Anadolu’ya? Başta İngiltere, Fransa, ardından İtalya, derken Sırplar, Bulgarlar, Yunanlar, Rumlar, Ermeniler, Ruslar…
Hatırlayınız 1915’i, İngiliz- Fransız gemileri Çanakkale’ye saldırırken, Ruslar, Rumlar ve Ermeniler Doğu’dan saldırıyordu biz Türklere ve Anadolu’ya…
Hatırlayınız 1916 ve 1917’yi, Çanakkale’yi geçemeyen İngilizler güneyde iki cepheden, Mısır-Filistin ile Basra-Musul hattından saldırıya geçerken, Doğu’da yine Ruslara, Rumlara ve Ermenilere karşı savaşıyorduk…
Hatırlayınız 1918’i, ateşkes yaptık Mondros ile ama ateşkesten bir hafta sonra İngiliz ve Fransız İstanbul’a girmedi mi?
Hatırlayınız 1919’u, ateşkese rağmen Yunanlar İzmir’i işgal etmedi mi? Ardından İtalyanlar Antalya-Konya’yı, Fransızlar Adana-Gazi Antep- Şanlı Urfa- Kahraman Maraş’ı işgal etmedi mi? Neden Maraş kahraman, neden Urfa Şanlı, neden Antep Gazi, bu Bizans’ın çocuklarına karşı cansiperane savaştılar da ondan…
Ya Çanakkale geçilseydi? Ya İngilizleri Kut’ül Ammare’de, Filistin’de, Gazze’de, Medine’de durdurulmamış olsaydı? Ya İnönü, ya Sakarya, ya Dumlupınar, ya Afyon?
Mesele Anadolu, gözlerinizi açınız ve bakınız…
Mesele Anadolu’daki Türk kimliği ve varlığı, bakınız ve görünüz… Şimdi birileri ortaya çıkıp da biz Bizans’ın çocuğuyuz diyorsa, dönüp bir tarihe bakınız… Haçlı seferleri başladı diye bas bas bağırıyorlarsa, bunlar Anadolu’yu istiyor, bunlar Türk’ün varlığına kastetmiş Bizans’ın Çocukları, Malazgirt’in rövanşını almak istiyor…
1948’de İsrail’i kurdular ve kutsal toprakları ele geçirdiler… 1991’de Irak’ı vurdular, 2003’te işgal ettiler, kaynaklarını ele geçirdiler. Ardından Afganistan’ı işgal ettiler. Bakın bir Libya, Tunus, Fas, Suriye, Yemen, Müslüman coğrafyanın kaynaklarını ele geçiriyor bunlar…
Geriye ne kaldı; Anadolu ve Biz Türkler, işte Haçlı Seferlerinin ele geçiremediği iki büyük güç, işte şimdi ki mücadele bunun üzerine kurulu…
Peki, bunca tehdide karşı bizi yönetenler ne iş yapıyor?
İstanbul’da bir soruşturma var, kod adı Ergenekon, neden?
Savcıları birbirini gördüğünde, “Ooo, Ergenekon Savcısı, naber!” diye selamlaşıyor, neden? Nerede Cumhuriyet Savcıları? Bülent Arınç, “Ergenekon’u tepeledik” diyor, neden?
Ergenekon demek; Türk demektir, Türk’ün yaratılış destanı… Türk milletinin yedi bin yıllık var oluşunun destanı, Türk’ün doğuş destanı!
Ne oldu şimdi? Terör! Ergenekon adı terörle yan yana getirilir mi hiç!
Nerede Milli Eğitim Bakanı, yok! Nerede RTÜK, yok! Nerede Türk Devleti’nin Başbakanı, yok! Bırakın ses çıkarmayı, kendileri bizzat Ergenekon’u yerden yere vuruyor, İstanbul’daki soruşturmaya konu edilenleri değil, Ergenekon’u, yani Türk’ü, yani Türk Milleti’ni…
Bir savcı, kanunlara göre makamı Cumhuriyet olduğu halde, Ergenekon Savcısı diye anılmasına ses çıkarmıyorsa, biliniz ki onun amacı farklıdır. “Ben Ergenekon savcısıyım” demekle, biz Türkleri, biz Türk tarihini, biz Türk milletini soruşturuyorum anlamına gelir, ama yanılıyorlar, kimsenin buna gücü yetmez! Yeter diyen dönsün Türk tarihine bir baksın!
