Muslumanlarin cahil, saldirgan ve vahsi insanlar oldugu, Islam'in savas cigirtkanligi yapan, dunyayi isgal etmeye cagiran, imansizlarin oldurulmesini isteyen, baskici ve kadin haklarini tanimayan bir din oldugu gercekligi yaratildi Bati'da, Yahudilerin hakim oldugu medyada, sanatta, ve akademide. Siyonist bankerlerin ac gozlu "Savas Makinasi" musluman topraklara goz koydu. Siyonist bankerlerin propaganda makinasi muslumanlarin seytanlastirilma islemini tamamladi. Akademik bir bilgi ve gerceklik oldu Islam'in ve Muslumanlarin "insanligin gelecegini" tehdit ettigi.
Siyonistlerin "Savas Makinasi", hem havadan trilyonlar yaratma gucu saglayan, petro dolar dolandiricilik, soygunculuk, vurgunculuk sistemini korumak icin, hem de kutsal topraklariyla, dini ve kulturel tarihsel onemiyle, dunyanin en zengin yeralti kaynaklariyla Muslumanlara ev sahipligi yapan Orta Dogu'yu Yahudilere vermek icin harekete gecmistir 11 Eylul sahtekarligi ile.
Siyonist sermayenin kontrolu altindaki Turkiye medyasi, Turkiye devleti, Turkiye ordusu, Turkiye istihbarati, eski Osmanli toprakli olan ve Turkler tarafindan yuzyillarca birarada tutulmus bu kutsal topraklarin, Siyonist katil ve dolandirici bankerler tarafindan, Siyonist Hacli ordusu tarafindan, etnik ve dini gruplar arasinda bolunerek, El Kaide gibi terorist orgutler tarafindan kanli vahsi ve ilkel bir ortama donusturulerek, bir felakete ve yikima suruklenmesinin taseronlugunu yapmaktadirlar. Musluman kaynaklari uzerinden karsiliksiz basilan petro dolarlar ile satin alinmislardir. Onlara bir cok sey vaat edilmistir. Vatani satmislardir, aynen kendilerinden once gelenler gibi. Siyonist Hacli ordusunun kurumlarini kuruluslarini kayitsiz sartsiz kible edinmislerdir. Muslumanlari milyon milyon katleden, yuz milyonlarca muslumani sefalete surukleyen, bir milyardan fazla muslumanin seytanlastirilmasini askeri ve kulturel bir strateji olarak benimseyen, Siyonist Hacli ordusu Nato'nun kuklalari olmuslardir. Turkiye Cumhuriyetini bolmek isteyen AB'nin soytarilari olmuslardir. ABD'nin koleleri, Siyonist bankerlerin taseronlari olmuslardir.
Ataturk hic bir supheye yer birakmadan ne yapilmasi gerektigini, Turkiye'nin hangi politikalari izlemesi gerektigini aciklamistir. Bir an once devrimcilik ilkesi geregi halk gerekli adimlari atmalidir, herkes bir "Milli Kurtulus Adimi" atmalidir. Yahudi sermayesinin etkisindeki butun sahislar, kurumlar ve kuruluslar, milli guclerin kontrolu altina alinmalidir. Yahudi kokenliler ve onlarin etkisindeki insanlar biran once medyadan uzaklastirilmalidir. Yahudiler icine kapali bir tarikat olarak, icinde bulunduklari toplumlari bolmekte, zayif dusurmekte, ele gecirmekte ve birbiri ile savastirmaktadir. Karl Marx, "Yahudi Problemi" adli calismasinda, bu problemin politik ve sosyal bir cozumu olmadigini, laiklik ile de cozulemeyecegini belirtmistir. Orta Dogu uzerindeki bu kanli planlardan ve bu planlarin uygulayicilarinda haberdar olmak ve biran once Turkiye'yi ve Orta Dogu'yu planlanan yikimdan ve felaketten korumak icin harekete gecmek zorundayiz.
Tanri, Anadolu'nun Ruhu ve Ataturk'un Azmi bizlerle olsun.
M.K.A.
Alarm! Turkiye Devleti Tarih Sahnesini Okuyamiyor! Turkiye Medyasi Dunya Gerceklerini Gizliyor! Yokedilmek Uzere Muslumanlar!
4 ileti
• 1. yüz (Toplam 1 yüz)
Alarm! Turkiye Devleti Tarih Sahnesini Okuyamiyor! Turkiye Medyasi Dunya Gerceklerini Gizliyor! Yokedilmek Uzere Muslumanlar!
gönderen II. Anadolu Ihtilali » Pzr Kas 04, 2012 5:28
En son II. Anadolu Ihtilali tarafından Pzt Kas 12, 2012 10:10 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kez düzenlendi.
