Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yiğit Bulut, "Finansal 15 Temmuz (2)" başlıklı yazısında, artan döviz kurlarıyla ilgili olarak meselenin, dolar, ekonomi ve finansal değil, diz çökertemedikleri Türkiye olduğunu belirtti. Yazısının tamamını, internet ortamında bağırma anlamına gelen capital (büyük harf) olarak yazan Bulut , "Sonuç: TL enstrümanlar tarihi alım fırsatı veriyor! Şimdi dövizden TL'ye dönüp Türk sermaye piyasalarına ve TL enstrümanlara sahip çıkma günü. Bu adımı atanların 12-48 ay içinde nasıl bir kazanç elde edeceğini hep birlikte göreceğiz..." ifadelerini kullandı.
***
Yazıyı okurken Yiğit Bulut'un dövizden TL'ye dönenlerin 12 ile 48 ay arasında kazanç elde edeceğini söylemesi aklıma Nasrettin Hoca'nın peşin para fıkrasını getirdi. Hatırlamayanlar için kısaca hatırlatalım:
Nasrettin Hoca tarlada uğraşırken alacaklısı çıkagelmiş.
"- Hoca, paramı ne zaman ödeyeceksin." demiş.
Nasrettin Hoca:
"- Şu gördüğün bölgeden devamlı koyunlar geçer. Oraya bir tel örgü takacağım, takılan koyun yünlerini de satıp sana borcumu ödeyeceğim." demiş.
Adam gülmüş.
Nasrettin Hoca adamın neye güldüğünü anlamamazlıktan gelerek şöyle demiş:
"- Ne oldu köftehor. Peşin parayı görünce gülersin değil mi!"
***
Ne kadar görmezden gelirsek gelelim adına ne dersek diyelim liradaki değer kaybına engel olamadığımız müddetçe dövizi düşüremeyiz.
Yine yazayım:
Bugüne kadar üretim ekonomisi yerine tüketim ekonomisi uygulayarak, fabrikalar yerine taş yığınları yaparak, işi ehline vermek yerine liyakatsiz atamalar yaparak, adamına uygun ihaleler açarak, özelleştirme adı altında ülkenin değerlerini satarak, bilime ve eğitime katkıda bulunmayarak geldik bu duruma.
Bunları yaparken ülkenin ekonomisi dışardan gelen borçlarla ve sıcak parayla dönüyordu. Siyasî ya da değil şimdi o paralar gelmeyince durumu görüyorsunuz. Tarafsız birçok ekonomist yanlışlıkları söylerken, ülkeyi yönetenler; uçan, şaha kalkan, rekor oranlarla büyüyen ekonominiz var diye övünüyordu.
***
Rekor büyüyorsun ama istihdamın artmıyor. Büyüyen bir ülkede fabrikaların kendi kendine çalışmıyorsa, inşaatları melekler yapmıyorsa, işsizliğin azalması gerekmez mi? Bu yüzden önce meseleyi itiraf edelim ve kendimizi kandırmayalım.
Şöyle bir örnek vereyim: Grip olmuş bir adama, sen sağlıksın bunlar dış güçlerin işi dersen, ilaç yerine sen aslan, kaplasın diye gaz verirsen ne olur? Daha beter olmaz mı? Bu yüzden teşhis şu: Lira değer kaybediyor. Çare ise lirayı güçlendirmek, üreten, katma değer yaratan ve istihdam oluşturan yatırımlara yönelmek. İşte o zaman ABD değil kim gelirse gelsin vız gelir tırıs gider. Aksi halde istediğin kadar bağır, yaz sonuç değişmez.
Atatürk'ün dediği gibi: "Siyasî, askerî zaferler ne kadar büyük olurlarsa olsunlar, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazlarsa zaferler devamlı olamaz."
EKONOMİK GÜVENLİĞE TEHDİT
İstanbul ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılıkları sosyal medya hesaplarında "Ekonomik güvenliği tehdit içeren eylemlerde bulunanlar hakkında" soruşturma başlattı. Bu duruma sosyal medyada destek veren de var eleştiren de. Soruşturma kapsamda 346 hesap incelenmeye alınmış. Yani ülkeyi yönetenler değil de ekonomin bu duruma gelmesine bu 346 hesap mı sebep olmuş? Eğer öyleyse yandık desenize! Amerika sosyal medyada bin tane paralı trol tutsa ekonomimiz çökecek, ülkece iflas bayrağı çekeceğiz.
***
Düşünüyorum ama işin içinden çıkamıyorum. Diyelim ki dolar 6 lira. Sosyal medyada 300 değil de 100 bin kişi dolar 10 lira yazsın. Bu doların piyasada gerçek fiyatını değiştirir mi? Değiştirmez. Dolar 5 lira iken de doların değeri 4.30, üstü köpük söylemi nasıl o an ki doların fiyatını değiştiremiyorsa yukarı söylemlerde değiştiremez. Kaldı ki devir teknoloji devri. Biri bir şey paylaştığında kaynağı sorgulanıp araştırılabiliniyor. Diyelim ki bankalar para vermiyormuş yazdı biri. İnternete giren adam onu okur okumaz ne yapıyor? Araştırmadan sorgulamadan banka önüne mi gidiyor? Bu yüzden kuyruklar oluşuyorsa soruşturmada haklılık payı var derim. Fakat böyle bir durum yok. Bu yüzden ben böyle bir soruşturmaya gerek olmadığını, bu soruşturmanın ülkemize içeride ve dışarda farklı algılar doğuracağını düşünüyorum.
Dış güçlere karşı birlik olalım eyvallah da kendi elimizle onlara koz da vermeyelim. Hata yaptığımızda, yanlış yaptık diyebilelim. Yanlışlarımızı söylemezsek doğruyu nasıl bulacağız?
Şimdi bu soruşturma neye, kime yarayacak? Dolar düşecek lira değerlenecek mi? Yorum sizin!