Avrupa, Fethullah ve Dersim

Tartışma Alanı

Avrupa, Fethullah ve Dersim

İletigönderen Oğuz Kağan » Sal Kas 24, 2009 22:50

Avrupa, Fethullah ve Dersim

13 Kasım 2008 günü Avrupa Parlamentosu çatısı altında “Dersim Soykırımı” konulu bir konferans gerçekleştirildi.

Aradan tam bir yıl geçtikten sonra 19 Kasım 2009 günü, Avrupa Parlamentosu çatısı altında bir kez daha, Dersim’le ilgili bir Konferans daha yapıldı.

Bir yıl içinde tarihi bir olay ile ilgili olarak Parlamentoda iki Konferans; herhalde AP tarihinde ilk defa oluyordur.

2009 yılındaki Konferansta, “Dersim soykırımı” artık tartışmasız bir vaka olarak kabul ediliyor ve alınan kararlarda, “Jennosid mağdurlarına karşı uluslar arası hukuktan kaynaklanan sorumluluklar yerine getirilmelidir” deniyor.

Avrupa Parlamentosundaki Konferansın; Türkiye’de Dersim tartışmalarının AKP ve Fethullah çevresi tarafından alevlendirdiği günlere denk gelmesi anlamlıdır.

MALUM KOALİSYON

Onur Öymen’in; terörle kararlı mücadeleye Dersim örneğini vermesindeki yanlışlıktan hareketle, Zaman gazetesinin sergilediği “Dersimperver” tavır üzerinde düşünmek gerekiyor.

Fethullah’ın Gazetesi şimdi, “Aleviler Kemalizmle yüzleşmeli” başlıkları atıyor.

22 Haziran tarihli Zaman’da Mustafa Armağan “Zihnimde susturamadığım soru şu: Yoksa Seyyid Rıza rengârenk Osmanlı düzeninin son adasını mı savunuyordu?” diyerek Dersim İsyanı’nın aslında Kemalist Cumhuriyet’e karşı Osmanlıyı savunma savaşı olduğunu demeye getiriyor.

Bütün Fethullahçılar ve AKP, günahları kadar sevmedikleri Dersim için şimdi ağıtlar yakıyorlar, methiyeler düzüyorlar.

Malum koalisyon burada da kendini gösteriyor: Avrupa Birliği, AKP, Fethullah, PKK ve sahte sol; Dersim tartışmasında kolkolalar. Amerika Dersim konusunda konuştu mu ben rastlamadım ama hiç kimsenin şüphesi olmasın, “Koalisyonda” onlar da vardır. Gerçi Taraf gazetesinin “Dersim” tartışmalarına balıklama atlamasını ve 1938’de olup bitenlerden Atatürk’ü sorumlu tutan yayınlarını, Amerika’nın tavrı olarak almak yanlış olmayacaktır.

“DİNSİZ” TUNCELİLİLER

Fethullahçı Gladyo, Amerikan planları çerçevesinde Atatürk Türkiye’sine karşı yürüttüğü saldırıda, kullanabileceği yeni bir malzeme bulduğu inancıyla konuya el atmıştır. İkiyüzlülük paçalarından akıyor. Oysa Fethullah’ın Dersimliler hakkındaki düşünceleri bilinmektedir.

Oda tv 19 Kasım günü, Fethullah Gülen’in 1990’lı yıllarda, Dersim Alevileri hakkındaki düşüncelerini ortaya koyduğu bir konuşmasını yayınladı.

“Fakat Türkiye’de - ben Alevi demiyorum. Onlar Alevi değildir…. Ve bunların dinleri yoktur. Nusayri akidesi vardır. Allah insandır, insan Allah’tır. Allah insanın içine girmiştir, insana itaat etmiştir. Bu anlayış hakimdir.”

Özetle Fethullah Tuncelileri, “dinsiz” olarak görüyor.

1993 yılındaki Sivas katliamını destekleyen tutumları düşünüldüğünde, AKP ve Fethullah’ın ikiyüzlülükleri olanca çirkinliği ile ortaya çıkıyor.

1938 yılından bu yana tam 71 yıl geçmiş. AKP ve Fethullahçıların aklına tam 71 yıl sonra Dersim’de olup bitenlerin gelmesi, Avrupa’nın ve Amerika’nın konuyla ilgisinden dolayıdır.

“KEMALİZMLE YÜZLEŞMEK”

Günlerdir süren “Dersim” tartışmalarından; iki amacın belirgin şekilde öne çıktığını söyleyebiliriz.

Birinci amaç Alevi kitlenin Cumhuriyet’ten ve Atatürk’ten koparılmasıdır. Fethullahçılar; “Aleviler Kemalizmle yüzleşmeli” derken bu amaçlarını açıkça ifade etmiş oluyorlar.

Türk’ü ve Kürt’üyle Türkiye Alevileri en başından itibaren Kurtuluş Savaşından ve Cumhuriyet Devrimi’nden yana tavır aldılar. Bu, o kadar belirleyicidir ki Dersim Alevileri 1938 yılında olanlardan hiçbir zaman Atatürk’ü sorumlu tutmadılar. Atatürk’ün hasta olması ve iktidarda Celal Bayar’ın bulunması, Dersimliler açısından sorumlunun kim olduğunun yeterli kanıtı olarak görüldü.

Dolaysıyla Alevileri Kemalist Devrim (Cumhuriyet Devrimi) cephesinden koparmak, emperyalistlerin ve malum koalisyonun en önemli işlerinden biri olageldi.

TARİHLE HESAPLAŞMAK

Avrupa Birliği’nin eski Büyükelçisi Karen Fogg, Türkiye’ye ilişkin hedeflerine ulaşabilmeleri için “Türklerin tarihi ile hesaplaşmak gerektiğinden” söz ediyordu.

