Türban nedeniyle üniversiteye gidemeyenler, bundan sonra gidecekler. Buna şiddetle karşı çıkanların ifade etmekten kaçınmadıkları beylik bir söylem var; Barış bozulacak
Demek ki bugüne kadar türban takanlarla takmayanlar, bu nedenle üniversiteye gidebilen ile gidemeyenler arasında bir barış varmış da haberimiz yokmuş.
Bu nasıl zihniyettir ki, kendi istedikleri olduğunda her şeyin barış içinde yürüdüğünü zanneder insanlar.
Seçim öncesinde bunun en güzel örneğini Deniz Baykal sergiledi. Hem uzlaşma istiyor, hem de Benim istediklerim olmazsa, uzlaşma olmaz demeye getiriyordu.
Bu ülkede din ve vicdan özgürlüğü var mı, var.
Buna itirazı olan var mı, yok
O zaman kimsenin dini ve inançları kimseyi ilgilendirmez, herkes bu konuda özgürdür. Bu özgürlüğü sağlayan Anayasa"nın ta kendisidir.
Anayasalar, özgürlükleri kısıtlamak için değil, özgürlükleri sağlamak için vardır.
Bu özgürlüklerin sınırları da yine yasalarla belirlenir. Bu da yine kısıtlama getirmek için değildir. Çünkü özgürlüklerin sınırsız kullanılması, diğer insanların özgürlüklerini ezip geçebilir. Bu nedenle özgürlükler, diğer insanların özgürlüklerinin sınırına kadar geçerlidir. Bu da eşit hakları ve adaleti sağlar.
Bir ülkede eşitlik, hak, adalet, eğitim özgürlüğü yoksa (ki bunlar birkaçı), birileri istediklerini yapabiliyor ama birileri de bu haklarını kullanamıyordur. İstediklerini yapanlar bunun bir barış olduğunu zannediyorsa, yanılıyorlar. Bu durum, haklarını alamayanların sessiz ve çaresiz kalması durumudur. Onlar da haklarını alacakları günü beklerler, ortada bir barış zaten yoktur.
TÜRBAN İLE İLGİLİ ÇELİŞKİLER
Türbanı savunduğum filan yok. Hatta beni rahatsız ediyor. Ama ülkemizin geleceğini ilgilendiren eğitim gibi bir numaralı konuda, bu ülke gençlerinin bir kısmının üniversite eğitimi alma hakkının kullandırılmamasına seyirci kalmayı doğru bulmuyorum.
Kaldı ki, üniversitelerde türban Kenan Evren zamanında yasaklandı. Hani zaman zaman çok sayıda imam hatip okulları açtığı iddia edilen Kenan Evren"in zamanında. İmam hatip açıyorsa türbanı niye yasaklasın değil mi? İmam hatipler konusu hep ona maledildi ve bunu bir türlü temizleyemedi. Türban ise gerçekten onun döneminde yasaklandı, türban takanlar üniversiteye giremez oldular. Sadece türban mı, orduevleri gibi üniversitelere sakalla da girilmez oldu.
Sonra ne oldu, zaman geçti üniversite eğitimi alma hakkını zedeleyen yasaklar kalkmaya başladı. Bugün sakalla üniversiteye gitmeye engel yok. Ama sadece türban da değil, başı kapalı öğrencinin üniversiteye girmesi mümkün değil. Adil değil tabi, bunun da kalkması gerekiyor. Daha önceki iktidarlar neden kaldırmadı? Aman üzerimize kalır kaygısı ile sözünü bile etmediler. Ne olacaktı peki? Gün gelecek iktidarlardan biri kaldıracaktı. Aslında halktan çok kurumlararasında yaşanan bu sorun, iyice siyaset kavgasına döndü. Artık radikal diyebileceğimiz böyle bir değişiklik için de cesur bir iktidar gerekiyordu ve bugün işte o günleri yaşıyoruz. Engel olmaya çalışanlar mangalda kül bırakmıyor. Ne için, sırf yaptırmamış olmak için. Bir zamanlar da birileri, Köprüyü sattırmam da sattırmam derdi. Onun gibi.
Bu sorunun çözülmesi için genel bir mutabakat var. Ama sorun, dediğim gibi kurumlararasında inat yarışına dönmüş durumda. Nihayet bitecek ama yaşanan ve yaşatılanlar, bu ülkeye pahalıya maloluyor.
Sedat ÜRETEN