Soykımı mutlaka kabul ettireceğiz!

DÜNYA Ermenilerinin ruhani lideri sayılan Ermeni Patriği Katolikos 2. Karekin ve dünyadaki üst düzey Ermeni din adamlarının bir araya geldiği toplantıda, din adamlarına seslenen Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, Türkiye’ye “soykırım”ı mutlaka kabul ettirileceğini söyledi.

Sarkisyan: Soykırımın tanınması için mücadelem sürecek

Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan 1915 olaylarının “soykırım” olarak tanınması çabalarından vazgeçmeyeceğini açıkladı. Dünya Ermenilerinin ruhani lideri sayılan Ermeni Patriği Katolikos 2. Karekin ve dünyadaki üst düzey Ermeni din adamlarının bir araya geldiği bir toplantıda din adamlarına seslenen Sarkisyan, Türkiye ile imzalanan protokolleri savunarak normalleşme politikasını sürdüreceklerini söyledi. Ermenistan Özgürlük Radyosu’nun haberine göre, toplantıda bir konuşma yapan II. Karekin, Sarkisyan’ın Türkiye ile yakınlaşma politikalarını desteklediğini söylerken, Lübnan’da yaşayan Ermenilerin dini lideri I. Aram, Sarkisyan’ın politikasını sert bir şekilde eleştirdi. Ortadoğu ve dünya Ermeni cemaatinin ikinci lideri olarak nitelenen ve Taşnak yanlısı görüşleriyle tanınan I. Aram, Ankara ile imzalanan protokollerin derhal iptal edilmesi çağrısında bulundu. Sarkisyan, Ermenistan’ın “Osmanlı Türkleri tarafından Ermenilere karşı gerçekleştirilen kitlesel katliamların” uluslararası alanda “soykırım” olarak tanınması çabalarından vazgeçmeyeceğini açıkladı.


YENİÇAĞ, 6 Kasım 2009

Vatandaşın kanın emen kırım kongo"Reco kenesi" daha önce çıkıp mecliste"Zamanında tarihimizde azınlıklara faşizan uygulamalar yapmışız"diyerek,aynı şeyi söylemedimi.Eh rte böyle derse,sarkisyan denen hırt demiş çokmu.Hepside aynı b.kun soyu.

Sarkisyan'dan Türkiye ve Azerbaycan'a tehdit

ERMENİSTAN Cumhurbaşkanı Sarkisyan, iktidardaki partinin kongresinde yaptığı konuşmada küstah bir dil kullandı: İmzaladığımız protokollerin onaylanma süreci gecikirse, biz de benzer bir tutum takınırız. Bakü’nün Karabağ’a yönelik iddialarına da en sert şekilde karşılık veririz!

Sarkisyan’ın küstah tehdidi
Ermenistan Cumhurbaşkanı, “İmzaladığımız protokollerin onaylanma süreci gecikirse, biz de benzer bir tutum takınırız. Bakü’nün Karabağ’a yönelik iddialarına da en sert şekilde karşılık veririz” dedi

Haber: Önsel ÜNAL
Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, Ermenistan -Türkiye ilişkilerini değerlendirdi. Sarkisyan, buzların kırıldığını, iki ülkenin ekonomik kalkınmasına ve bölgede barış ve istikrar ortamının sağlanmasına büyük katkı sağlanacağını belirtti. İktidarda bulunan Cumhuriyet Partisi’nin 13. Kongresi’nde konuşan Sarkisyan, Türkiye ve Azerbaycan’a uyarılarda bulunmayı da ihmal etmedi. Türkiye’nin, protokolün onaylanma sürecini ertelemesi durumunda, Erivan’ın da benzer bir tutum takınacağını kaydeden Sarkisyan, Bakü’nün Karabağ’a yönelik iddialarına da en sert şekilde karşılık verebileceklerini söyledi.

Mantıklı bir süreç işliyor
Ekim ayında Türkiye -Ermenistan Dışişleri Bakanları tarafından imzalanan protokolle ilgili değerlendirmelerde bulunan Ermeni lider, şöyle dedi: “Ankara ile ilişkilerde buzları kırarak, ileriye doğru önemli adımlar atmayı başardık. Bu adımlar hem iki ülkenin siyasi ve ekonomik kalkınmasına, hem de bölgesel barış, istikrar ve işbirliğinin gelişmesine katkı sağlayacak. Şimdi protokolün onaylanma aşamasındayız. Burada tarafların sözlerinin güvenirliliği ve sorumluluk hisleri ile hareket etmeleri çok önemli. Mantıklı bir süreç gündemde. Ancak, Türkiye onay sürecini uzatırsa, Ermenistan da uluslar arası normlara uygun olarak aynı adımlar atacaktır.”

Uzak durma anlayışı yanlış
Protokolün imzalanmasının 1915 olaylarının unutulduğu anlamına gelmediğini de hatırlatan Sarkisyan, Ermeni diasporasının ’Türkiye’den uzak durmak lazım’yaklaşımının yanlış olduğunu söyledi. Sarkisyan şu tespitlerde bulundu: “Şüphesiz ki, Türkiye ile kıyaslanırsa aynı düzeyde diplomatik tecrübe ve siyasi kültüre sahip değiliz. Türkiye’nin güçlü bir ülke ve etkin bir diplomasi oluşturmaya başladığı yönündeki değerlendirmelere katılıyorum. Fakat, bundan hareketle Türkiye’den uzak durulması gerektiği anlayışını da yanlış buluyorum. Evet, bizim Türklerle konuşma tecrübemiz yok. Ancak bunu başlatmamız lazım. Bunu hızla öğreneceğiz. Şu anda bile bir yıl önceki durumdan çok farklı bir noktadayız.”

