BAȘBUĞ OLMAK
Genel Kurmay Bașkanı Orgeneral İlker Bașbuğu zor günler bekliyor.
Çünkü Türkiye zorda.
Dünya zorda aslında, ancak Türkiye çok daha zorda.
Dünyanın Büyük Bunalıma gireceği sekiz ay önce değil, ama sekiz yıl önceden belliydi.
Tarihin Tekerleğinin Türkiyeyi zora sokacağını ise 22 Temmuz seçimlerine girerken yazdım.
Büyük Bunalımın 2010-20 döneminde yașanacağı öngörülmekte ise de, 2008de patlayacağı kușkusuz kestirilemiyordu.
Ve acunsal büyük bunalım Türkiyenin bunalımı ile çakıștı. Bu Türkiye için çifte bir bunalım demekti, yani katmerli.
Dr Recep ve arkadașları bunları görmek șöyle dursun, görenleri de görmediler. Onlar hala dünyayı öküzün boynuzları üzerinde tasarlıyorlardı ve kendilerini de öküzün sırtında.
Șimdi pabucun pahalı olduğunu görmüș olmalılar. Ancak her șey için artık çok geç kalınmıștır.
Bu katmerli bunalım Türkiye Cumhuriyeti Devleti için bir varoluș sorununa dönüșmüș bulunmaktadır.
Genel Kurmay bunu görmüș olmalıdır.
Ne ki, Genel Kurmayın bunu görmüș olması yetmemekte, gereğini yapmak zorunluluğunu dayatmaktadır.
O nedenle Genel Kurmay Bașkanına tarihsel görevler düșmektedir.
Milliyetçilerin Bașbuğu, ulusalcıların İlker Pașası, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Genel Kurmay Bașkanı olup olmamak görevidir bu.
Türk ulusunun komutanı olmak.
Türk ulusu çoğunlukla Avrupa Birliğine ve ezici çoğunlukla ABDye karșı iken, onun komutanı AB yanlısı ve ABD sevdalısı olabilir mi?
Türk ulusunun belirgin karakteri bağımsızlık iken, Türk Ordusunun komutanı ordularını NATO emrine vermekten gurur duyabilir mi?
Türk ulusu, benim ikinci kușak uluslașma süreci diye adlandırdığım sürecin öncüsü, Avrupa dıșındaki dünyanın önderi konumunda iken; Portekiz ve Polonyanın, Bulgaristan ve Romanyanın, Malta ve Yunanistanın peșinde koșarak benliğini bulabilir mi?
Türk ulusu yedi düveli dize getirirken, üç-beș çapulcunun elinden elaman diyebilir mi?
Türk ulusunun binlerce yıllık hoșgörüyü yurttașlık bilinci ile pekiștirerek imrenilecek bir türdeșlik yaratma çabasını, bilerek ve isteyerek boșa çıkarmaya çalıșanlara daha ne kadar tahammül edilebilir?
Türk ulusu her türlü zorluğa katlanır ama ordusunun korkmasına kat-la-na-maz.
Türk Ordusunun Genel Kurmayının stratejik hata yapmasını ba-ğıș-la-maz.
Türk ulusu, ordusu ne istemișse vermiștir.
Öl dediğinde ölmüștür.
Ancak kendisine yapılan darbeleri kesinlikle sindirememiștir.
Demek ki Türk ulusunun ordusundan beklemediği tek șey kendisine darbe yapmasıdır.
Türk ulusu, kendisi dıșındakilere vuracağı her darbede ise ordusunun yanında olmuștur, emrinde olmuștur; kendisi ordu olmuștur.
Ve Türk ulusuna en öldürücü darbe, ordusunun kendisi dıșındakilerle birlikte davranıyor olduğunu görmek olacaktır.
İște İlker Pașa hazretlerinin öncelikle göstermek durumunda olduğu gerçeklik budur.
En basit ve fakat en karmașık gibi görülen.
En kolay ve fakat en zormuș gibi algılanan.
Bilinen ve sanki hiç bilinmeyecekmiș gibi duran.
Düğümü çözecek bir mimik, bir jest, bir sözcük, bir tavır.
Ve ardında duracağına inanmak istediğimiz mangal gibi bir yürek.
Hepsi bu.
Habip Hamza Erdem