AKP'liler Sulukule'ye mi yerleşiyor?
Türkiyede yaşayan Romanların dünyaca ünlü Sulukulesinden pis kokular gelmeye başladı.
Biliyorsunuz. Kentsel Dönüşüm Projesi adı altında Sulukule yeniden yapılandırılacak. Projenin sahibi Fatih Belediyesi. Bölgede yapılacak proje başlangıçta hem medyanın, hem de Sulukule Halkının hoşuna gitmişti ancak son zamanlarda nedeni aslında pek de anlaşılamayan bir şekilde projeye karşı bir muhalefet geliştirildi.Sulukule Halkı ve onlara destek veren Sivil toplum Örgütleri projenin insan haklarına aykırı olduğu düşüncesinden yola çıkarak mevzuyu TBMMden, Avrupa Parlementosuna kadar taşıdılar. Hatta, AP salt bu konuyu yani Kentsel Dönüşüm Projelerini ele alarak bir konferans bile düzenledi ve Sulukulenin İstanbulda yaşayan romanlar açısından bir sembol olduğu ve bu sembolün ortadan kaldırılmasının çok büyük kayıp olacağı kanaatine varıldı.
Peki, ne oldu da Sulukule Halkı başlangıçta sıcak baktığı projeye sonradan muhalefet yapmaya başladı. İşin altında yatan gerçek neden elbetteki 1000 yıldır bu mahallede yaşayan Romanların soylarının yok edilme tehlikesiyle karşı karşıya olmaları. Ancak, konunun bu kadar büyütülmesindeki tek neden bu değil.
Nedenlerden biri de maalesef rant!
AKPliler Sulukuleyi nasıl paylaştılar?
Ben de yeni öğrendim. Meğerse, Fatih Belediyesi, projeyi hayata geçirirken Sulukule Halkına ilginç önerilerde bulunmuş. Projeye dahil olmanın zorunlu olduğunun altı vurgulanarak, Ya belediyeye devret, yeni ev için borçlan. Ya da 2. şahıslara devrederek hakkından vazgeç demiş
Toplam 580 adet evin bulunduğu projede, Gücüm yok. Ben bu işe girişemem deyip hakkını devreden 300e yakın Roman vatandaş aslında bilememiş bu işin altında nasıl bir rant yatıyor. Tabi, önünü görebilen uyanıklar saldırmışlar projeden ev kapmak için. Bunlardan birisi de AKP Fatih İlçe Başkanı Yardımcısı Avukat Recep Karaoğlu. Uyanık ama bir o kadar da saf. AKP kimliği taşıyan tüm rantçılar tapuları eşinin, dostunun, kardeşinin, kızının, oğlunun adına yaptırırken Karaoğlu kendi adına yaptırmış.
Bilememiş başına sonradan ne işler açacağını kendi adına aldığı bu evin. Sulukuleliler projeye muhalefet yapmaya başlayınca APye verdikleri raporda AKPli bazı yöneticilerin evleri önceden satın alıp kapattığını not etmişler, örnek olarak da Recep Karaoğlunun adını vermişler. Konu önce APye, sonra da ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras tarafından meclise soru önergesi olarak götürülünce Fatihte kıyamet kopmuş. Parti yönetimi tarafından kurulan ETİK Kurulu tarafından sorgulanan Karaoğluna Sen tam bir salaksın. Nasıl bu evi kendi adına aldın. Hepimizin başına bela olacaksın deyip Karaoğlunu istifaya zorlamışlar.
Hadi Yaşar Karayel sen de istifa et!
Konu bana aksettirilince, Var bu işin altında bir bit yeniği deyip araştırmaya başladım. Öyle ya. Uyanık olan AKPli sadece bizim safoş Recep olamaz. Araştırmalarım sonucunda gördüm ki ben yanılmamışım... Meğerse, rantın kokusunu alan AKPliler dalmışlar projenin içine. Sadece AKPliler mi? Elbette değil. AKP iktidarının kaymağını yiyenlerde bu işin içinde. Mesela, Cumhurbaşkanı Abdullah Gülün hemşehrisi ve aynı zamanda yakın arkadaşı olduğunu bildiğimiz Kayseri Milletvekili Yaşar Karayel. Oğlu İsmail Erhan ve Fatih Karayelin adına iki tane ev kapatmış! Ya, 2002 genel seçimlerinde İstanbul Milletvekili adayı olan ama kazanamayınca, Gönlü hoş olsun diye, Vakıfbankın yönetim kurulu üyeliğine getirilen, AKP İstanbul eski İl Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Müfit Cengize ne demeli? Üstelik, o da bizim Recep gibi bir saflık yapmış Sulukuleyi kendi adına tapulamış.
Tabi ki isimler sadece bu kadarla sınırlı değil. Fatihte AKP kimliği altında siyaset yapan belediye meclis üyeleri, ilçe yönetim kurulu üyeleri olup eşinin dostunun adına sulukulede yer edinen onlarca isim var.
Şimdi soruyorum: Recep Karaoğlu zorla istifa ettirildi partiden. Niye? Etik değil canım. Peki, Recepin ki etik değil de, Yaşar Karayelin ya da diğerlerinin ki etik mi oluyor?
kaynak