"Ne Mutlu Türk'üm Diyene" düşmanlığı hızla yayılıyor!
Sözde demokratikleşme paketinin rüzgarı Safranbolu’da erken esti. AKP’li Safranbolu Belediyesi açılıma anında ayak uydurdu. Misak-i Milli Meydanı’nda yapılan çevre düzenlemesi kapsamında Atatürk Anıtı’nın yeri de değiştirildi. Atatürk Anıtı’nın yeni taşındığı yerde kaidesinde önceden yer alan “Ne mutlu Türküm diyene” yazısının olmadığı görüldü. Safranbolulular, anıttan bu yazının neden kaldırıldığını anlamadıklarını belirterek “Acaba Safranbolu Belediyesi de açıklanan demokratiklişme paketi doğrultusunda açılıma ayak mı uydurdu” sorusunu sordu. Konuyla ilgili olarak gazetemizi telefonla arayarak görüş beyan eden vatandaşlar, Safranbolu Belediye Başkanı’nın bu tutumunu eleştirirken, “Türk olmaktan herhalde rahatsızlık duyuyor” dedi.
“O yazı mutlaka konmalı”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan “demokrasi paketi”ne atıfta bulunan vatandaşlar, şunları söyledi: “Andımız’la birlikte ‘Ne mutlu Türk’üm diyene’ yazıları da kaldırılmaya başlandı. Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu yıllarda ifade ettiği ‘Ne mutlu Türk’üm diyene’sözü nasıl oluyor da Atatürk Anıtı’na yeniden konulmuyor? Bu olay üzüntü verici bir durum. Safranbolu Belediyesi’nin bu yazıyı tekrar yerine koyması gerekiyor.” Meydandaki Atatürk Anıtı, 1999 yılında “Devlet Sanatçısı” ünvanını alan, anıt eserleri ile ünlü, bir çok ödül sahibi Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr.Tankut Öktem tarafından 2007 yılında bitirilmişti. Ökten, aynı yıl geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetmişti.
Belediye farketmemiş!
Öte yandan Safranbolu Belediye Başkan Yardımcısı Erdoğan Şenol, meydanda yeni düzenleme yapıldığını belirterek, “Biz zaten orada yeni düzenleme yapıyoruz, bu düzenlemeler henüz bitmiş değil. Böyle dana altında buzağı aramanın bir anlamı yoktur. Daha biz orayı müteahhit firmadan teslim almadık. Gidip bakacağım. ‘Ne mutlu Türk’üm diyene’yazısı kesinlikle yerine yeniden konulacak” dedi.
YENİÇAĞ, 5 Ekim 2013
Türklüğünden hiç fayda görmemiş!
İktidara geldiği günden beri Türk düşmanlığını her fırsatta dile getiren AKP, Türklüğü yok etmek için elinden gelen gayreti göstermekten geri kalmıyor. AKP kadrolarında Türklükten ve Türk olmaktan rahatsızlık duyanlara bir yenisi daha eklendi. AKP eski Çorum Milletvikili Ahmet Aydoğmuş, sosyal paylaşım sitesi facebook üzerinden bir takipçisi ile açıklanan sözde demokratikleşme paketi içerisinde yer alan Andımız’ın kaldırılması konusunu tartıştı. Takipçisinin “Neyi vardı da Andımız’ı kaldırdılar. Varlığım Türk varlığına armağan olsun” sözlerine eski vekil Aydoğmuş, “Ben vekil iken soyumu araştırdım. Osmanlı arşivlerine kadar çıkarttırdım. Annem de babam da Türkmen. Bugüne kadar Türklüğümün hiç bir faydasını görmedim. Yine de bugüne kadar varlığını benim varlığıma armağan edenlere teşekkür ederim. Ayrıca Andımız’ı evden çıkmadan okuyabilirsin, sıkıntı yok. Gerçi ben hayır dua etmeni temenni ederim” diye cevap verdi.