Sert karşılık veririz
Ermenistan Cumhurbaşkanı, konuşmasında geçen hafta Azeri lider İlham Aliyev’in “Diplomatik süreç sonuç vermezse, savaş dahil başka alternatifler de masada. Yukarı Karabağ’ın bağımsızlığını asla kabul etmeyiz.” şeklindeki açıklamasına da sert karşılık verdi. Sarkisyan, “Ermenistan Yukarı Karabağ ihtilafının barış yolu ile çözümünden yana. Ancak Yukarı Karabağ’a yönelik iddialara izin vermemiz mümkün değil. Gerekirse tüm iddialara sert yöntemlerle karşılık vermeye hazırız” ifadelerini kullandı.

Sarkisyan, Türkiye ile buzların kırılmasının, iki ülkenin ekonomik kalkınmasına ve istikrar ortamının sağlanmasına büyük katkı sağlayacağını belirtti.

Kaynak

ERMENİ BAKAN'IN İDDİASI

Ermenistan Dışişleri Bakanı Edvard Nalbandyan, Obama'nın Erdoğan'dan protokolleri koşulsuz onaylamasını istediğini iddia etti. Nalbandyan, "İki ülke arasındaki diyalogda ön şartlardan vazgeçilmiştir " diye konuştu. Öte yandan, Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Karabağ sorununun 2010 yılında çözülebileceğini söyledi.

Ermenistan Dışişleri Bakanı Edvard Nalbandyan, Beyaz Saray'da yapılan görüşmede Obama'nın Erdoğan'dan Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanan protokolleri koşulsuz onaylamasını istediğini iddia etti. Nalbandyan, "İki ülke arasındaki diyalog karşılıklı anlayış temelinde başlatılmış ve ön şartlardan vazgeçilmiştir. Ortaya ön şartlar sürülmesi yeniden sonsuz bir kısır döngüye girmek anlamına gelir" diye konuştu.

ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Philip Gordon da, "Türkiye ile Ermenistan'ın protokolleri yakın zamanda onaylanması gerektiğini belirtti.

Protokollerin imzalanmasının her iki ülkenin de yararına olacağını kaydeden Gordon, Türkiye ile Ermenistan arasında sağlanacak uzlaşmanın bölgeye istikrar getireceğine inandığını ifade etti.

Diğer yandan, Rusya Dışişleri Bakanlığı,Karabağ sorunun 2010 yılında çözülebileceğini söyledi. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Andrei Nesterenko Azerbaycan ve Ermenistan 2010 yılı için çözüm yolunda" ifadesini kullandı.


Ulusal Kanal, 10 Aralık 2009

ABD: Erivan’la önkoşulsuz imzalayın

ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Phil Gordon, Türkiye ile Ermenistan protokollerinin önkoşulsuz onaylanmasını istediklerini söyledi.

Obama ile Erdoğan arasındaki görüşmenin heyetlerarası kısmında yer alan Gordon, gazetecilerin sorularına şu yanıtları verdi:

Türkiye arabuluculuk rolü oynamak istiyor. İran ile bizim sahip olmadığımız bağları ve temasları olduğuna inanıyorlar. İran’a karşı oy kullansalar bu rolü oynayamayacaklarını düşünüyorlar. Biz de dedik ki, bu tür rolü memnunlukla karşılarız. Siz yardımcı olun. İran’ın, uluslararası toplumun mesajını anlaması gerekiyor. Türkiye ile taktik ayrılıklarımız var. Bunu da açıkça Türklere söyledik.

Afganistan’da muharip Türk askeri talebimiz konusunda Beyaz Saray’daki özel konuşmalara giremem. Türkiye zaten çok önemli rol oynuyor. Türkiye ile Afganistan konusundaki ilişkimiz mükemmeldir.

Türkiye ile Ermenistan arasındaki normalleşmeyi ve 10 Ekim’de imzalanan protokolleri destekliyoruz. Bir bağlantı olarak gördüğümüz için değil, Dağlık Karabağ konusuna aktif bir şekilde angajeyiz. Eğer bu iki ayrı süreç de başarılı olursa tarihsel bir gelişme olur. Protokollerin onaylanması için makul bir takvim olmalı. Her iki hükümetten de protokollerin en kısa sürede onaylanmasını istedik. Önkoşulsuz ve diğer herhangi bir konudan bağımsız olarak. Başkan Obama Başbakan Erdoğan’a bunları anlattı. Biz yardımcı olmaya hazırız. Her iki tarafın da protokolleri imzaladığını görmek istiyoruz.


Hürriyet

Ermenistan'dan protokol kazığı!

Ermeni yargısı protokollerin ‘geçerlilik’ şartlarını açıkladı, ön koşul dayatan karar AKP için soğuk duş etkisi yarattı

“Ortak sınırın açılması gerek”

ERMENİSTAN Anayasa Mahkemesi, AKP ile imzalanan protokolleri onaylarken, 8 sayfalık gerekçeli kararında Ankara’ya ön koşul dayattı: Protokoller ‘diplomatik ilişki kurulması’ ve ‘ortak sınırın açılması’ durumunda geçerli olabilir.

Ankara, sert tepki gösterdi

MAHKEMENİN ‘soykırım tartışılmaz’ ve klasik Ermeni iddialarını tekrarlayan vurguları da Ankara’yı karıştırdı. Dışişleri Bakanlığı, “Karar, protokollerle hedeflenen amacı sakatladı. Bu yaklaşım kabul edilemez” açıklaması yaptı.

