Papazı görünce coştuArınç’tan papaza destekBülent Arınç, Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılması konusunda hükümetin kararlı olduğunu söyleyerek, “Önümüzdeki engelleri Türkiye’nin kendi mevzuatı içerisinde çok fazla geçmeden aşacağız” dedi.
Sümeyra YILMAZDevlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Türkiye’deki azınlıkların ruhani liderleri ve cemaat vakıflarının başkanları ile Başbakanlığın Dolmabahçe Ofisi’nde kahvaltılı toplantıda bir araya geldi. Kahvaltının ardından bir konuşma yapan Arınç, bugün hem kendisi için, hem de hükümet için önemli bir gün olduğunu ifade ederek, Türkiye’deki azınlıkların ruhani liderleriyle yapılan bu görüşmenin çok verimli olduğunu söyledi. Toplantıya, Fener Kilisesi Papazı Bartholomeos, Türkiye Musevileri Hahambaşı İshak Haleva ve Türk Musevi Cemaati Başkanı Silviyo Ovadyo’nun yanı sıra Ermeni Ortodoks Ruhani Meclis Başkanı Aram Ateşyan, Süryani Katolik Cemaati Patrik Vekili Korepiskopos Yusuf Sağ, Süryani Kadim Ortodoks Cemaati Ruhani Reisi ve Patrik Vekili Metropolit Yusuf Çetin ile cemaat vakıflarının başkanları da katıldı.
Kilise onarımları sürüyorBaşbakan Yardımcası Bülent Arınç, Diyarbakır Sur Ermeni Protestan Kilisesi, Diyarbakır Sur Ermeni Katolik Kilisesi, Hatay İskenderun Rum Katolik Kilisesi ve Hatay İskenderun Süryani Katolik Kilisesi’nin onarımının devam ettiğini kaydederek, Balıkesir, Edirne, Gaziantep, Gökçeada’daki eserlerin onarım ihalesinin tamamlanma aşamasında olduğunu, Kilis ve Hatay’daki bazı eserlerin de projesinin yapıldığını, Van Akdamar Kilisesi’nin de restorasyonunun tamamlanarak Mart 2007’de hizmete açıldığını anımsattı. Arınç, görüşmede Heybeliada Ruhban Okulu’nu da ele aldıklarını ifade ederek, şunları kaydetti:
Hükümet olarak çalışıyoruz“Biz iyi niyetle olaya yaklaşıyoruz ama geçmişten bu yana Anayasa Mahkemesinin ve diğer mevzuat hükümlerinin bu konuda bir kısıtlama getirdiğini hepimiz çok iyi biliyoruz. Hükümetimizin bu konudaki düşüncesini tekrar ifade etmek isterim. Dini inançlara sahip ülkemizde yaşayan insanların, azınlık statüsü içerisinde değerlendirilirse değerlendirilsin, Lozan’dan kaynaklanan hakları söz konusu edilirse edilsin, kaldı ki biz onlara bu ülkemizin birer vatandaşı yurttaşı olarak bakıyoruz, başkalarından farklı olarak bakmıyoruz. Onların dini adam veya din görevlisi yetiştirmek ihtiyaçlarını, dini inançlarının bir gereği olarak haklı ve makul buluyoruz. Dolayısıyla Heybeliada Ruhban Okulu’nun hukuki mevzuatımız içerisinde tekrar eğitime başlaması konusunda hükümetimizin, şahsımın bir kararı olduğunu söylemeliyim. Ancak önümüzdeki engelleri yine bir hukuk devleti olan Türkiye’nin kendi mevzuatı içerisinde umarım çok fazla geçmeden gerçekleştireceğiz. Bu konuda sayın patrikle de ilgililerle de görüşmelerimiz devam ediyor.”
YENİÇAĞ, 11 Mart 2010