-
II. Anadolu Ihtilali - Üye
- İletiler: 188
- Kayıt: Pzt Haz 04, 2012 21:42
Re: Alarm! Turkiye Devleti Tarih Sahnesini Okuyamiyor! Turkiye Medyasi Dunya Gerceklerini Gizliyor! Yokedilmek Uzere Musluman
gönderen II. Anadolu Ihtilali » Pzr Kas 04, 2012 5:58
http://www.yenimesaj.com.tr/?artikel%2C12003456%2Fabd-islam-a-hizmet-ediyormus%2Fbayram-coskun&fb_source=message
ABD İslam’a hizmet ediyormuş!
Son zamanlarda ABD adına cihada çıkan çakma mücahidler türedi.
Suriye meselesinde bu trajikomik durum daha belirgin bir şekilde ortaya çıktı.
Bu zat-ı muhteremler ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi’nin yeni bir versiyonu olan Arap Baharı adı altındaki isyan dalgasına destek vermeyi adeta imanın şartı haline getirdiler.
Öyle bir noktaya geldiler ki, Amerikan karşıtlarını dinsizlikle suçlamaya bile başladılar.
Elinden tesbihi düşürmeyen, ezan okunsa da camiye gitsek diye saat gözleyen bir grup ABD'ye derin bir muhabbet besliyor. (Samimi müslümanları, cami cemaatini tenzih ederim).
Ki o ABD Irak'ta, Afganistan'da milyonlarca müslümanı katletti, Filistin'de sistemli bir devlet terörü uygulayan İsrail'in en büyük destekçisi.
İçlerindeki Amerikan muhipliğini zirveye çıkarıp, "ABD İslam'a hizmet ediyor" diyenler bile var.
Okyanus ötesi merkezli malum grup el altından bu kirli propagandayı yapıyor.
Neymiş efendim "ABD aslında İslam'a hizmet ediyormuş, Obama gizli müslümanmış!”
Bir sürü zırvalık!..
Kod adı cemaat olan bu gruba mensup şahısları şöyle bir dinlerseniz bu ifadelerle karşılaşırsınız.
Zira bunlar bir zamanlar da elini eteğini öptükleri papa için gizli müslüman diyorlardı.
Suriye konusunda yazdığımız yazılardan dolayı beni ve diğer yazar arkadaşları zalime destek vermekle suçlayan bu zavallılar haçlı ordusunda birer borazan olduklarının farkında bile değiller. Yada farkındalar da, hallerinden memnunlar. Allah ayıktırsın.
Yüce dinimiz İslam'ı haçlı sofralarında meze yapmak isteyen zavallılar şunu iyi bilsin; güneş balçıkla sıvanmaz!
Ne kadar güçlü olursa olsun, elindeki imkanlar ne kadar geniş olursa olsun bâtıl tıpkı bir örümcek ağı gibi zayıftır.
Hak haktır, bâtıl bâtıldır!
Hak kazanır, bâtıl kaybeder. Bu ilahi bir hakikattır.
ABD İslam’a hizmet ediyormuş!
Son zamanlarda ABD adına cihada çıkan çakma mücahidler türedi.
Suriye meselesinde bu trajikomik durum daha belirgin bir şekilde ortaya çıktı.
Bu zat-ı muhteremler ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi’nin yeni bir versiyonu olan Arap Baharı adı altındaki isyan dalgasına destek vermeyi adeta imanın şartı haline getirdiler.
Öyle bir noktaya geldiler ki, Amerikan karşıtlarını dinsizlikle suçlamaya bile başladılar.
Elinden tesbihi düşürmeyen, ezan okunsa da camiye gitsek diye saat gözleyen bir grup ABD'ye derin bir muhabbet besliyor. (Samimi müslümanları, cami cemaatini tenzih ederim).
Ki o ABD Irak'ta, Afganistan'da milyonlarca müslümanı katletti, Filistin'de sistemli bir devlet terörü uygulayan İsrail'in en büyük destekçisi.
İçlerindeki Amerikan muhipliğini zirveye çıkarıp, "ABD İslam'a hizmet ediyor" diyenler bile var.
Okyanus ötesi merkezli malum grup el altından bu kirli propagandayı yapıyor.
Neymiş efendim "ABD aslında İslam'a hizmet ediyormuş, Obama gizli müslümanmış!”
Bir sürü zırvalık!..