Erivan’dan protokol kazığı

AKP’nin “açılım” adı altında taviz üstüne taviz verdiği Erivan, yeni oyununu sahneye koydu. Ermenistan Anayasa Mahkemesi, protokollerin, sınırların açılması durumunda devreye gireceğini duyurdu. Ankara buna tepki gösterdi

Türkiye ile ilişkilerin normalleştirilmesi iddiasıyla hazırlanan protokollerle ilgili Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararını açıklamasının ardından Dışişleri Bakanlığı, Erivan’a itiraz etti. Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin Türk-Ermeni protokollerine ilişkin gerekçeli kararı, protokollerin tüm unsurlarının uygulanmasını, “diplomatik ilişkilerin kurulması ve sınırın açılması” ön koşuluna bağlıyor.

Kars Anlaşması hiçe sayılıyor

Ermenistan Mahkemesi, sadece mevcut Ermenistan Cumhuriyeti’nin anayasası çerçevesinde onaylanan uluslar arası antlaşmaların hukuki olarak geçerli sayılabileceğine hükmetti. Böylece, gerekçeli kararda, Kars Antlaşması’nın geçerli sayılmayacağı sonucu çıkıyor. Protokollerin sadece iki devlet arasında anlaşma niteliğini taşıdığını belirten Mahkeme, Türkiye’nin ’Karabağ koşulu’nun kabul edilemeyeceğini de ididia ediyor. Mahkeme, Ermenistan Anayasanın, Ermenistan Cumhuriyetinin ’soykırım’ın tanınması için çaba göstereceği yönündeki hükmünü içeren giriş bölümüne gönderme yaparak Türkiye’nin, Protokollerde kurulması öngörülen tarih komisyonunun amacının 1915 olaylarının incelenmesi olduğu yorumunu da reddediyor.

Ankara: Kabul edilemez

Bu durum, Türk Dışişleri Bakanlığı’nın tepkisini çekti. Bakanlık, açıklamasında “Sözkonusu kararda, Protokollerin lafzına ve ruhuna aykırı önkoşullar ve kısıtlayıcı hükümlerin zikredildiği tespit edilmiştir. Bu kabul edilemez. Türkiye, uluslararası alandaki taahhütlerine olan her zamanki sadakati istikametinde sözkonusu Protokollerin asli hükümlerine bağlılığını muhafaza etmektedir. Aynı sadakati Ermenistan’dan da bekliyoruz” denildi.

Nalbantyan: Taviz yok

Ermenistan Dışişleri Bakanı Edward Nalbantyan, Türkiye ile ilişkiler ve Karabağ’da taviz verme niyetinde olmadıklarını söyledi. Çıkarlarına aykırı kararları kabul etmeyeceklerini belirten Nalbantyan, “Ermenistan kendi çıkarlarına ters ve Karabağ halkını tehlikeye sokacak tavizler verme fikrinde değil” dedi. Nalbandyan, dünya kamuoyunun Ekim’de Zürih’te imzalanan protokollerin önkoşulsuz olarak imzalanmasını beklediğini de söyledi. Ermeni bakan, “Eğer Ankara geri adım atarsa sadece Erivan’la imzaladığı anlaşmayı rafa kaldırmaz, dünya kamuoyunun da güvenini kaybeder” dedi.

Medvedev’den Ermenistan liderine sıcak karşılama

Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev eşi Svetlana ile birlikte Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan ve eşi Rita’yı sıcak bir şekilde karşıladı. Moskova’nın dışında bulunan Mein Dorf devlet başkanlığı rezidansında gerçekleşen görüşmede Rusya-Ermenistan ilişkileri, Yukarı Karabağ problemi ve diğer bölgesel sorunlar ele alındı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın geçen hafta Moskova’da yaptığı temasların ardından gerçekleşen görüşmede liderlerin Türkiye-Ermenistan protokolü ile ilgili son durumu da ele aldıkları belirtiliyor.

Mahkemenin kararı Sarkisyan’ın düşüncesiyle aynı

Ermenistan’da iktidardaki Cumhuriyet Partisi’nin parlamento grubu sekreteri Eduard Şarmazanov, Türk Dışişleri Bakanlığı’nın Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararıyla ilgili açıklamasının, “Türkiye tarafının protokollerin imzalanmasını geciktirmek için aradığı yapay neden” olduğunu iddia etti. Mahkemenin kararının “Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın görüşlerinin hukuki tanımlaması” olduğunu belirten Şarmazanov, mahkemenin anayasaya aykırı hiçbir adım atmayacağını söyledi. Öte yandan Ermenistan Demokrat Parti lideri Aram Sarkisyan da, Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin Türkiye ile imzalanan protokollerle ilgili kararının, “Ermeni Dışişleri Bakanlığı’nın hatalarını düzelttiğini” söyledi.

Çıkarımıza göre hareket ederiz

Sarkisyan, “Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin, Dışişleri Bakanlığı’nın izin verdiği ve Ermenistan-Türkiye protokollerinde yer alan hataları düzelttiğini” belirtti. Anayasa Mahkemesi’nin, “sınırın Ermenistan tarafından kapatılmadığını açık bir şekilde belirttiğini” söyleyen Sarkisyan, bunun yanı sıra “Ermenistan’ın Türkiye ile karşılıklı yükümlülükler altına girmediğini ortaya koyduğunu” kaydetti. Sarkisyan, Türk Dışişleri Bakanlığı’nın Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla ilgili açıklaması hakkında, “Karar Türkiye’nin vazifesi değil. Türkiye, müzakereleri yavaşlatabilir, hatta protokolleri reddedebilir. Kendimizin ve kendi ülkemizin çıkarına hareket etmemiz gerektiğini anlamamız gerekiyor” dedi.


