Aklımızı Başımıza Alalım, Türk Olmaz İse Zaten Cumhuriyet Olmaz, Vatan Olmaz
Türkiye Cumhuriyeti Devleti tehlikededir, çünkü “BİR” olan bir millet ve devlet yıkılmak ve yok edilmek isteniyor…
Cumhuriyet’i yıkmak mı istiyorsunuz, Anayasa’yı değiştirmekle Cumhuriyet’i yok edemezsiniz, önce “BİR” olan değerleri ayrıştırmanız, parçalamanız, yok etmeniz gerekir…
Nedir bu “BİR” olanlar?
Önce tarih, Türk tarihi… Çünkü tarihi olmayan bir millet yaşayamaz…
Bugün AKP ve Erdoğan siyaset siyaseti Türk Tarihi’ni yok sayıyor ve İstanbul’da yürüyen bir soruşturma eliyle Türk Tarihi’ni ayaklar altına alıyor. Yoksa neden durup dururken bir suç soruşturmasına “Ergenekon” kod adını versinler? Sonuçta ne oluyor? Çocuklarımızın hafızasından Türk Tarihi siliniyor…
Ardından millet gelir, milletin adı… Adı olmayan bir millet yaşayamaz…
Bakın Başbakan’a, çıkıyor meydanlara, “TEK MİLLET, TEK MİLLET” diye bağırıyor ama milletin adı yok, adını söylemiyor. Hatta daha da ileri giderek bu milletin adı olan TÜRK’e hakaret dahi edebiliyor; “Türk olmaktan gocunmuyorsanız kendinize Türk diyebilirsiniz”, diye konuşabiliyor! Ne oluyor sonuçta, insanlarımız “Ben Türk’üm” demekten korkar hale getirilmek isteniyor, milletin adı siliniyor…
Peki ya yurt, anayurt, anavatan… Yurdu olmayan ve yurdu güven altında olmayan bir millet yaşayabilir mi?
Çıkmış birileri ortalığa “Kürdistan, Kürdistan” diye zafer çığlıkları atıyor, kimseden ses yok! Oturmuş masaya Barzani, Türk Milleti’nin yurdu Anadolu’yu bölük pörçük etmeye çalışıyor, yine ses yok. BOP, GOP, TOP, almış başını gidiyor. Sonuç: Türk yurdu Anadolu paylaşılıyor…
Peki ya kaynaklarımız, yer altı ve yer üstü kaynaklarımız… Vatanın yer altı ve yer üstü kaynaklarını kullanmayan ve yönetemeyen bir millet nasıl yaşar?
Erdoğan ya da AKP siyaseti, Türk vatanının yer altı ve yer üstü kaynaklarını parça parça adı Bizans olan topluluklara satıyor. Limanlar, madenler, bankalar, borsalar, sigorta şirketleri, iletişim… göz nuru ile sahip olduğumuz vatan kaynakları yabancılara satıldı ve satılmaya devam ediyor. Sonuç: Türk yurdu kaynaklarının yönetimi yabancıların eline geçiyor…
Çocuklar, bizim çocuklarımız, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız, peki ya onlar ne halde? Çocuklarını geleceğe hazırlamayan bir millet yaşayabilir mi?
Çocuklarımız bizim geleceğimizdir, Türk milleti ve tarihinin geleceğidir, Türk yurdu Anadolu’nun geleceğidir. Bugün, Erdoğan ya da AKP siyaseti eliyle çocuklarımız elimizden alınıyor. Sözde özel okullar eliyle Türk Kültürü ve Türk ülküsünden uzak nesiller yetiştirilmeye çalışılıyor. Sonuç; gelecek nesillerimiz Türk’e ve tarihine yabancılaştırılıyor…
Cumhuriyet’i yıkmak için Türk birliğini yıkmanız gerekiyor… İçte birliğini sağlamayan bir millet yaşayamaz…
İhanet siyasetleri dili bir, dini bir, tarihi bir, geleceği bir olan milletimizi etnik ve dini temelde ayrıştırıyor ve ardından da ayrışan gurupları birbirine düşman etmek istiyor, Türk-Kürt gibi, Alevi-Sünni gibi. Sonuç: Milli birlik ve beraberlik gücümüz yok oluyor...