Kod adı cemaat olan bu gruba mensup şahısları şöyle bir dinlerseniz bu ifadelerle karşılaşırsınız.
Zira bunlar bir zamanlar da elini eteğini öptükleri papa için gizli müslüman diyorlardı.
Suriye konusunda yazdığımız yazılardan dolayı beni ve diğer yazar arkadaşları zalime destek vermekle suçlayan bu zavallılar haçlı ordusunda birer borazan olduklarının farkında bile değiller. Yada farkındalar da, hallerinden memnunlar. Allah ayıktırsın.
Yüce dinimiz İslam'ı haçlı sofralarında meze yapmak isteyen zavallılar şunu iyi bilsin; güneş balçıkla sıvanmaz!
Ne kadar güçlü olursa olsun, elindeki imkanlar ne kadar geniş olursa olsun bâtıl tıpkı bir örümcek ağı gibi zayıftır.
Hak haktır, bâtıl bâtıldır!
Hak kazanır, bâtıl kaybeder. Bu ilahi bir hakikattır.
-
II. Anadolu Ihtilali - Üye
- İletiler: 188
- Kayıt: Pzt Haz 04, 2012 21:42
Re: Alarm! Turkiye Devleti Tarih Sahnesini Okuyamiyor! Turkiye Medyasi Dunya Gerceklerini Gizliyor! Yokedilmek Uzere Musluman
gönderen II. Anadolu Ihtilali » Pzr Kas 04, 2012 6:05
İslam ve emperyalizm
Bir Müslüman eğer gerçek anlamda İslami değerleri ve İslami mesajı özümsemişse, o Müslüman’ın emperyalizmle barışık olması, dost olması, müttefik olması mümkün değildir. İslam sömürüye de sömürene de karşıdır.
İslam, bir başkasının hakkına tecavüzü “kul hakkı” olarak yorumlar ve bağışlanmayacak günahlar arasına koyar.
İslam sömürü dini değil, hak dinidir ve adalet dinidir.
Bugün özellikle Ortadoğu ülkelerinde kendilerini Müslüman olarak gören liderlerin emperyalist politikaların emrine girmiş olması ölçümüz olamaz, bizim için ölçü bu konuda İslam’ın ortaya koyduğu kriterlerdir.
Nitekim Kurban Bayramı dolayısıyla yazdığımız yazıda şöyle demiştik:
“O Müslümanlar ki, İslam’ın “savaşın” dediği emperyalizmin esiri oldular, oyuncağı oldular, uşağı oldular.
O Müslümanlar ki, emperyalizmin Ortadoğu yayılmacılığını önlemek yerine, o yayılmacılığın figüranı oldular.
O Müslümanlar ki, Müslümanların birbirini boğazladığı iç savaşlarda “emperyalizmin tarafında oldular, emperyalizmin liderlerini desteklediler.”
O Müslümanlar ki, emperyalizmin eş başkanı oldular, emperyalistlerin verdiği madalyaları aldılar boyunlarına taktılar.
O Müslümanlar ki, Müslüman askerlerinin emperyalist devletlerin emrinde Müslüman coğrafyalarda yapılan katliamın müttefiki oldular.”
Bu yazım üzerine Hasan Türkmen adlı bir okur, dinlerin emperyalizm diye bir derdi olmadığını anlatan şu yorumu gönderdi:
“Dinlerin genelde emperyalizm diye bir derdi yoktur. Dinin emperyalizme karşı duruşu tamamen uydurulmuş bir görüştür. Dünyada dinlerin emperyalizm karşısındaki tavırlarına bakalım, gerçekten de emperyalizm ile yan yana yaşadığı görülür. Emperyalizme din ile değil Milliyetçilikle karşı koyulur. Milliyetçilik, adı başında kendi milletinin hak ve menfaatlerini ölümüne savunmaktır. Dünyada da böyledir. Bütün emperyalizm karşıtı hareketlerin milli karakterli olduğu görülür. Din, adı başında uhrevi ve manevi aleme hitap eden bir ideolojidir. Dünyevi, hele hele sömürgecilik anlamında bir karşı duruşu yoktur. İslam dünyasının hemen hemen tamamı bugün batının hegemonyası altında inim inlemektedir.”
Bu yoruma katılmak mümkün değildir. Zira bu yoruma katıldığınız zaman, etrafında onlarca hacı, hoca, müftü olan Mustafa Kemal’in verdiği bağımsızlık mücadelesine, emperyalizmle savaşına karşısınız demektir.
Çünkü “dinin ve din adamının verdiği” destek olmasaydı Milli Mücadele denilen bir kazanım olmayacaktı.