Yeniçağ, 20 Ocak 2010

"Protokoller geçerliliğini kaybetmiştir"

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararla Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanan protokolün ortadan kalktığını ifade ederek "AKP'nin şova dönük açılımları maalesef hep fiyaskoyla sonuçlanıyor" dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu, (MYK) Genel Başkan Baykal başkanlığında toplandı. Baykal, toplantıda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Baykal, Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin, Türkiye ile Ermenistan arasında imzalanan protokole ilişkin kararıyla "büyük reklamla övünerek imzalanan" protokolün ortadan kalktığını söyledi. "Bunca gizli görüşme yapıldı, uzun bir hazırlık dönemi geçirildi. Ermenistan Anayasası, Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin bu konudaki tavrı konusunda hiçbir değerlendirme, inceleme yapılmadı mı? Hele biz imzaları atalım, Ermenistan-Türkiye konusunu çözmüş olalım, sonra Allah kerim mi dediler?" diye soran Baykal "Akıl alır bir iş değil ama ortaya çıkan gerçek şu ki bu protokol geçerliliğini kaybetmiştir" dedi.

"Sıfır sorun' dediniz, eksiye geçtiniz"

Baykal, AKP'nin şova dönük açılımlarının hep fiyaskoyla sonuçlandığını ifade ederek "Bir Ermeni açılımı diye günlerce tartıştık, konuştuk, 'Bütün dünya bizi takdir ediyor' dedik. 'Komşularımızla sıfır sorun' dedik. 'Ermenistan'la bütün sorunları çözüyoruz, bir süre sonra kapıları açacağız' dedik. Ve bir fiyaskoyla sonuçlandı" diye konuştu.

Ermenistan Anayasa Mahkemesi böyle bir iptal kararı vermeseydi de bu protokolün TBMM'den geçmesinin söz konusu olmayacağını, Başbakan Erdoğan'ın Azerbaycan Meclisi'nde yaptığı konuşmada "Ermenistan Azerbaycan topraklarından çekilmeden biz bir adım atmayız" dediğini belirten Baykal, "Sıfır sorun diye yola çıkıyorsunuz, fakat sıfırla kapatamıyorsunuz, eksiye geçiyorsunuz. Ermenistan'la anlaşmazlığınız olduğu gibi duruyor. Bir de Azerbaycan'ı kırdınız, üzdünüz, onların güvenini kaybettiniz. Sıfır sorun diye yola çıktınız, eksi bir sonuçla karşı karşıya kaldınız" diye konuştu.

Kürt açılımının da resmen ifade edilmemesine rağmen fiyaskoyla sonuçlandığını savunan Baykal, BDP yetkililerinin de açıklamalarında "Bunu biz sıfırlayalım, yeniden başlayalım" dediklerini kaydederek "Yani şu ana kadar atılan hiçbir adım yok. Yapılan planlar, öngörülen hedeflerin de gerçekleşmesi sözkonusu değil. Bu açılım da fiyaskoyla sonuçlanmıştır" dedi.

2005'te Kıbrıs Rum Kesimi'ne havaalanlarının ve limanların açılacağının taahhüt edildiğini, bunun karşılığında AB üyelerinin de KKTC'ye dönük izolasyonları kaldırma sözü verdiğini anımsatan Baykal, "Biz resmen yazılı taahhütte bulunduk ama karşı taraf bir adım atmadı. Burada da tam bir fiyaskoyla karşı karşıya kaldık. AKP doğru dürüst ön hazırlıklarını yapmadan, önünde arkasında ne var, incelemeden yola çıkıyor, kamuoyunda bir dalgalanma yaratıyor açılım diye. Ama bu beklentiler, dalgalanmalar boşa çıkıyor ve her adımda sorun çözeceğiz diye yola çıktıktan sonra yeni sorunlar yaratarak o açılım bir kenara atılmış oluyor" diye konuştu.

"Anayasa mutabakatla hazırlanır, şu anda mutabakat yok"

Toplantıda Anayasa değişikliğine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Baykal, şöyle konuştu:

"Anayasa bir mutabakatla hazırlanır. Şu anda Türkiye'de Anayasa değişikliği konusunda bir mutabakat yok. Anamuhalefet partisi karşı, diğer muhalefet partisi MHP 'Bu dönemde böyle bir şey yapılamaz' diyor. Peki bir mutabakat olmadan referandumu da göze alarak bir Anayasa değişikliği yapılabilir mi? Bu doğru olmaz, çünkü Anayasalar milletlerin sözleşmesidir, mutabakatıdır."

AKP'nin Anayasa değişikliğini Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) ile Anayasa Mahkemesi'nin yapısını değiştirmek için yapmaya çalıştığını dile getiren Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:"AKP yargıyı ele geçirmek, yargı bağımsızlığını ortadan kaldırmak istiyor. Yargı bağımsızlığı hukukun, demokrasinin olmazsa olmaz şartlarındandır. Yargı bağımsızlığını ortadan kaldırmak, Meclis'ten seçilecek üyelerle, Başbakan'ın atayacağı üyelerle bir Anayasa Mahkemesi, HSYK oluşturmak yargı bağımsızlığını terk etmek anlamına gelir. Bağımsız olmayan yargının tarafsız olması da mümkün değildir. O nedenle bu konudaki Anayasa değişiklikleri derhal gündemden düşürülmelidir. Halk boşu boşuna meşgul edilmemelidir. Biz CHP olarak bu girişimi, yargı bağımsızlığını ortadan kaldırmaya dönük Anayasa değişikliklerini engellemek için elimizden gelen çabayı göstereceğiz."


Cumhuriyet, 20 Ocak 2010

Ermenistan'dan Protokol Hamlesi

Ermenistan protokollerden çekilmek için düğmeye bastı.

Ermenistan, Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’a Türkiye ile yapılan protokollerden imzasını çekme yetkisi verecek bir yasa çıkarmaya hazırlanıyor.

The Wall Street Journal gazetesine konuşan Ermenistan Cumhurbaşkanı'nın Dış Politika Başdanışmanı Vigen Sarkisyan, hükümetin protokollerin onaylanması için gerekli belgeleri parlamentoya gönderdiğini söyledi ancak diğer yandan da imzanın çekilmesi için bir yasa hazırladıklarını bildirdi.

