Amanoslar'da Köy Korucusu Olmak! / Arslan BULUT

Amanoslar'da Köy Korucusu Olmak! / Arslan BULUT

İletigönderen NİLGÜN BAŞTUĞ » Cum Tem 27, 2012 2:42

Amanoslar'da Köy Korucusu Olmak!

Başbakan Tayyip Erdoğan, Suriye’nin kuzeyinde Kamışlı ve Afrin’i kuşatan bir yapılanmaya asla izin vermeyeceklerini söyledi. Erdoğan, “Kuzeyde oluşacak bir yapılanma bizim için bir terör yapılanmasıdır. Oraya müdahale etmek bizim en tabii hakkımızdır” dedi.

Peki “Kuzey Suriye”de fiili durum nedir? PKK adına Kandil’den konuşan Murat Karayılan, Suriye’nin kuzeyindeki yapılanmanın “Batı Kürdistan” olduğunu ifade ederek “Herkesi Batı Kürdistan’ı tanımaya çağırıyoruz” dedi.

Star’ın haberine göre güvenlik birimleri tarafından hazırlanarak Başbakanlık’a gönderilen raporda ise şu bilgiler var: “PKK, Türkiye sınırına yakın Jarabulus ve Mumuş şehirlerinin kontrolünü ele geçirdi. Afrin ve Kamışlı gibi Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları bölgelerde KCK tipi devlet yapılanması neredeyse kuruldu. Kilis sınırına yaklaşık 10-12 km mesafede bulunan Çiyager Tepesi, Bülbül, Hasan Dero, Hırılko ve Katsal Köyü civarlarında 8-10 kişilik PKK timleri devriye gezmeye başladı. Afrin ve Halep arasında geliş gidiş yapan araçlar sözde PKK bayrağını simgeleyen bez parçalarını takmaya zorlanıyor, yapmayan sorguya alınıyor.”

***

Suriye sınırında başka neler oluyor? İşte bir okur mektubu:

“Sayın Bulut, 5 Eylül 1995 tarihinde Samandağ Seldiren Köyü’nde PKK 9 madenciyi katletti. O günden bu yana bu dağda madenci çalışmadı. Ta ki 3 yıl öncesine kadar... 3 yıl önce bir, iki, üç derken 4 maden ocağı birden çalışmaya başladı ama bu madencilerin hepsi Güneydoğu’dan gelmişti. PKK, bu madencilerden hem haraç hem de erzak yardımı alıyor. Haraç vermeyen ya da ödemeyi geçiktiren madencinin başına ne geleceği belli. Birkaç gün önce PKK’lılar oduna giden beş köylünün yolunu kesip, dördünü rehin alarak, birini Antakya’ya malzeme alması için gönderdi. Antakya’ya giden o bir kişi, istenen malzemeyi getirdikten sonra diğerlerini serbest bıraktılar. PKK’lılar, o dört köylüye bir daha bu dağa avcı, oduncu kimseyi bırakmayacaklarını söylemişler. Amaç halkı sindirmek.

Devlet, 5 Eylül 1995 yılındaki PKK saldırısından sonra bu köylerde koruculuk sistemi kurdu. Ancak bu korucular Güneydoğu bölgesindeki köy korucularından farklı... Bunlar aylıksız, devletten 5 kuruş para almadan görev yapıyor... Gecenin bir vakti bunları asker alır, dağa operasyona götürür. En önde bunlar gider. Hem de sivil elbiseyle. Bazen bir hafta dağda kalınır. Bunların bazılarının silahlarına vergisini ödemeği için devlet el koydu ve görevine son verdi!

Devletimiz Suriyeli kaçkınlara 400-800 lira limitli kredi kartı verirken, her türlü ihtiyaçlarını giderirken, kendisi için mücadele veren bu köy korucuları ile niye ilgilenmez? PKK’ya yardım ve yataklık edenlere sözde terörden zarar gördü diye tazminat ödeyen devlet niye bunlara üç beş kuruş aylık bağlamaz?

