BBC'ye baskın yapacaklar mı?

BBC'nin "Rakka'da 250 IŞİD militanı ve aileleri, ABD-İngiltere öncülüğündeki koalisyon ile Suriye Demokratik Güçleri'nin yeni PKK/PYD'nin ortak operasyonuyla Rakka'dan güvenli bir şekilde tahliye edildi. Tahliye edilen IŞİD'liler arasında, örgütün önde gelen militanlarının yanı sıra çok sayıda yabancı savaşçı da vardı." haberi bomba gibi patladı.

Habere göre Rakka'dan tahliye edilen militanların bir kısmı Suriye geneline dağılırken, aralarından bazılarının da Türkiye'ye gittiği ortaya çıktı.

Tahliye edilen 250 IŞİD militanı, Rakka'nın ABD destekli güçler tarafından ele geçirilmesinden önce yüzlerce araçlı konvoyla şehirden ayrılan ve çoğu IŞİD militanlarının ailelerinden oluşan 4 bin kişi arasında yer alıyordu.

Habere göre onlarca yabancı IŞİD savaşçısı da silâh ve cephane yüklü 10 kamyonla Rakka'dan ayrıldı.

* * *

Bu haberden dolayı, İngiltere'de kimse BBC muhabirleri Quentin Sommerville ve Riam Dalati'yi "vatana ihanet" veya "devletin gizli bilgilerini ifşa etmek" ve "yabancı güçler lehine casusluk yapmak"la suçlamayacak. Haberi yayınlayan BBC yöneticilerini tutuklamak için BBC'ye operasyon yapmayı da kimse düşünmeyecek! Zira, BBC bir devlet kurumudur! Gerçek gazeteciler ise Soljenitsin'in "Gerçeğin bir kelimesi bile dünyaya bedeldir" anlayışıyla çalışır. Gerçek ortaya çıktıktan sonra, kendi hükmünü icra eder.

Sonuçta, "IŞİD'e kaç, PKK/PYD'ye tut" politikası takip eden ABD ve İngiltere suçüstü yakalandı.

ABD Savunma Bakanı Jim Mattis ise pişkince "Şimdiki hedefimiz; IŞİD hilafet olarak yok oluncaya kadar operasyonlarımıza devam etmektir. Cenevre süreci bir sonuca varmadan Suriye'den ayrılmayacağız." dedi.

Mattis, örgütün henüz tam bitmediğini ve onların savaşma isteği olduğu sürece ABD'nin savaşmaya devam edeceğini dile getirdi.

* * *

Başbakan Binali Yıldırım, bu durumu, "Rakka'da DEAŞ'lıları temizlemek yerine onları silahlarıyla beraber Rakka'dan çıkmaları için destek olmuşlar. 50 tır, 13 otobüs, 100 tane araçtan oluşan, her türlü ağır silahlarla yüklü vaziyette eskort yaparak konvoy oluşturarak terör örgütlerini sağ salim çıkartmışlar." diye eleştirdi.

ABD Savunma Bakanlığı Pentagon ise konuyu "PKK/PYD ile IŞİD arasında anlaşma" olarak gösterdi ve anlaşmanın parçası olmadıklarını ancak buna saygı duyduklarını açıkladı!

IŞİD karşıtı koalisyonun sözcüsü Albay Ryan Dillon da "Bu bir sır değil. Koalisyon 10 ve 14 Ekim'de basın açıklamaları yaptı, BBC Radyo dahil birçok haber kuruluşu ile konuştu. Bu yerel bir soruna yerel bir çözümdü." dedi.

Buna karşılık Rusya Savunma Bakanlığı, Washington'un Suriye'de "IŞİD'e gizli destek" verdiğini, ABD güçlerinin, IŞİD'in son kalesi Ebu Kemal'de Rus bombardımanına engel olmaya çalıştığını söyledi.

Rusya'nın Suriye'deki birliklerinin komutanı Orgeneral Sergey Surovikin de daha önce terör örgütü PKK/YPG'nin IŞİD'ın çatışmadan Rakka'dan çekilmesi için örgüt liderleriyle anlaştığını ve dünya kamuoyunun yanıltılması için şiddetli çatışmalar çıktığı yönünde haberler yapıldığını duyurmuştu.

* * *

Açık ve net bir şekilde ortaya çıktı ki, IŞİD'i de PKK/PYD'yi de kullanan ABD ve İngiltere'dir. Türkiye ise uzun süre Suriye'de bu iki ülkenin politikasını uygulamıştır!

Şimdi ABD'nin "terör örgütleri listesi" düzenlemesi veya bazı ülkeleri, "serseri devlet", "haydut devlet", "terörist devlet" olarak göstermesinin hiçbir değeri kalmamıştır. Zira, insanlık tarihi, Irak ve Suriye'de, ABD ve İngiltere yöneticilerinin 1990'den beri yaptığı haydutluğun benzerini daha önce kaydetmemiştir.

Arslan BULUT, 15 Kasım 2017
arslanbulut@yenicaggazetesi.com.tr