”Artık işlerin çok ama çok daha fazla zorlaştığı bir sürece giriyoruz” diyen Vigen Sarkisyan, protokollerin onaylanması için yakalanan fırsatın kaçırılması halinde tüm bölgede son dönemde yaşanan olumlu gelişmelerin geriye gideceğini ifade etti.

Sarkisyan, böyle bir durumda iki ülke arasında oluşan güvenin yıkılacağını söyledi. Ermenistan, Türkiye'yi onay sürecini başlatmayarak, protokolleri sürüncemede bırakmakla suçluyor. Geçtiğimiz aylarda Ermeni yetkililer, TBMM'nin protokolleri Mart ayına kadar onaylamaması durumunda imzalarını çekeceklerinin sinyalini vermişlerdi.

Ankara-Erivan arasındaki protokol süreci, Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin, Ekim ayında imzalanan ve Türkiye ile diplomatik ilişkilerin kurulmasını ve sınırların açılmasını öngören protokollere ilişkin gerekçeli kararını açıklamasının ardından zora girmişti.

Mahkeme’nin, protokolleri onaylarken özellikle 1915 olaylarına dolaylı atıf yapması Türkiye’nin tepkisine neden olmuş, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, kararla ilgili rahatsızlığını hem Ermenistan Dışişleri Bakanı Edvard Nalbandyan hem de yakınlaşma sürecine doğrudan destek veren ABD Dişişleri Bakanı Hillary Clinton’a iletmişti.

AZERBAYCAN DURUMDAN MEMNUN

The Wall Street Journal’da yayımlanan haberde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in sözlerine de yer verildi. Aliyev, Türkiye’nin, Ermenistan işgal ettiği Azeri topraklarından çıkmadan protokolleri onaylamayacağına emin olduğunu söyledi.

Dünya Ekonomi Forumu için bulunduğu Davos’ta gazeteye konuşan Aliyev, Türkiye’nin konuya yaklaşımından son derece memnun olduğunu belirtti.

Azerbaycan, protokollerin imzalanmasının ardından Ankara’ya sert tepki göstermiş, ancak daha sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Meclis’te yaptığı konuşmada Dağlık Karabağ sorunu çözülmeden Türkiye’nin söz konusu anlaşmaları onaylamayacağını belirtmesi üzerine yumuşamıştı.

Ermenistan ile Azerbaycan arasında sorunun çözümüne ilişkin görüşmelerin devam etmesine karşın Erivan'ın işgal ettiği ve Azerbaycan'ın yüzde 20'sine denk gelen topraklardan geri çekilmesi konusunda henüz somut bir ilerleme kaydedilmiş değil.


İnternetajans, 28 Ocak 2010

Ermenistan'dan Erdoğan'a ağır sözler

Başbakan Erdoğan'ın, Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin protokollerle ilgili kararını eleştiren açıklamalarına tepki geldi.



Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Ermenistan Anayasa Mahkemesi'nin protokollerle ilgili kararını eleştiren açıklamalarına tepki geldi.

Ermenistan’da Devlet Başkanı Serj Sarkisyan liderliğindeki Cumhuriyet Partisi'nin sözcüsü Eduard Şarmazanov, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Erivan’la normalleşme konusunda yaptığı son açıklamaları ‘anormal ve saçma’ olarak niteledi.

"Erdoğan bu türlü saçma sapan açıklamalarla tecrübeli bir politikacı izlenimi bırakımıyor. Sanki önümüzde bir ziraat mühendisi bulunuyor" diyen Şarmazanov, Ankara’nın Erivan önünde bir takım "yapay engeller" ortaya koyduğunu savundu.

Şarmazanov, protokollerin Anayasa Mahkemesi’nden geçmesi koşulunun Ermenistan yasalarınca belirlendiğini hatırlatarak, "Mahkeme kararında sözkonusu protokollerin anayasaya uygun olması dışında hiçbirişey yazmıyor zaten" dedi.

TÜRKİYE KARIŞMASIN, EN BÜYÜK KATKISI BU OLUR
"Dağlık Karabağ sorunun her defasında gündeme getirerek Erivan’dan taviz beklenilmesi veya Türkiye’nin sorunda arabulucu rolü üstlenecebileğine yönelik umutlar abestir" diyen Ermeni politikacı, "Sarkisyan net olarak söyledi, Ankara soruna karışmamalı. Türkiye’nin en büyük katkısı da bu olur" diye vurguladı.

Başbakan Erdoğan’ın işgal altındaki Azerbaycan toprakları ile ilgili BM kararlarını hatırlatmasını da ‘anlamsız bulan’ Şarmazanov, Kıbrıs sorununu ima ederek, "Türkiye kendisi de işgalci devlet. Ermenistan’ın işgalci bir ülke olmasını söylemeye hakkı yok" dedi.

Ankara-Erivan arasındaki protokol süreci, Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin, Ekim ayında imzalanan ve Türkiye ile diplomatik ilişkilerin kurulmasını ve sınırların açılmasını öngören protokollere ilişkin gerekçeli kararını açıklamasının ardından zora girmişti. Mahkeme, kurulacak tarih komisyonunun 1915 olaylarını tartışamayacağı ve "sınırlara saygılı olma" ilkesinin 1990'dan sonra yapılan anlaşmaları kapsadığına yönelik karara varmıştı.

