Atatürk ve Muhammed

Atatürk ve Muhammed

İletigönderen Kuvayi Milliyeci » Cum Haz 22, 2012 22:56

Atatürk’ü tüm yaptıkları ile kabul ediyoruz. O görevini fazlasıyla yaptı. Ancak onun sözlerini ve yaptıklarını tabulaştıran, değişmez ve gelişmez naslar olarak görenlerle, Hz.Muhammed’i tabulaştıranlar arasında bir fark yok. Ne Atatürk bir insanın peşinden gitti ne de Muhammed peygamber. Her ikisi de aklın ve bilimin peşinden gitti. Peki bu durumda onları örnek alanların yapması gereken onların sözlerinin peşinden gitmek midir yoksa onların yaptığını yaparak aklın ve bilimin peşinden gitmek midir? Bir insanı örnek almak, o insana kendini teslim etmek kendi benliğini ve kişiliğini o insanın altında ezmek midir? Bu insana, özgür bir bireye yakışan bir tavır mıdır? Örnek alınacak insanlar vardır. Ancak örnek alınacak insanlar hiçbir zaman kendisi öldükten sonra kendisinin geçilmemesini ve olduğu yerde sayılmasını isteyecek kadar akılsız değildir. İnsan da toplumsal hayat da değişmektedir, gelişmektedir. Bilgi arttıkça yapılacak şeyler çoğalmakta, eskinin üzerine yeni şeyler koymak gerekmektedir. Muhammed de Atatürk de zamanın devrimcileridir. Toplumsal düzene hamle yaptırmış insanlardır. İhtiyacımız olan şey, geçmişte yaşamış önderlerimize sarılıp olduğumuz yerde saymak değil, onların işaret ettikleri yolda çalışıp çabalamaktır. Geçmişe sarılmak, geçmişi sürdürmeye çalışmak statükodur sadece. Ve bir statükoya sarılarak gelecek kurulamaz.

Atatürk’ün ve Muhammed’in peşinden gittiğini söyleyenlerin ortak yanları nedir biliyor musunuz? Her iki kesimde uydurulan din konusunda hem fikir. Kimisi bu dini yaşarken, kimi uzak. Ancak uydurulan din konusunda her iki kesim de hem fikir. Ve bu böyle olduğu sürece toplumsal bir aydınlanmaya yelken açmak zor. İçinde yaşadığımız karanlıktan kurtulabilmek dinde aydınlanma yaşamakla mümkün. İçinde yaşadığımız toplumsal karanlığı, her iki kesimin de samimi ve iyiniyetli insanları yırtacaktır. Gelin parçalanmışlığa son verelim. Hayatımızı yaşarken kullandığımız aklımızı, dini değerlendirirken de kullanalım.


Şölen Can Evin
Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir. Mustafa Kemal Atatürk
Kullanıcı küçük betizi
Kuvayi Milliyeci
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 200
Kayıt: Pzt Haz 21, 2010 2:20

Re: Atatürk ve Muhammed

İletigönderen Ram » Cmt Haz 23, 2012 20:37

Genel saptamalara diyeceğim yok. Ancak bazı noktaları biraz daha açıkça belirtmek gerekir.

Allah'ın son elçisi Muhammed Mustafa ve Mustafa Kemâl ATATÜRK; ikisi de devrimci olabilir. İkisini de kuldan öte gören veya gösteren insanlar çıkmış olabilir. Ancak bu iki ortak noktayla sınırlanabilecek benzeşmenin de -kendi içinde incelendiklerinde- birbirinden oldukça ayrımlı olduğu görülecektir.

Dolayısıyla, ben, iki büyük kişinin adı altında oluşturulan iki yanı, bir bütünün iki ayrı yanı olarak göremem. Öncelikle biri kendi içinde çok ayrışıkken, öteki yan olarak gösterilen çok da ayrışık değil. Biri büyük bir kitleyi simgelerken, diğeri küçük bir kitleyi simgeliyor günümüzde.

Örneğin, uydurulan dinin pençesinde olan yurttaşlara baktığımızda, onlarca, hatta yüzlerce anlayışın barındığı ayrışık bir yapıyı görürüz. Öte yandan, uydurulan Atatürkçülük'ün pençesinde olanlar çok da ayrışık değillerdir; ayrıca toplumun geneli içinde sayıları da azdır, azınlık durumundadır. ATATÜRK'ü doğaüstü bir varlık olarak görecek kadar ileri gidenler varsa eğer, bunlar olsa olsa, azınlığın da azınlığı olabilir; oysa ötekinde bu genel anlayıştır.

Diğer bir konuya değinmek isterim. "Geçmişe sarılmak, geçmişi sürdürmeye çalışmak statükodur sadece. Ve bir statükoya sarılarak gelecek kurulamaz." denmiş. Bu sanırım, anlatılmak isteneni anlatmayan, yanlış kurulan tümcelerdir*. Çünkü bu tümcelerden "geçmişe sarılarak, gelecek kurulamaz" anlamı çıkar. Oysa gerçek bunun tersidir. Her toplum, her uygarlık, geçmişine bakarak geleceğini biçimlendirmeye çalışmıştır. Geçmişten ders çıkaranları, doğrularını sürdürüp yanlışlarını yok etmeye çabalamışlardır.

Yeni bir düzen kurulacaksa da, geçmiş, birincil kaynaktır. "ATATÜRK'ün kurduğu düzen bugün gene işler miydi?" sorusuna çağın bilgisine göre yanıt aranacaktır. Çağın bilgisi, günümüz bilim ve teknolojisini içereceği gibi elbette geçmişin bilgi ve birikimini de içermek durumundadır.

*Ancak, anlatılmak istenen, bir önceki tümcedeki "olduğumuz yerde saymak" tanımıyla, geçmişi anmaktan öteye gitmemektir.
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

Re: Atatürk ve Muhammed

İletigönderen Kuvayi Milliyeci » Cmt Haz 23, 2012 23:39

Saptamalarınızda haklısınız. Etiketleyerek anlatmayı hiç sevmiyorum. Ancak toplumsal kesimlerden bahsederken bunu yapmak zorunda kalıyoruz. Yazı toplumsal düzene kuşbakışı bakılarak yazılmıştır. Yoksa milyonları, sadece iki ana kesimde değerlendirmek tabii ki mümkün değildir. Kur'an atalarına yalvaranların boş yakarışta olduğunu, ölülerin kimseye yardım edemeyeceğini söyler. Bu ölüler ve ataların kim olduğunun bir önemi yok. Onlar görevlerini yaptılar ya da ihanette bulundular. Artık tıbbi olarak ölüler. Ve bizlere hiç bir faydaları olamaz. Ölen kişi ile eserlerini birbirinden ayırdetmek lazım. Atatürk'ün eserleri ortadadır ve bu eserleri ileriye taşımak bizim elimizdedir. Aydınlanma dinde ve dinle olmalıdır. "Din" kelimesinin beyinlerde oluşturduğu algıyı akıl ve bilimle eşitlemek görevimizdir diye düşünüyorum.
Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir. Mustafa Kemal Atatürk
Kullanıcı küçük betizi
Kuvayi Milliyeci
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 200
Kayıt: Pzt Haz 21, 2010 2:20


Şu dizine dön: Kuvayi Milliyeci

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 3 konuk

x