Peki ya güç, devletin gücü? Dışta hak ve menfaatlerini koruyamayan bir millet yaşayamaz…
Kuzey Kıbrıs Türk Devleti bir yok oluş sürecine giriyor. Musul ve Kerkük bizim can parçamızdır, ama ihanetin siyaseti Musul’u kaderine, Kerkük’ü ise peşmerge Barzani’ye terk ediyor. Azerbaycan Kafkaslarda güç kaybediyor. İran, İsrail ve ABD’nin hedefi haline geliyor. Ege’de Yunan güç kazanıyor. Avrupa’daki gurbetçi kardeşlerimiz kaderine terk ediliyor. Sonuç; Türkiye güç kaybediyor…
Peki ya ordu, Türk Ordusu? Güçlü bir ordusu olmayan bir millet bu Anadolu’da yaşayamaz, yaşatmazlar…
Bakın Türk Ordusu’na, artık ihanetin adı olan siyasetin eliyle ağır saldırı altına alınıyor, Harp Akademileri Komutanı hapiste, Hava Harp Okulu Komutanı hapiste...
Bu iş nereye varır? Cumhuriyet nasıl korunur?
Bugün Türkiye’de cumhuriyet değil, Türk milleti, Türk kimliği, Türk tarihi, Türk varlığı, Türk Ordusu hedefe alınmıştır, zaten bu güçleri kaybeder isek cumhuriyet kimin işine yarayacak, bir millet yok edilmek isteniyor, görmüyor musunuz?
Tehlikeye düştük ey kardeşlerim sesimi duyuyor musunuz!
Kimliksiz, dinsiz, bayraksız, tarihsiz, kaynaksız, geleceği olmayan bir sürü toplumuna dönüştürülüyoruz, her şeyimiz elimizden gidiyor, sesimi işitin!
Önce vatan ise Türk Tarihi’ne sahip çıkmamız gerek, Atatürk’e, Türk Milleti’ne, Türk vatanına, Türk Bayrağına, Türk Ordusu’na ve çocuklarımıza sahip çıkmamız gerek, tehlikeye düştük!
Bu tehlikeden çıkış yolumuz, ülkemizdeki mevcut siyasetten gördüğümüz ve anladığımıza göre: Türk’ün, Ne Mutlu Türk’üm diyenin, Türk tarihinin, Türk dili ve kültürünün, Türk vatanının, Türk ordusunun ve geleceğimizin böylesine ağır tehdit ve tehlikelere düşürüldüğü bu ortamdan çıkış yolu, “Milliyetçi Hareket Partisi” olacaktır.
Güçlü bir MHP Türkiye’nin teminatı olacaktır. Diyarbakır mitinginde MHP’yi gördünüz, iki şey söyledi;
“Anadolu bizim vatanımızıdır, başka bir vatanımız da yoktur, kimseye bir çakış taşı dahi vermeyiz,
Bu milletin adı vardır, Türk, Türk milleti!”
Uzun zamandır hasrete kalmıştık bu sözlere; Türk Vatanı, Türk Yurdu, Türk Tarihi, Türk Milleti…
Bizim için önce vatan gelir, BİR LOKMA EKMEĞİ HER ZAMAN BULURUZ AMA BU CENNET VATANI BİR DAHA BULAMAYIZ… Önce vatan diyorsanız eğer, Türkiye’nin çıkış yolu “Güçlü bir MHP” olacaktır, karar sizin…
Bu sözlerimiz unutulmasın, yabana atılmasın, tehlikeye düşen Türk’tür, Türk milleti ve vatanıdır, “Türk” olmaz ise zaten cumhuriyet olmaz, vatan olmaz…
Erdal SARIZEYBEK, 7 Haziran 2011