BAKIŞ /GÖRÜŞ ve GÖRÜNÜŞ (V)
Günümüz bunalımına türlü yaklaşım biçimleri var.
Ekonomik, politik, toplumsal (sosyal), filozofik vb.
‘Uygarlık’ açısından bakıldığında ise Batı tipi sivilizasyon’cu yaklaşım, en azından, ‘yaygın’ bir yaklaşım olarak bilinmekte.
Kurucusu da İbn Haldun (1332-1406).
Değil mi ki, Machiavel’den Montesquieu’ye Auguste Compte’tan Karl Marx ve Max Weber’e değin çoğu düşünüre esin kaynağı olmuştur.
‘Evrensel Uygarlık’ın varlığını keşfeden düşünür olarak İbn Haldun, ‘Geçimlik ekonomi’den ‘meta ekonomisi’ne geçiş döneminde yaşayıp, döneminin bir ‘geçiş dönemi’ olduğunun ayırdına varandır.
Ibn Haldun’a göre her uygarlığın temelinde yatan ise Mülk’tür (1).
Ve ‘mülk’ün ‘çevrimsel dönüşüm’ünün ‘toplumsal’ niteliğini ortaya koyan da İbn Haldun’dur.
Toplum ve toplumsallık düşüncesi evrilirken, kapitalizmle birlikte ve kendi özüne uygun biçimde bir ‘bireycilik’ anlayışı türeyecektir.
Ve bireye bir ‘evrensellik’ yüklenecektir.
Ne var ki, Ludvig Feuerbach (1804-1872)’la birlikte denilebilir ki « İnsanın özü, tekil insanda bulunan bir ‘evrensellik’te değil, gerçekte toplumsal ilişkilerin bütünlüğündedir” (Altıncı tez).
Madde, düşünce, evren derken, Vladimir Vernadsky (1863-1945) ve Pierre Teilhard de Chardin (1881-1955), geçen yüzyılın başında, evrenin katlarını saymak yerine, fiziksel evrenin katmanlarına (Biosfer, atmosfer, hidrosfer, litosfer) benzer biçimde, düşünsel evrenin ayrı bir katman [noosfer (noüs, « l'esprit »)] olduğunu ileri süreceklerdir.
Bu anlayışın konumuzla ilgisi ne diye sorulacak olursa ; doğanın, toplumun ve düşüncenin ‘çevrimsel’ (cyclique) devinimine katkısı yanında, şimdilerde Rusya’da ekonomik, politik, sosyal ‘dönüşüm’ün özde bir ‘uygarlık dönüşümü’ olduğu; ve uygarlıkların da ‘çevrimsel dönüşüm yasası’na uymak zorunda olduğu tezlerince kullanılıyor olmasındadır.
St-Petersburg Üniversitesi ekonomistlerinden Svetlana Yu. Rumyantseva, ‘kapitalizmin bunalımı’nı nasıl ‘noosferik’ bir yaklaşımla ele alıyorsa (2), Nikolaï Yakovlevitch Danilevski (1822-1885)’nin ‘uygarlık tiplemesi’nden de o oranda yararlanmakta.
Değil mi ki, Avrasyacılık, en azından avrasyacılık yorumlarından bir kolu, ‘Tarihsel-Kültürel Tip’lemeden yanadır, bu ‘tipleme’nin tarihine de bakmak gerekmektedir.
İşte bu bağlamda, Nikalaï Danilevski, gerek ‘ulusların ölümü’, gerek ‘Avrupaerkezciliğin yanlışlığı’ ve hatta ‘Slavo-turanizm’ gibi tezleriyle en önce bakılması gereken bir düşünür olarak karşımıza çıkmaktadır.
“Dörtnala gelip Uzak Asya’dan” diyor ya Nazım, ‘Akdenize bir kısrak başı gibi uzanan’ Türkiye olsa da; rahvan gelip Atlantik’e kuzeyden bir ‘kısrak başı gibi uzanan’ özde, Fin yarımadası; güneyde ise ‘İberik yarımadası’dır.
Kaldı ki Anadolu’dan az ötede Mora Yarımadası ve İtalyan Yarımadası da Akdeniz’e uzanan Asya’nın kollarıdırlar.
Zaten Danilevski’ye göre ne Avrupa kıtası ve ne de ‘kültürü’ vardır.
Bugüne değin anlatılanların kökeninde ise ya germano-romen ya da greko-romen kültürü vardır.
Her ne kadar, Danilevski’nin Türkler hakkında kimi ‘ters’ düşünceleri olsa da, günümüz Rusya’sında ve özellikle ‘Avrasyacılık akım’ında önemli bir yeri var.
Kaldı ki, evrensellik savında olan ‘Avrupamerkezcilik’ karşısında yine evrensel olduğunu ileri sürülen bir ‘Avrasyacılık’ın Danilevski’den öğreneceği çok şey olduğu ortada.
O nedenle biraz daha ayrıntılı olarak üzerinde durmakta yarar var.
(Sürecek)
Habip Hamza Erdem
______
(1) Ya da şu ‘adalet’in temeli olduğu söylenen, ‘politik egemenlik’ (souveraineté)tir Belli bir coğrafya üzerinde ‘politik otorite’nin ayrıcalıklı davranış hakkı da denilebilir. İbn Haldun’a göre, ‘politik egemenlik’, ‘Göksel egemenlik’ten ayrıdır. Demek ki, ‘İlahî adalet’ ayrı ‘toplumsal adalet’ ayrıdır. Machiavel’in ‘Prens’inde öyledir, Max Weber’in ‘şiddet tekelini elinde bulunduran kurumsal karakterli politik gücü’nde de.. İşte tarihin belli dönemlerinde ‘Adalet’, ‘Egemenlik’, ‘Devlet’ ve ‘Toplum’ (Asabiya), o arada ‘Din’ anlayışının tümüne ‘uygarlık’ deniyor. Tanrı’nın yarattığı seylerin dışında kalan ve insanın maddî (teknik) ve düşünsel ‘üretim’inin tümü: Ekin.
(2) Svetlana Yu. Rumyantseva, « Les idées de développement de nature cyclique et la société et Risques mondiaux: Approche noosphérique et ses valeurs », Mécanisme de régulation économique, 2014, n ° 2 49