Yakış da söylemişti
AKP’nin anayasadan Türk tanımının çıkarılmasına yönelik açıklamalarına TBMM AB Uyum Komisyonu Başkanı Yaşar Yakış da katılmıştı. Yakış, Düzce’nin Akçakoca ilçesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, anayasadan ’Türk’ sözünün çıkarılması gerektiğini söylemişti. Yakış, “Açılımın yürüyebilmesi, kimi zaman anayasa maddelerini değiştirmekle kimi zaman da sadece yönetmelikleri değiştirmekle olabilir. Demokratik açılım konusunun anayasa değişikliğini gerektirecek hükümleriyle ilgili olarak, yapılacak yeni anayasada bunlar ele alınacak” demişti.
Gül de rahatsız olmuştu
AKP Diyarbakır Milletvekili İhsan Arslan da “Dağlardaki ’Ne Mutlu Türküm Diyene’yazısının sosyal tedbir çerçevesinde silinmesi gerekir. Bunlar daha önce başçavuşun talimatıyla yazılmış yazılardır. Bugün de başçavuşun talimatıyla silinir” demişti. AKP Diyarbakır Milletvekili Mine Lök Beyaz ise ’Ne Mutlu Türküm Diyene’tabelasının gereksiz olduğunu söylemişti. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de, 1993’ te Refah Partisi milletvekili iken “Ne mutlu Türk’üm diyene lafını tutup her yere yaza yaza ve bunu özellikle hiç olmayacak yerlere yaza yaza Türkiye aslında ilkel bir hale dönmüştür. ’Bir Türk dünyaya bedel’lafı, Türkiye’nin bütünlüğünü tehdit eder anlama gelmiştir” demişti.
YENİÇAĞ, 5 Ekim 2013
ABD elçisi sevindi!
ABD, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a bir kez daha “müstemleke valisi” muamelesi yaptı. Başbakan Erdoğan’ın açıkladığı ve terör örgütü PKK’nın şantajıyla hazırlanan sözde demokrasi paketinin Türkiye’yi özgürleştirecek önemli adımlardan biri olduğunu iddia eden ABD’nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone, “Paketin uygulanmasının takipçisi olacağız” dedi.
Almanya Milli Günü nedeniyle düzenlenen resepsiyona katılan ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ricciardone, burada YENİÇAĞ’ın sorularını yanıtladı. Ricciardone, “Andımız” ın kaldırılması konusunda “Türkiye konusunda iyimseriz. Biz daha çok özgürlük ve insan haklarının gelişmesinden yanayız. Bunların da gelişmesi Türkiye için faydalı olur” dedi. Başbakan Erdoğan’ın açıkladığı sözde demokratikleşme paketinin uygulamaya geçirilmesini yakından izleyeceklerini de vurgulayan büyükelçi, paketin başta medya olmak üzere Türk kamuoyu tarafından tartışılmasının önemli olduğunun altını çizdi.
Ricciardone, “Demokrasi paketinin ne kadar ilerici olacağına sizler karar vereceksiniz. Paket şu anda atılmış bir adım. Biz de bu adımın yakından takipçisi olacağız. Parlamentoda kamuoyunda açıklananlar tartışılıyor” dedi. ABD Başkanı Obama’nın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile ikili görüşme yapmamasının özel bir nedeni olmadığını da iddia eden büyükelçi, Türkiye’nin füze savunma sistemini Çinli firmaya vermesinin iki ülke ilişkilerini gerginleştirdiği iddialarını ise reddetti. Ricciardone, “Bizler sürekli görüşüyoruz. Başkan Obama, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile yemekte görüştü. Bizim devlet geleneklerimizde bütün devlet başkanlarıyla görüşmek vardır. Başkan Obama, kısa da olsa sadece Gül ile görüştü” diye konuştu.
YENİÇAĞ, 5 Ekim 2013