Denizli Müftüsü Ahmet Hulusi Efendi’nin İzmir işgali sonrası 15 Mayıs 1919’da Cuma Namazı için toplanan cemaate yaptığı şu vaaz çok manidardır:
“İzmir işgal altında iken size Cuma Namazı kıldıramam. İşgal altındaki bir ülkenin silaha sarılması dini bir vazifedir. Müftünüz olarak Cihad-i Mukaddes Fetvasını ilan ve tebliğ ediyorum. Elinizde hiçbir silahınız olmasa dahi üçer taş alarak düşman üzerine atmak suretiyle mutlaka fiili mukabelede bulununuz.” (Bkz. Ali Sarıkoyuncu, Milli Mücadelede Din Adamları)
Milli mücadeleyi kazanan ruh bu ruhtur.
Emperyalizme karşı milliyetçilikle karşı koyulur tezi tam bir safsatadır. Dünya dinleri yani geniş anlamda tahrif edilmiş Hıristiyanlık ve Yahudiliğin emperyalizmle kol kola olduğunu söyleyebilirsiniz, zira bu dinlerde yapılan reformlar onları “emperyalist politikaların uygulanması için” bir araç haline getirmiştir.
Ama bunu kalkıp da İslam dini için de kullanmak hem iftiradır hem küstahlıktır.
Sadece milliyetçilikle, emperyalizme karşı hiçbir halt edemezsiniz. Milliyetçi geçinenlerin iktidarında emperyalistlerin emriyle “on beş günde on beş yasa” çıkartılması da aslında başlı başına milliyetçiliğin emperyalizme karşı başarı şansının olmadığını gösteriyor.
Salt milliyetçilikle yola çıkanların batı tezgâhında nasıl devşirildiğine dair yüzlerce örnek verebilirim.
Evet, İslam dünyasının her tarafı batı hegemonyasıyla inim inim inlemektedir ama bunun suçu İslam’da değil dünya menfaatleri için ruhunu emperyalizme satan liderlerindir.
http://www.yenimesaj.com.tr/?artikel,12 ... -bayraktar
Bir Müslüman eğer gerçek anlamda İslami değerleri ve İslami mesajı özümsemişse, o Müslüman’ın emperyalizmle barışık olması, dost olması, müttefik olması mümkün değildir. İslam sömürüye de sömürene de karşıdır.
İslam, bir başkasının hakkına tecavüzü “kul hakkı” olarak yorumlar ve bağışlanmayacak günahlar arasına koyar.
İslam sömürü dini değil, hak dinidir ve adalet dinidir.
Bugün özellikle Ortadoğu ülkelerinde kendilerini Müslüman olarak gören liderlerin emperyalist politikaların emrine girmiş olması ölçümüz olamaz, bizim için ölçü bu konuda İslam’ın ortaya koyduğu kriterlerdir.
Nitekim Kurban Bayramı dolayısıyla yazdığımız yazıda şöyle demiştik:
“O Müslümanlar ki, İslam’ın “savaşın” dediği emperyalizmin esiri oldular, oyuncağı oldular, uşağı oldular.
O Müslümanlar ki, emperyalizmin Ortadoğu yayılmacılığını önlemek yerine, o yayılmacılığın figüranı oldular.
O Müslümanlar ki, Müslümanların birbirini boğazladığı iç savaşlarda “emperyalizmin tarafında oldular, emperyalizmin liderlerini desteklediler.”
O Müslümanlar ki, emperyalizmin eş başkanı oldular, emperyalistlerin verdiği madalyaları aldılar boyunlarına taktılar.
O Müslümanlar ki, Müslüman askerlerinin emperyalist devletlerin emrinde Müslüman coğrafyalarda yapılan katliamın müttefiki oldular.”
Bu yazım üzerine Hasan Türkmen adlı bir okur, dinlerin emperyalizm diye bir derdi olmadığını anlatan şu yorumu gönderdi:
“Dinlerin genelde emperyalizm diye bir derdi yoktur. Dinin emperyalizme karşı duruşu tamamen uydurulmuş bir görüştür. Dünyada dinlerin emperyalizm karşısındaki tavırlarına bakalım, gerçekten de emperyalizm ile yan yana yaşadığı görülür. Emperyalizme din ile değil Milliyetçilikle karşı koyulur. Milliyetçilik, adı başında kendi milletinin hak ve menfaatlerini ölümüne savunmaktır. Dünyada da böyledir. Bütün emperyalizm karşıtı hareketlerin milli karakterli olduğu görülür. Din, adı başında uhrevi ve manevi aleme hitap eden bir ideolojidir. Dünyevi, hele hele sömürgecilik anlamında bir karşı duruşu yoktur. İslam dünyasının hemen hemen tamamı bugün batının hegemonyası altında inim inlemektedir.”