Başbakan Erdoğan ise Euronews'e verdiği bir röportajda bu konu ile ilgili şu sözleri sarfetmişti: 'Daha işin başında sağlıksız bir giriş söz konusu. O zaman biz neyi görüşüyoruz, neyi yapacağız? Öyleyse, bunu Ermenistan'ın yeniden ele alması lazım. Yeniden görüşmesi lazım. Biz Türkiye olarak orada sözleşmedeki vaadimiz ne ise onu şu anda yerine getirdik. Halen getiriyoruz da. Burada karşılıklı olarak bir takvim, bir yol haritası var. Bu yol haritası devam edecektir. Biz buna her zaman hazırız, samimiyiz. Yolumuza aynı şekilde devam ediyoruz.''

internethaber

Hepsinin hesaplarını birgün verecekler...

ABD'den 'protokolleri imzalayın' talimatı

ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Avrupa ve Avrasya işlerinden sorumlu üst düzey yetkilisi Philip Gordon, Türkiye ve Ermenistan’ın, geçen ekim ayında imzaladıkları protokolleri onaylayarak hayata geçirmesi ve bu sürecin diğer konulardan bağımsız olarak ilerlemesi gerektiğini söyledi.

Fırsat görüyoruz

Washington’da düzenlediği basın toplantısında bir soru üzerine Gordon, “Bildiğiniz gibi, Türkiye ile Ermenistan arasında diplomatik ilişkilerin tesisini öngören protokoller geçen ekimde imzalanmıştı. O zaman da söyledik, şimdi de söylüyoruz; her iki ülkenin bu protokolleri onaylama ve hayata geçirme yolunda ilerlemesi gerektiğine inanıyoruz, çünkü bunu her iki ülkeye de yarar sağlayacak şekilde, aralarındaki tarihi farklılıkların üstesinden gelmede fırsat olarak görüyoruz” diye konuştu. İki ülke ilişkilerinin normalleştirilmesi ve sınırın açılmasının bölgede barış ve istikrara katkı sağlayacağını dile getiren Gordon, “Bunun, diğer konulardan bağımsız olarak yürümesi gerektiğini düşünüyoruz” dedi. Türk ve Ermeni hükümetleriyle düzenli temas halinde olduklarını ve onları bu süreçte ilerlemeye teşvik ettiklerini belirten Gordon, her iki hükümetle de çalışmalarını sürdüreceklerini kaydetti.

İran cevap vermedi

İran konusunda da soruları yanıtlayan Gordon, Tahran’ın, ABD’nin açılım stratejisi ve nükleer programıyla ilgili sunulan tekliflere, kendisine yıl sonuna kadar tanınan sürenin dolmasına rağmen olumlu yanıt vermediğini söyledi.


YENİÇAĞ, 3 Şubat 2010

Ermeni tasarısı ABD gündeminde

Amerika Dışişleri Komisyonu, Ermeni soykırım yasa tasarısını gündemine aldığını açıkladı.


Savaşmamızı beklemeyin

Yahudi Lobileri tavrını koydu


Washington’da görüştüğümüz ancak adını vermek istemeyen bir Yahudi lobisinin üst düzey isminin kullandığı ifadeler Türkiye’nin Ermeni tasarısı konusunda mecliste ne kadar zor durumda kalacağını açıkça gözler önüne serdi: Tasarının geçme şansı çok büyük. Bu yıl Yahudi örgütlerinin Türkiye için savaşmasını kimse beklemesin. Belki tasarının geçmesi için lehine çalışmazlar ama geçmemesi için de çalışmazlar. Demokrat Parti’nin bütün liderleri. Stanley Hoyer’den tutun Meclis Başkanı Nancy Pelosi’ye kadar hepsi tasarıyı destekliyor. Obama’nın Demokratlar üzerindeki etkisi Bush’un Cumhuriyetçiler üzerindeki etkisi gibi değil.

AIPAC

Parmağını dahi kıpırdatmayacak

Washington’daki en güçlü İsrail lobisi... Şu anki İsrail yönetimine yakınlığı biliniyor. AIPAC’a çok yakın olan ve birçok konuda beraber çalışan Amerikan Kongresi’ndeki bir kaynak VATAN’ın Ermeni tasarısında bu kuruluşun tavrını sorması üzerine, “Başbakan Erdoğan, İsrail’in ve Yahudilerin arkadaşlığını kazanmak için hiçbir şey yapmadı. Bu yıl AIPAC bu tasarı için parmağını dahi kıpırdatmayacak” dedi.

ANTI-DEFAMATION LEAGUE

Lobi çalışması yapmayacağız

Kongre’de tasarının geçmesinin Türkiye-ABD ilişkilerine zarar vereceği gerekçesiyle yıllarca yasanın çıkmaması için lobi faaliyeti yürüttüler. ADL’nin Medya İlişkiler Direktörü Todd Gutnick, bu yılki tavırlarını sormamız üzerine şu açıklamayı yaptı: ADL, Türkiye ve Ermenistan’ın ilişkilerini normalleştirmeye gayret gösterdikleri bugünlerde, Amerikan Kongresi’nin herhangi bir yasa tasarısı çıkarmasını bu sürece ciddi zarar verecek bir gelişme olarak görüyoruz. Ancak yasa tasarısını mecliste durdurmak için lobi çalışması yapmayacağız.

AMERICAN JEWISH COMITEE

Bir çalışma içinde değiliz

Amerika’daki etkili Yahudi topluluklarından biri olan Amerikan Yahudi Topluluğu’ndan görüştüğümüz bir yetkili de Ermeni yasa tasarısı hakkında bir çalışma içinde olmadıkları, bu konuyu Türkiye ve Ermenistan arasındaki bir mesele olarak gördüklerini bildirdi.

JEWISH STREET

Pozisyonumuz olmayacak

Yahudi kuruluşundan yapılan açıklamada “Konu Ermenistan ile Türkiye arasında bir problemdir bizim bu yasa tasarısıyla ilgili olumlu ya da olumsuz bir pozisyonumuz olmayacak” ifadesi kullanıldı.