Nedir bu “tarihle hesaplaşmak?”

“Ermeni soykırımı yaptınız! Pontus - Rum soykırımı yaptınız! Süryani soykırımı yaptınız! Ve Kürtlere soykırım yaptınız!”

Yani Türkiye Cumhuriyeti soykırımlar üzerine kurulmuş olan gayrı meşru bir devlettir. Tarihle hesaplaşmak adı altında Türkiye’ye kabul ettirilmek istenen budur.

Ermeni, Pontus, Rum, Süryani iddiaları tarihi çarpıtmak ve tarih bilincimizi yok etmek bakımından bir önem taşır ama Batı’nın Ermenilere, Süryanilere ve Pontus Rumlarına dayanarak bugün yapabilecekleri bir şey yok.

Ama Kürt meselesi kullanılarak Türkiye’de, 2010’ların koşullarında, emperyalistlerin çıkarlarına uygun düzenlemeler yapılabilir.

İşte bu gerçek, bir yıl içinde AP çatısı altında yapılan iki Dersim konferansını açıklamaktadır.

Mehmet Bedri GÜLTEKİN, mbgultekin@ip.org.tr
http://www.ip.org.tr/lib/pages/detay.as ... haber=2123
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Re: Avrupa, Fethullah ve Dersim

İletigönderen Ram » Sal Kas 24, 2009 23:13

Şimdi ortada bir koalisyon yoktur. Koalisyon vardır denirse, görünen etkililere birilerini daha katmak için bilmem ne gazetesinden örnek vermek zorunda kalınır -ki bu yetersizidir.

Koalisyonlar, ittifaklar biraz olsun gücü olan bir devleti yıkıma götürmez. Ortada şebeke vardır. Yıllardan beri devletin en önemli noktalarında kök salmış, en sonunda memleketin en ücra köşesine kadar gidip milletin arasında bitmiş, gelişmiş, büyümüş bir şebeke...
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

Re: Avrupa, Fethullah ve Dersim

İletigönderen Mustafa Recep » Sal Kas 24, 2009 23:28

Çok güzel bir yazı paylaşım için teşekkürler...
AMERİKANCI GENERALLER DEĞİL KEMALİST PAŞALAR İSTİYORUZ!
Kullanıcı küçük betizi
Mustafa Recep
Üye
Üye
 
İletiler: 417
Kayıt: Çrş Tem 09, 2008 13:11
Konum: sakarya

Re: Avrupa, Fethullah ve Dersim

İletigönderen bezgin » Sal Kas 24, 2009 23:30

Orada kastedilen koalisyon, Irak'i önce ucuruma sürükleyen, sonra da isgal eden gücler gibi düsünülebilir. Irak'in yolunda hizla ilerliyoruz.
İşgâlciler ölmeli! :turkiye:

"Bir ülkenin nüfusunun yarıya yakın bölümünün bir bölgede, dörtte birinin bir şehirde yaşaması, başlı başına tezgahtır."
Kullanıcı küçük betizi
bezgin
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 1394
Kayıt: Prş Eki 30, 2008 1:35

Re: Avrupa, Fethullah ve Dersim

İletigönderen sessiz sedasız » Sal Kas 24, 2009 23:31

Benim bu devletin ve milletin en ücra köşelerine kök salmış dış kaynaklı şebeke hakkında ileriye dönük kaygım var.bu günler elbet bitecek ve bir şekilde milli bir hükümet bir şekilde hesap sormaya başlayacak.o zaman buna izin verilecek mi ? halkı tamamen arkasına almadan, sağlıklı bir şekilde örgütlenmeden, çok akıllıca davranıp koşulsuz bir dik duruş sergilemeden, kısmi oy çokluğu ile gelecek bir hükümetin bu dönemin sorumlularından hesap sormaya başlaması sadece iktidardan düşmesine neden olur gibime geliyor.
Sen ne kadar bilirsen bil,Senin bildiğin karşındakinin anladığı kadardır.
Kullanıcı küçük betizi
sessiz sedasız
Üye
Üye
 
İletiler: 988
Kayıt: Cum Mar 28, 2008 1:55
Konum: istanbul

Re: Avrupa, Fethullah ve Dersim

İletigönderen Ram » Çrş Kas 25, 2009 0:16

bezgin yazdı:Orada kastedilen koalisyon, Irak'i önce ucuruma sürükleyen, sonra da isgal eden gücler gibi düsünülebilir. Irak'in yolunda hizla ilerliyoruz.


Bence öyle düşünülemez. Çünkü:

1. Koalisyon olarak bahsedilenler bu yazıda tanımlanmış; koalisyon olarak yeterli, şebeke için yetersiz.
2. Irak askerî bir işgâle uğradı; şebekenin askerî gücünün bir kısmı kullanılmıştır. Türkiye içinse, askerî işgâli düşünmeleri şu halde bile imkânsızdır ve yine şu an için gerek de duymamaktadırlar.

Irak, işgâl edilmeden önce, şebeke bizdeki kadar -hatta Irak için çok daha azı da yeter- güçlü olsaydı, kendilerine koalisyon güçleri diyen müttefik ülkeler, gerçekte Birleşik Devletler, askerî işgâle gerek duymazdı, zalim Saddam bir biçimde devrilir, yerine tasmalı-yalayıcının biri getirilirdi. Ayrıca o koalisyonun görünmeyen tarafında bizim devlet de vardır. Tıpkı bir önceki Körfez girişiminde olduğu gibi...

Elbette yazıda anlatılmak istenen bellidir. Ancak, bence, bazı kavramları yerine daha iyi oturtmak gerekir.
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!


Şu dizine dön: Devlet ve Siyaset

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 11 konuk

x