PKK vekillerine her ay tomar tomar para veren devletimiz neden canını ortaya koyan bu fedakar insanlardan bir elbiseyi bir ayakkabıyı esirger, anlamış değilim...”

Çünkü onlar Türklüğü en büyük şeref bilen insanlar...

***

Yani AKP iktidarı, Amanos dağlarında bile terörle böyle mücadele ediyorsa PKK’nın kontrolüne giren “Kuzey Suriye” ye nasıl müdahale edecek?

Bunlar daha başlangıç? AKP’ye oy verenler, Türkiye’yi nereye sürüklediklerini daha henüz kavrayamadı! Belanın kendi evlerinden içeri girmesine bekliyorlar herhalde! Yazık ki bu gidişle o günler de gelecek!

Bu arada terörün nasıl finanse edildiğine dair somut bir örnek çıktı ortaya:

ABD Senatosu tarafından İran, Suriye ve Güney Kore gibi ülkelerin parasını gizlice aklamak, El Kaide terör örgütüne para aktarmak, silah ve uyuşturucu kaçakçılarının para transferlerini yapmakla suçlanan HSBC’nin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yabancılara yapılan gayrimenkul satışının finansmanını üstlendiği de ortaya çıktı. Bu arada Karpaz’da yapılan villaların da aynı yolla KKTC’li avukatların kurduğu şirketler üzerinden İsrailli işadamlarına satıldığı gündeme geldi.

Aynısı Türkiye’de de yapılıyor. Türkiye’de yabancılara gayrı mankul satışları da aynı yollarla finanse ediliyor ve bu işte avukatlık şirketleri kullanılıyor.

Türkiye’yi AKP’nin çıkardığı yasalardan da faydalanarak parsel parsel satın alıyorlar. Tek bir mermi bile atmadan.

Bu iktidar mı terörle mücadele edecek?

Arslan BULUT, 27 Temmuz 2012
Ben yaşayabilmek için, kesin olarak bağımsız bir ulusun evladı kalmalıyım. Bu yüzden ulusal bağımsızlık bence bir hayat sorunudur.
Ya istiklal, ya ölüm!
Kullanıcı küçük betizi
NİLGÜN BAŞTUĞ
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 694
Kayıt: Çrş Eki 26, 2011 12:44

Re: Amanoslar'da Köy Korucusu Olmak! / Arslan BULUT

İletigönderen Deli Haydar » Cum Tem 27, 2012 19:36

Büyük kısmı Hatay'da bulunan Amanoslar, Amik Ovası ile Akdeniz'i birbirinden ayırır.
Amik Ovası'nın, kıyamet öncesi "good" ile "evil"ın çarpışacakları Armageddon olduğuna inanılır...
Armageddon'un bizcesinin ise "Melhame-i Kübra" olduğu söylenir...

Sakarya'daki mübarek gazası ile "gazi"liği tescillenen Şehit Mustafa Kemal'in ta o zamandan bildirdiği gibi Türk'ün, gafil, dalal ve hainler ile son bir savaşı kalmıştır. Şeytaniler taşeronları marifetiyle savaş zeminini hazırlar ve Türk'e savaşmaktan başka bir seçenek sunmazlar. Dün Yunanları maşa olarak kullanan şeytanilerin bugünkü taşeronu berlitildiği gibi PKK'dır.

Resim
Ev sahibi Türk, Allah'ın emri gereği barış için yine savaşa hazırdır.
Allah'ın görünmeyen orduları dün olduğu gibi yarın da Türk'ün yanında olacaktır.
Türk'ün yenilmezliği -her iki anlamıyla da- "inancının gereği"dir.
Feragat-ı nefs.
İstihkar-ı hayat.
Kullanıcı küçük betizi
Deli Haydar
Meydan Delisi
Meydan Delisi
 
İletiler: 714
Kayıt: Çrş Eki 14, 2009 11:21


Şu dizine dön: Arslan BULUT

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x