30 Mart:AKP’nin Sanal Zaferi

Yerel seçim sonuçlarında ve yerel seçim sürecinde gözden kaçan bir kaç vurguyu yapmak elzemdir:

Bölücü Terör Örgütünün Çalışmaları Gözden Kaçırıldı

Bunlardan ilki ve en önemlisi bölücü terör örgütünün, yerel seçim faaliyetleri süresince "özerklik" üzerinden propaganda yapması ve seçim vaatlerinde öne çıkan tek taktik politikanın milli misakımızı bölme üzerinde yoğunlaşması gerçeği görülmemiştir.Bölücü terör örgütü, sonuçların açıklanmasından hemen sonra "zafer" ilan etmiştir.
Terör örgütünün "genel başarı" kazanamamasına rağmen "bölgede" başarı kazanması ve sonuçların açıklanmasından hemen sonra "özeklik" ilan etme yönündeki açıklamaları Türkiye'deki Milli Sosyalist,Atatürkçü,Milliyetçi,ülkücü çevrelerce esas sorgulanması gereken nokta olduğu manüple edilmeden,açıklıkla ele alınmalı ve Türk Ulusuna yönelik bu yakın tehdide karşı,karşı tedbirler bir an önce alınmalı.
Milli Kuvvetler Emperyalizme,Bölücülüğe,Gericiliğe Karşı Ortak Cephe Kurmalı
İkinci nokta BOP çerçevesinde eli güçlendirilen bölücülüğe ve yine BOP çerçevesinde henüz kullanım süresi dolmayan politik iktidara(hükümete)karşı milli kuvvetlerin ORTAK CEPHE kurmamasının sonuçları değerlendirilmeli ve partiler üstü bir bakış açısıyla durum değerlendirmesi yapılmalıdır.

Parlamenter Sistem İflas Etmiştir

Parlamenter sistem egemen sınıfın kendi çıkarını farklı tonlarda piyasaya sunduğu bir işleyiş esası üzerine kuruludur.Ülkemizde emperyalizm(ABD-AB-İngiltere)yerli işbirlikçileri aracılığıyla(Tüsiad-AKP-PKK ve bilumum "sivil örümcek")Türk ulusunun zihni üzerinde egemenlik kurmaya çalışır.Bundan çıkarılması gereken sonuç MORGAN'ın SEÇSİS üzerinden sonuçları belirlediği burjuva parlamentarizm sistemi değil;fabrikalardan,köylerden,yoksul semtlerden,kamu emekçileri ve gençlik üzerinden halk gücünü ortaya çıkarmaktır.Bu "halk gücü" tüm milli kuvvetleri tüm partilerin üstünde örgütleyecek bir yapıda ve anlayışta olmalıdır.
Üçüncüsü ve en önemlisi sistem içerisindeki partilerin AKP karşısında yerel seçimleri kaybetmesi, Türk Milletinin emperyalizm ve işbirlikçilerine karşı bir yenilgi yaşaması anlamına gelmemektedir.Başka bir ifadeyle seçime giren sistem partileri içinde, AKP ABD emperyalizminin memurluğuna belli bir süre daha devam edecektir.
Dördüncüsü..AKP’ye karşı verilen mücadele emperyalizme ve bölücülüğe karşı verilen mücadelen bağımsız ele alındığı müddetçe AKP ve BDP elini güçlendirmeye devam edecektir.

Mudafai Hukuk Tek Esastır

Halkın gücü, daha doğru bir ifadeyle milli kuvvetlerin gücü partiler merkezinde eritildiği müddetçe;kendini muhalif olarak tanımlayan güçler AKP karşıtlığı ile kendilerini sınırlandırdığı sürece diz dövmeye devam edeceğiz.Kavranması gereken doğru halka;AKP karşıtlığını anti emperyalist,milliyetçi ve devrimci bir temelde algılamak;AKP ile birlikte bölücü terör örgütünün de örgütlenmesine dikkat çekip milleti bu temelde örgütlemektir.Tek doktrin olarak, Atatürk’ün Türkçü-Sosyalist-İslam aydınlanmacısı olan kuvvetleri milli bağımsızlık temelinde bir araya getirdiği Mudafai Hukuk Doktrinini kavrarsak AKP’nin zaferinin sanal bir zafer olduğu;halk gerçekten birleşince AKP’nin de emperyalizmle birlikte vatanımızdan kovulacağı daha net bir şekilde bilince çıkarılacaktır.
Mithat AKAR