ASKERE YÖNELİK NEWS MANAGEMENT
Atılgan Bayar'ın yazısı...
Hudson Enstitüsünün ve ona yakın çevrelerin, örneğin MEForum çevresinin ABDnin PKK dolayımıyla Türkiyeyi kaybetmesi endişesi taşıdığı bilinen bir gerçek.
Aynı şekilde, Amerikanın şahin neo-conlarından oluştuğu söylenen bu çevrenin Barzani ile arasına büyük bir mesafe koyduğu ve Barzaniye karşı Türkiyenin yanında pozisyon aldığı da biliniyor.
Konunun ilgilileri meforum.org adresindeki internet sitesinden Michael Rubinin kamuoyuna açık makalelerine kolaylıkla ulaşabilirler ve tutumu takip edebilirler.
Peki bütün bunlara karşın Hudson Enstitüsünde düzenlenen ve içeriği yalanlanan toplantı üzerinden, bu toplantıda temsilcileri bulunmuş TSKyı yıpratmak ne anlama geliyor?
Böyle bir news managementin hedefi ne olabilir, hiç düşündünüz mü?
Önce sorular
Diyelim Hudsondaki toplantıda bir çok senaryo konuşulduğu gibi Türkiyenin hiç hoşuna gitmeyecek senaryoların konuşulmasının ne sakıncası var? Bu senaryolara karşı Türkiyenin tedbir almasının, orda bulunan izleyici TSK temsilcilerinin içeriği rapor etmelerinin ne gibi bir sakıncası olabilir? Bu birinci sorumuz olsun
.
Şimdi ikinci ve en önemli soruya gelelim
Diyelim, içeriği yalanlanan senaryo bu toplantıda konuşuldu
Bunun basına sızdırılması ve bir tür news management ile işlenmesi nasıl bir sonuç verebilir?
Örneğin, orda konuşulanlara benzer bir senaryonun gerçekleşmesi halinde, bu news management, bu konu konuşulmuştu, orda askerler de vardı, demek ki göz yumdular şeklinde bir hava yaratıp, bir Kuzey Irak operasyonunun önünde psikolojik bir engel oluşturabilir mi?
Sızıntının başka sonucu da, TSK üzerine baskı kurmak isteyen unsurlara demeç diplomasisi alanı açamak olabilir mi?
Teröre karşı yakında kazanılacağı bilinen başarı ile askerin fonkisyonu arasına mesafe konulması düşünülmüş olabilir mi?
Sanırız news management bu sonuçları getirebilirdi.
Şimdi elimizde ne var: Hudsonda böyle bir içerik konuşulmadı, açıklaması.
Ne ilginç, konuşulduğunu iddia eden bir kişi bile ortada yok, üstelik.
TSKyı yıpratmaya yönelik bir news management bir kez daha böylece akim kalıyor ama, bir de şöyle düşünelim: Ya bu toplantıdaki içerik doğru olsaydı?
Türk Kurmayları, tıpkı başbakanın söylediği gibi bunlar deli saçması deyip toplantıyı mı terk etmeliydi, yoksa en uçuk içeriğe bile karşı kendi senaryolarını mı yazmalıydı?
Bir kez daha altını çizmekte fayda var; Türk basını ilginç bir news management süreciyle karşı karşıya. Ve üstelik, bu süreç, tersten örneklerle gazetecilik şehvetini çok kışkırtacak şekilde sunuluyor.
Haberler akarken, siyasi bilinç süzgecinden geçirmek konusunda azami dikkat göstermek artık şart.
Aksi takdirde, medya, niyetinin halefine, kendisini, suikast de olsa, toplu katliamlar da olsa Kuzey Iraka girmeyelim propagandası yaparken bulabilir, maalesef.
Habertürk Atılgan BAYAR
http://www.haberturk.com/haber.asp?id=2 ... 2007/06/19