ADL ile gerilim yaşanmıştı

Başbakan Erdoğan’ın ABD ziyaretlerinde sık sık ziyaret ettiği Yahudi kuruluşlarından ADL - Anti-Defamation League (İftira ve İnkara Karşı Mücadele Birliği) Başkanı Abe Foxman 2008’de, Ermeni olaylarını ’soykırıma denk’ olarak ifade edince Türkiye’den büyük tepki görmüştü. Foxman daha sonra Türkiye’ye gelerek özür ziyareti yaptı.


VATAN


Ermeni tasarısı için ABD'ye mektup


Türkiye hem sözde soykırım tasarısının Temsilciler Meclisi’nden geçmemesi, hem de Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararına güvence verilmesi için çabalıyor.

Ermenistan’la normalleşmeyi hedefleyen protokollerin onaylanması için uluslararası baskı artarken, soykırım iddiaları tasarısının Amerikan Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu’nda 4 Mart’ta görüşülmesi kararı Ankara’yı harekete geçirdi.

Dışişleri’nin girişimleri sürerken, TBMM Dışişleri Komisyonu üyeleri de Washington’a çıkarma yapmaya hazırlanıyor. Parlamenterler ABD temaslarının öncesinde ise Temsilciler Meclisi’ne Türkiye’nin endişelerini içeren bir mektup gönderdi.

TBMM’DEN ABD’YE UYARI MEKTUBU

TBMM Dışişleri Komisyonu üyelerinin tümünün imzaladığı mektup, “Ermeni soykırımı” tasarısını gündeme alan ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkileri Komitesi Başkanı Howard Berman’a iletildi. Mektupta, tasarının gündeme gelmesinin ne ABD, ne Ermenistan ne de Türkiye’nin çıkarına olduğu belirtirlirken, “Erivan ile zaten hassas olan bu süreç devam ederken, Kafkaslarda istikrar ve barışı zedeleyebilecek bir adım atmaktan kaçınılmalı” yorumunda bulunuldu. Mektupta şu görüşlere yer verildi: “Tasarı, 19. yüzyılın sonu ve 20. yüzyılın başında yaşanan tarihi gerçekleri çarpıtıyor. 1915’te yaşanan trajik olayları aydınlatmak siyasetçiler yerine tarihçilerin görevi olmalı. Temsilciler Meclisi Dış İlişkileri Komitesi’nin, omuzlarındaki ağır uluslararası sorumluluğun farkında olduğuna ve tarihin acı dolu, tartışmalı bir bölümüyle ilgili taraf olmamayı seçeceğine inanıyoruz. Tasarıyı gündeme almayı yeniden gözden geçirmenizi bekliyoruz.”

PROTOKOLLERDEKİ BAĞLILIĞI TEYİD ETTİK

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Ukrayna’da Devlet Başkanlığı’na seçilen Viktor Yanukoviç’in yemin töreninde Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan ile görüştü. Bu görüşmenin Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin aldığı karar sonrasında Sarkisyan ile yaptıkları ilk temas olduğunu söyleyen Davutoğlu, “Sarkisyan ile Türkiye-Ermenistan normalleşmesi konusunu ele aldık ve kaygı duyduğumuz konuları, karşılıklı olarak karşı karşıya kaldığımız zorlukları büyük bir açık yüreklilikle gözden geçirdik. Ermenistan-Azerbaycan ilişkilerinde ve Minsk Grubu faaliyetleri çerçevesinde Karabağ sorununa yönelik çalışmalar konusunu da ele aldık.. Türkiye’nin kaygıları, düşünceleri yanında bizim bölge ile ilgili vizyonumuzu da Sarkisyan’a anlatma imkanı buldum” dedi. “Türkiye olarak sınırların, engellerin, işgallerin, karşılıklı ön yargıların olmadığı, barışın, refahın ve istikrarın egemen olduğu bir Kafkasya arzuladıklarını” söyleyen Davutoğlu, bu vizyonun gerçekleşmesi için de her şeyden önce iletişim kanallarının açık olması gerektiğini dile getirdi.

KİLİT ERMENİSTAN ANAHTAR RUSYA

Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı Başkanı Akkan Suver, tarafların anlaşmayı hayata geçirmeye hazır olmadığına dikkat çekerek, “Kilit Ermenistan, anahtar Rusya” diye konuştu. Suver şunları kaydetti: “Ne Ermenistan, ne Azerbaycan ne de Türk kamuoyu bu barışa hazır değil. Barış ancak tüm taraflar hazır olursa gerçekleşir. Liderler tribünlere değil, milletin geleceğine oynamalı. Türkiye büyük bir fedakârlık yaptı, Cumhurbaşkanı Gül iyi niyetle Ermenistan’a maça gitti. Erivan’ın da adım atması gerekir. Bunu ancak Rusya sağlayabilir. Rusya’yı ikna etmek ise ABD’ye düşüyor. 24 Nisan konusunda endişeli değilim. ABD’den eleştirel demeçler gelse de yönetim geçmişte olduğu gibi sözde ‘soykırım’ tasarılarını engeller.”

Güven mektubunu sundu

Türkiye’nin yeni Washington Büyükelçisi Namık Tan, ABD Başkanı Barack Obama’ya güven mektubunu sundu. Görevi büyükelçi Nabi Şensoy’dan devralan Tan Obama’ya güven mektubunu sunarak, Washington’daki görevine resmen başlamış oldu. 24 Nisan öncesinde görevine başlayan Tan’ı yoğun bir gündem bekliyor.

