Bakan Günay: Bir örtme perdesi yaşanabiliyor.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, ''Hrant Dink gerçekten farklı düşünceleri, zaman zaman sanki bizim resmi görüşlerimizi biraz sarsan düşünceleri olmasına rağmen gerçekten sevgisini, ilhamını Türkiye topraklarından alan gerçek bir Türkiye Cumhuriyeti yurttaşıydı'' dedi.
Bakan Günay, Milli Ağaçlandırma Seferberliği kapsamında, Belek Turizm Yatırımcıları Birliğinin (BETUYAB) desteğiyle ağaçlandırılacak, Antalya'nın Serik ilçesine bağlı Gebiz Beldesi Yıkık Cami mevkisinde fidan diktikten sonra gazetecilere Hrant Dink cinayetinin birinci yıl dönümüne ilişkin bir açıklama yaptı.
Günay, bugünün Türkiye'nin acı günlerinden birisinin yıl dönümü olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:
''Geçen yıl bugün, bu tarihte ülkenin güzel evlatlarından birisi, ülkenin aydınlarından birisi, Ermeni asıllı gerçek bir Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı, bir arkadaşımız değerli Hrant Dink hain bir saldırıyla canını yitirmişti. Aziz hatırasını saygıyla anıyorum. Faillerinin gereken cezayı göreceklerini umuyorum. Adaletten bunu bekliyorum. Hrant Dink gerçekten farklı düşünceleri, zaman zaman sanki bizim resmi görüşlerimizi biraz sarsan düşünceleri olmasına rağmen gerçekten sevgisini, ilhamını Türkiye topraklarından alan gerçek bir Türkiye Cumhuriyeti yurttaşıydı. Bu anlamda Türkiye Cumhuriyeti'nin gerçek evlatlarından birisiydi. Ülkemiz için büyük bir kayıptır. Bugün burada bulunduğum için Hrant Dink ile ilgili yapılan törenlerde bulunamadım. Ama bu acıyı paylaşıyorum ve bu duygularımı size aktarma ihtiyacı hissediyorum.''
-ÖRTME PERDESİ-
Bakan Günay, bir gazetecinin ''Hrant Dink cinayetinin henüz aydınlatılamadığı'' yönündeki sorusu üzerine, yargıdaki konuların kendi görevi olmadığını, hem de Türkiye'de yasaların buna bu konuya izin vermediğini belirterek, şöyle devam etti:
''Gereken titizlik gösteriliyor. Ama maalesef Türkiye'de zaman zaman bazen bu hain saldırıların arkasında karanlık güçler oluyor ve olabiliyor. Bir örtme perdesi, bir karartma perdesi de yaşanabiliyor. Bu suikastın hemen arkasındaki günlerde çekilmiş olan fotoğraflar, o fotoğrafların çekilmesine sebep olan bir takım kamu görevlilerinin bir anlamda suçu neredeyse içselleştirmiş olan bir takım resmi görevliler olduğunu hatırlıyorsunuz herhalde.
Bütün bu süreç işimizi zorlaştırıyor. Ama Türkiye adaletine ben güveniyorum. Hükümetimize güveniyorum. Hükümetimizin bu tür karanlık girişimleri önleme konusundaki içtenliğini yakından biliyorum. O yüzden bu duygularımı şimdilik söylemiş olayım.''
Garip bir memlekettir Türkiye. Türkiye Cumhuriyeti'nin AKP'li Basbakani cikar, "Bu ülkede Necip Hablemitoğlu cinayeti örtbas edilmiştir der, Türkiye Cumhuriyeti'nin AKP'li Kültür ve Turizm Bakani cikar, "Bir örtme perdesi, bir karartma perdesi de yaşanabiliyor." der.... Ama her iki cinayet de kendi hükümetleri döneminde islenmistir... Bu nasil yüzsüzlüktür?