Başbakan ne diyor? Türkiyeli. Ne? Türkiyeli. Tarih bilgisinden yoksun bu zat’a soruyoruz, tarihte Türkiyeli diye bir millet var mı, diye. Evet, soruyoruz, çıksın söylesin! Türkiyeli diye bir millet yok, Türkiye’yi kuran, Türkiye’nin sahibi Türk Milleti var, unutmasın bunu!
Bu izandan yoksunlara hatırlatalım, açıp bir sözlüğe baksınlar “Türkiye” ne demek diye. Türkiye ne demek bilmek için, önce Osmaniye kelimesini çözsünler. Osmaniye; Osman’ın yeri demek, yani Osmanlı Devleti’nin kurucusu. Sonra Orhaniye’ye baksınlar, ardından Kemaliye’ye gitsinler, Kemaliye demek; Kemal’in yeri demek, Mustafa Kemal Atatürk. Hala anlamadılarsa söyleyelim, Türkiye demek; Türk’ün yeri demektir, gafiller açsın okusun tarihimizi ve öğrensin…
Bizim Türklüğümüz, onların yaptığı gibi kafatasçılık değildir, Türk bir ülküdür, binlerce yıllık Anadolu’daki uygarlıkların tamamının, Etiler, Hititler, Sümerler, Lidya, Frigya, Roma, Bizans, Osmanlı kültürlerinin harman olduğu yüksek bir kültürün adıdır Türk!
Biz bu uygarlıklarının tamamının sahibiyiz, biz Anadolu’nun son sahibiyiz, bizim adımız Türk!
Bakınız Mustafa Kemal nasıl tanımlıyor Türk Milleti’ni; Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye Halkına Türk Milleti denir.
Mustafa Kemal ırkçılık adına tanım yapmış olsaydı, Türkiye halkı yerine Türk halkı demesini bilmez miydi? Türkiye demekle hem Türk’ün yeri vurgusunu yapıyor, hem de binlerce yıllık Anadolu uygarlıklarının mirasçısı olduğumuzu hatırlatıyor, hem de Anadolu’daki tüm etnik kimlikleri bu büyük Türk Milleti çatısı altında toplamakla, yedi bin yıllık Türk Tarihi gücünü veriyor bize, anlamayanlar anlasın!
Bugün saldırı altında olan Türk Milleti’dir, Türk Tarihi’dir, Mustafa Kemal Atatürk’tür!
Bugün saldırı altında olan Anadolu’dur, biz Türklerin vatanı ve son yurdu!
İleri demokrasi bir laf, amaçları Türk tarihini unutturmak!
İstanbul soruşturması bizim için bir tuzak, amaçları Türk Tarihi’ni hafızalardan silmek!
Türkiyeli lafı bir tuzak, önce Türkiyeli ardından Anadolulu deyip Türk varlığını ve kimliğini yok etmek istiyorlar!
Demokrasi, özelleştirme, yabancı sermaye, insan hakları, Kürt sorunu, Ermeni meselesi hepsi birer tuzak, amaçları Anadolu’nun kaynaklarını ele geçirmek, Türk Milleti’ni kimliksiz bir bir topluma dönüştürmek, ardından Hıristiyanlaştırıp tarihten silmek, buna güçleri yetmez!
Ben Türk’üm diyenler! Ne Mutlu Türk’üm diyenler! Türk Bayrağı altında ilelebet bağımsız ve özgür yaşamak itiyorum diyenler, sözlerim sizedir!
Türk’ün yurdu, Türk’ün bağımsızlığı, Türk’ün özgürlüğü, Türk’ün Bayrağı, Türk’ün Atası, Türk’ün Ordusu, Türk’ün milleti, Türk’ün Adaleti tehlikededir, uyanın!
Gün bugündür, Birleşin!
__________________________
KAYNAK: ÇARÇELLA, ANADOLU’DA ATEŞLE OYNAMAK, POZİTİF YAYINLARI, 2011.
Erdal SARIZEYBEK, 3 Mayıs 2011