Bakü’de sabırlar tükendi

Azerbaycan Savunma Bakanı Safar Abiyev, Ermenistan’ın 15 yıldır işgal altında bulunan Yukarı Karabağ’dan bir an önce çekilmesi gerektiğini, bir 15 yıl daha beklemeye niyetlerinin olmadığını söyledi. Abiyev, “Askeri retoriklerin kullanılma zamanı geldi. Bu tehdit artık daha yakın. Ermenistan işgali sona erdirmezse, Güney Kafkas’larda geniş çaplı bir savaş kaçınılmaz olur” uyarısında bulundu. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı James Jones ve İsviçre Dışişleri Bakanı Micheline Calmy-Rey ile bir araya geldi. Ukrayna Devlet Başkanlığına seçilen Viktor Yanukoviç’in yemin törenine katılan Bakan Davutoğlu, ABD ve İsviçreli yetkililerle yaptığı görüşmelerde Kafkaslar’da yaşanan gelişmeleri ve protokolleri gündeme getirdi.

internethaber

Emperyalizmin Ermeni-Kürt Kartı
Soykırım Yalanını Tanıyan ülkeler ve Amerika eyaletleri...
Büyük Atatürk'ün konuya bakışı

BU VATANA NASIL KIYDILAR?

İnsan olan vatanını satar mı?
Suyun içip ekmeğin yediniz,
Dünyada vatandan aziz şey var mı?
Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

Onu didik didik didiklediler,
saçlarından tutup sürüklediler,
götürüp kâfire: "Buyur..." dediler.
Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

Eli kolu zincirlere vuruluş,
vatan çırıl çıplak yere serilmiş.
Oturmuş göğsüne Teksaslı çavuş.
Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

Gün gelir çark düzüne çevrilir,
günü gelir hesabınız görülür.
Günü gelir sualiniz sorulur :
Beyler bu vatana nasıl kıydınız?
NAZIM HİKMET(1959)

İsveç Parlamentosu'nun dün yaptığı oylama ile 1915 olaylarını soykırım olarak tanıyan ülkelerin sayısı 20'ye yaklaştı.

İsveç Parlamentosu'nun onayladığına benzer bir Ermeni tasarısı gelecek ay İngiliz Parlamentosu'nda tartışılacak. Şu ana kadar 20'ye yakın ülke ve Kıbrıs Rum Kesimi soykırım iddialarını tanıdı. İsviçre'de ise soykırım iddialarını reddetmek bile suç kapsamına giriyor.

Türkiye’nin karşı çıkmasına rağmen 1915 olayları bir çok ülke tarafından soykırım olarak kabul edildi.

Ermeni nüfusunun fazla olduğu birçok ülkede sözde Ermeni yalanı kabul edildi.

Amerikan meclisinden geçmesi sonucunda bu sayı 20 ‘ye çıkacak..

Amerika’nın da tanıması sonucunda bir çok ülke bundan cesaret bulacak..

İşte sırasıyla sözde Ermeni soykırımını tanıyan ülkeler :

*
Uruguay : 1965, 2004, 2005 olmak üzere üç kez Ermeni soykırımı iddialarını kabul etti.
*
Kıbrıs Rum Kesimi : 1982 yılında soykırım iddialarını kabul etti.
*
Arjantin : Ermeni soykırımını tanıma tasarısı 1993, 2003, 2004, 2005, 2006, 2007′de gündeme geldi ve hepsinde de kabul edildi.
*
Rusya : Önce 1995′te sonra da 2005′de soykırımı kabul etti.
*
Kanada:1996, 2000 ve 2004′te gündeme geldi ve her üçünde de kabul edildi.
*
Yunanistan:1996′ta soykırımı tanıdı.
*
Lübnan: Lübnan’da yaşan Ermeni lobisinin yoğun çabaları sonucunda 1997 ve 2000′de soykırım tanındı.
*
Belçika:1998′de tanıdı.
*
İtalya: 2000′de Ermenilere yönelik soykırım yapıldığını kabul etti.
*
Vatikan: İtalya ile aynı yıl 2000′de kabul etti.
*
Fransa: 2001′de Ermeni soykırımını tanıdı. Fransa’da sözde Ermeni soykırımını reddetmek suç sayılıyor.
*
İsviçre: Soykırım iddialarını 2003′te kabul etti.
*
Slovakya : 2004′te tanıdı.
*
Hollanda : 2004′te kabul etti.
*
Polonya : 2005′te kabul etti.
*
Almanya : 2005′te kabul etti.
*
Venezuella : 2005′te kabul etti.
*
Litvanya : 2005′te kabul etti.
*
Şili : 2007′de kabul etti.


internethaber

Bakin arkadaslar. Tas catlasin toplam dunya nufusu 10 milyon olsun biz kac milyonuz malum. Utaniyorum ya. Bu kadar dansoz bir millet oldugumuzdan dolayi. hic ovunmeyelim artik. Zaten bizler gibi insanlarda az kaldi merak etmeyin. kendisini ve toplumu sorgulayacak. Yani bu olanlara dur demek icin illahi 1919 kosullarimi gerek. Bu kadar mi alistik siddeteki pasif direnis gosteriliyor.

Kabul eden tum ulkelerle ab-d gulu ve rte kanki. Hadi arastirma komisyonu kurulup arastirilsin bakalim ne gibi ticaret iliskisi var bu iki mukaddime kahramanin.

RTE'nin tepkisi:


Daha da İsveç'e gitmem
Başbakan Erdoğan soykırımı tanıyan İsveç'e gezisini iptal etti
12 Mart 2010 Cuma, 15:23:46
Başbakan Erdoğan, Ermeni soykırımı iddialarını parlamentosundan geçiren İsveç'e tepki gösterdi. Bu ülkeye yapacağı ziyareti iptal den Erdoğan, "İsveç ziyaretimi iptal ettim. Kararlılığımızdan taviz vermeyeceğiz. Türkiye kimseye pabuç bırakmayacak." dedi.


kaynak: haberturk,