Bu yoruma katılmak mümkün değildir. Zira bu yoruma katıldığınız zaman, etrafında onlarca hacı, hoca, müftü olan Mustafa Kemal’in verdiği bağımsızlık mücadelesine, emperyalizmle savaşına karşısınız demektir.
Çünkü “dinin ve din adamının verdiği” destek olmasaydı Milli Mücadele denilen bir kazanım olmayacaktı.
Denizli Müftüsü Ahmet Hulusi Efendi’nin İzmir işgali sonrası 15 Mayıs 1919’da Cuma Namazı için toplanan cemaate yaptığı şu vaaz çok manidardır:
“İzmir işgal altında iken size Cuma Namazı kıldıramam. İşgal altındaki bir ülkenin silaha sarılması dini bir vazifedir. Müftünüz olarak Cihad-i Mukaddes Fetvasını ilan ve tebliğ ediyorum. Elinizde hiçbir silahınız olmasa dahi üçer taş alarak düşman üzerine atmak suretiyle mutlaka fiili mukabelede bulununuz.” (Bkz. Ali Sarıkoyuncu, Milli Mücadelede Din Adamları)
Milli mücadeleyi kazanan ruh bu ruhtur.
Emperyalizme karşı milliyetçilikle karşı koyulur tezi tam bir safsatadır. Dünya dinleri yani geniş anlamda tahrif edilmiş Hıristiyanlık ve Yahudiliğin emperyalizmle kol kola olduğunu söyleyebilirsiniz, zira bu dinlerde yapılan reformlar onları “emperyalist politikaların uygulanması için” bir araç haline getirmiştir.
Ama bunu kalkıp da İslam dini için de kullanmak hem iftiradır hem küstahlıktır.
Sadece milliyetçilikle, emperyalizme karşı hiçbir halt edemezsiniz. Milliyetçi geçinenlerin iktidarında emperyalistlerin emriyle “on beş günde on beş yasa” çıkartılması da aslında başlı başına milliyetçiliğin emperyalizme karşı başarı şansının olmadığını gösteriyor.
Salt milliyetçilikle yola çıkanların batı tezgâhında nasıl devşirildiğine dair yüzlerce örnek verebilirim.
Evet, İslam dünyasının her tarafı batı hegemonyasıyla inim inim inlemektedir ama bunun suçu İslam’da değil dünya menfaatleri için ruhunu emperyalizme satan liderlerindir.
http://www.yenimesaj.com.tr/?artikel,12 ... -bayraktar
-
II. Anadolu Ihtilali - Üye
- İletiler: 188
- Kayıt: Pzt Haz 04, 2012 21:42
Re: Alarm! Turkiye Devleti Tarih Sahnesini Okuyamiyor! Turkiye Medyasi Dunya Gerceklerini Gizliyor! Yokedilmek Uzere Musluman
gönderen II. Anadolu Ihtilali » Pzt Kas 05, 2012 3:06
Siyonistler Amerika Merkez Bankasini da kontrol ediyor, ve dolari havadan basabiliyor.
Cok tehlikeli bir guc oldular tarih sahnesinde. Buyuk planlari var Orta Dogu icin.
Amerika'nin Siyonistler tarafindan kontrol edildigi bilinen bir gercek oldu.
http://www.presstv.com/detail/2012/06/0 ... hy-for-us/
http://www.presstv.ir/detail/2012/11/04 ... -zionists/
Cok tehlikeli bir guc oldular tarih sahnesinde. Buyuk planlari var Orta Dogu icin.
Amerika'nin Siyonistler tarafindan kontrol edildigi bilinen bir gercek oldu.
http://www.presstv.com/detail/2012/06/0 ... hy-for-us/
http://www.presstv.ir/detail/2012/11/04 ... -zionists/
-
II. Anadolu Ihtilali - Üye
- İletiler: 188
- Kayıt: Pzt Haz 04, 2012 21:42
4 ileti
• 1. yüz (Toplam 1 yüz)
Şu dizine dön: Sizin Makaleleriniz
Kİmler çevrİmİçİ
Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 4 konuk
News
Site map
SitemapIndex
RSS FeedPowered by phpBB® Forum Software © phpBB Group
Style by Marc Alexander ©
Türkçe çeviri: phpBB Türkiye
Style by Marc Alexander ©
Türkçe çeviri: phpBB Türkiye