ATATÜRK’E...

ATATÜRK’E...

İletigönderen Feza Tiryaki » Prş Kas 10, 2016 12:09

This board requires you to be registered and logged-in before you can view hidden messages


Yine geldi 10 Kasım. Yüce önderimizin sonsuzluğa göçüşünün yetmiş sekizinci yıldönümü.

Her geçen yıl değerini daha iyi anladığımız, Cumhuriyetimizin kurucusu, Kurtuluş Savaşı’mızın başkomutanı, Türk devrimlerinin yaratıcısı, Büyük Atatürk!

Bu çok önemli günde ne desek az, biliyoruz, ne söylense bir eksik...

Bu yıl, her yıldan daha da çok içimiz yanıyor yalnız, görünen o ki, karşıdevrimde tüm işler bitti, sıra Anıtkabir’e geldi. Önce geçtiğimiz aylarda duyurdular, meğer, Mayıs ayından beri, oradaki, askerin işlettiği küçük yeme –içme yeri (kafeterya) özelleştirilmiş, dış mekana açılmış, büyütülmüş, buranın önüne naylondan çocuk oyun parkı kurulmuş. Ankara’nın belediye başkanı da, hiç sıkılmadan,“Ne varmış bunda? Anıtkabir’i çocuklara sevdirmek için Anıtkabir’e bir kaydırak ve salıncak koymuşlar...” deyivermişti.

Bu duyulur duyulmaz gereken yapıldı, Ankara’da toplanan vatandaşlar oyun parkını oradan kaldırttılar...

Bu yetmedi, yine Anıtkabir’de, oynansın diye bir halısahası kurulduğu, üstünde top oynandığı haberleri geldi.

Son duyduğumuz haber de hepsinin üstüne tuz biber ekti:

"Anıtkabir’den 10 Kasım’da “Dilek balonları” uçurulacak, hem de sayıları Atatürk’ün doğum yılı kadar olacak..."

Genelkurmay Başkanlığı bir çağrı yayınlamış- tarihimizde bir ilk- Anıtkabir’de buluşalım denmiş, sabah saat dokuzu beş geçe de değil, öğleden sonra, üçte.

Sanki bayramlarda, 10 Kasımlarda Anıtkabir’e yüzbinler, milyonlar akın akın çağrıyla gitti bugüne dek... Sanki orası bir gösteri alanı... Çağrının ikinci maddesi insanı sarsıyor, düşündürüyor:

"2- Faaliyet esnasında Genelkurmay Başkanı öncülüğünde 1881 çift kırmızı ve beyaz dilek balonu Anıtkabir ziyaretçileri, şehit, gazi aileleri ve Türk Silahlı Kuvvetleri personeli tarafından gökyüzüne bırakılacaktır."

Türk Silahlı Kuvvetleri personeli... Bir kurumdaki tüm çalışanları, çaycısından, şoförüne kadar herkesi belirten personel sözü buraya uymuş mu? Türk askerini adıyla sanıyla belirtmek varken...

“Balon gösterisi” eylemi, insanın suratına tokat gibi çarpıyor! Siz hiç, bir yakınının ölüm yıldönümünde yakınının mezarından balon uçuran hem de doğum gününü (yılını) belirten sayıda uçuran birilerini duydunuz mu?

Kutlamamı bu gün, yoksa anma günü mü? Dilek balonu ne demektir? diye sormaz mısınız bunu duyunca?

Askerimiz dilek balonlarıyla mı koruyacak, kollayacak saldırı altındaki Cumhuriyeti? Sonra, madem öyle, gösteri yapılacak kutlu günlerde, geçmiş ulusal bayramlarda neden balon uçurmak akıllara gelmedi?

“... Kişiler düşünür olmadıkça, haklarını kavramadıkça, yığınlar istenilen yöne, iyi ya da kötü yöne herkesçe yöneltilebilirler.”
diye ulusumuzu uyarmıştır Atatürk.

“Ulus sevgisi kadar büyük sevgi yoktur!” demiştir.

Tüm sözleri yol göstericidir, derstir. Bakınız sırası gelmiş neler demiş:

“Ulus, hızlı ve kesin adaleti sağlayan uygar yönetimler ister.”

“Kaleyi içinden ele geçirmek, dışından zorlamaktan çok kolaydır.”

“Hiçbir zaman hatırınızdan çıkmasın ki, Cumhuriyet sizden “Fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür” nesiller ister.

“Bir ordunun değeri, subay ve komuta heyetinin değeri ile ölçülür.”

“Ulus, dil, kültür ve ülkü birliği ile birdir.”


*
Atatürk’ü, özlemle, gönül borcuyla, saygıyla anıyoruz...

Atatürk’ün büyüklüğünü, eski bir ders kitabımızdan (Türk Dili ve Edebiyatı) aldığım şu sözlerle de anımsatalım mı?

Atatürk’ün en yakın çalışma arkadaşı Ruşen Eşref Ünaydın’dan bu sözler. Yazısının başında Atatürk’ü, tek tek Türk devrimlerini sayarak anlatıyor, sözünü şöyle bağlıyor:

“Ayrılıklar istemedi; birlikler kurdu. Eskilikler, gerilikler istemedi; yenilikler, ilerilikler kurdu...

Döğüş istemedi; barış kurdu. Düşmanlık istemedi; dostluk kurdu: Kuzeyle, güneyle, doğu ile, batı ile.

Düşüklüğü sevmezdi; güçlü oldu. Haksızlığı sevmezdi: Hakkı gözetti. Hiçbir devlete haksızlık etmedi. Hangi birinden olursa olsun gelebilecek haksızlığı asla kabul etmedi... Kendi devletini en büyük devletten asla aşağı görmedi. Kendi milletini hiçbir an, dünyanın en onurlu milletinden asla geri, asla güçsüz görmedi, göstermedi.

Ruhlar uyardı; gözler açtı... Bahtsız milletlere baht yolu açtı. Dünyaya örnek gösterdi. İnsanlığa ders verdi... Ve, eyvah, ne çabuk dindi!..”

Feza Tiryaki, 9 Kasım 2016
Kullanıcı küçük betizi
Feza Tiryaki
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 999
Kayıt: Sal Kas 09, 2010 14:12

Şu dizine dön: Feza TİRYAKİ

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 3 konuk

cron

x