Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu katılım fonu, mevduat, emanet ve alacaklara yönelik değişiklik yaptı. Resmi Gazete'de yayımlanan değişikliğin detayları haberimizde...
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) mevduat ve katılım fonunun kabulüne, çekilmesine ve zamanaşımına uğrayan mevduat, katılım fonu, emanet ve alacaklara yönelik bazı değişiklikler yaptı. Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmelikteki değişikliğe göre; kredi kuruluşlarınca hesap sahibinden alınacak onay veya kanıtlanabilir ayrı bir talep olmaksızın hesap sahibi adına kredili hesap açılamayacak.
Yönetmeliğin 6. maddesinde yapılan değişikliğe göre yatırım vekaletiyle katılım hesabı açılabilecek.
Buna göre; katılım hesapları, kar – zarar ortaklığı sözleşmesine veya kamu kurum ve kuruluşları ile fonlar ve tüzel kişi müşterilerle akdedilecek yatırım vekaleti sözleşmesine dayalı olarak açılabilecek. BDDK sözleşmeye dayalı olan açılan hesaplar için asgari tutar veya katılma hesaplarının belli bir oranı şeklinde sınır tesis etmeye yetkili olacak. Katılım bankaları, katılma hesapları için dönem sonlarında dağıtacakları karlardan başka amaçlarla kullanılmaması ve bakiyenin nihai olarak fon havuzuna aktarılması şartıyla kar dengeleneme rezervi ayırabilecekler.
Katılım bankaları dağıtılacak kar payı tutarlarında fon sahipleri lehine artırım yapma imkanı bulacak.
Söz konusu artırım kar dengeleme rezervinin kullanımı veya süreklilik arz etmemek kaydıyla katılım bankasının kendi lehine tahakkuk eden kar payından feragat etmesi şeklinde gerçekleşebilecek. Katılım bankaları zarar ortaya koyduğu dönemlerde ise fon sahipleri lehine zararları üstlenebilecekler. Yapılan bir başka değişiklik ise bankaların bir takvim yılı içinde zamanaşımına uğrayan her türlü mevduat, katılım fonu, emanet ve alacakların hak sahiplerini, başvuruda bulunmadıkları zamanlarda hesaplarının fona devredileceği konusunda mektupla uyarılmasına ilişkin sınırın, 50 liradan 250 liraya çıkarılması yönünde oldu.
BDDK’nın onayı ile 19 Eylül’de yürürlüğe giren Finansal Yeniden Yapılandırma Çerçeve Anlaşması’na yabancı bankalar itiraz etti.
Yabancı bankaların bu itirazlarının arkasında ülkelerinde bağlı bulundukları regülatörler ve mahkemelere karşı olan yükümlülüklerinin olduğu bildirildi. Bu bankaları rahatsız eden bir diğer nokta ise anlaşmada yer alan bir yapılandırma sürecinde toplam kredi borcunun %75’inin temsil eden bankaların yapılandırmaya karar verebileceğine ilişkin madde oldu. Yabancı bankalar burada yapılandırmaya katılıp katılmama kararının kendilerine bırakılmasını talep ediyor.
Çerçeve Anlaşması’nın en çok da Türkiye’de mevduat toplamayan ama kredi veren yabancı bankaları rahatsız ettiği bildirildi.
Bunlardan başka Türkiye’de mevduat toplayan fakat özellikle kurumsal müşterilerinin bazı fonlamalarını uygun maliyetli şartlar olduğu için yurt dışından kullanmalarını sağlayan bankalar da bu durumdan hoşnut değil. Bu yabancı bankaların çoğunun kendi ülkelerinde veya merkezlerinin bağlı olduğu ülkelerin regülatörlerinin kurallarına bağlı olduğu ifade edilirken; “Aralarında İngiltere, Çin, Hollanda, ABD, gibi bir çok ülkeden banka var ve bir çoğunun merkezi İngiltere’de bulunuyor. Merkezleri ile olan onay süreçleri de farklı oluyor. Anlaşma şartlarındaki esneklik Türkiye’de çalışan bir Türk bankasındaki gibi olmayabiliyor” şeklinde görüş bildiriliyor. Elde edilen habere göre yabancı banka yöneticilerinin TBB’ye yaptıkları itiraz kabul edilmez ve anlaşmada değişiklik yapılmazsa bu durumun bağlı oldukları regülatörlerine açıklanamayacağı belirtildi.
Haber Kaynak: https://paratic.com/