Sn. Okurlar,
Sn. Yağcıoğlunun makalesine ve Ahmak sözüne yanıt hakkımı kullanabilmek için yazabileceğim yeri site içinde bütün debelenmeme rağmen bulamadım. Ya teknik olarak mümkün değil, ya yanıt yazılması istenmediği için kapatılmış, ya da harbiden ben çok ahmağım bulamadım.
Konuya gelecek olursak;
Bu sitenin ana sayfasında değerli yazarlarımızın makalelerini bildiren yerin hemen altında bir anket var , her halde görülmüştür ve oy kullanılmış durumdadır çoğumuz tarafından.
Ne soruyor anket, ?
II. Ulusal Savaşım İçin Yurt Genelinde Yapılanacak Partiler Üstü ve Birleştirici Ulusal Bir Örgüt Kurulursa Katılır mısınız?
Anket seçiniz Listeden anket seçinizTürkiye Cumhuriyeti Ne Olursa Kurtulur?II. Ulusal Savaşım İçin Yurt Genelinde Yapılanacak Partiler Üstü ve Birleştirici Ulusal Bir Örgüt Kurulursa Katılır mısınız?
II. Ulusal Savaşım İçin Yurt Genelinde Yapılanacak Partiler Üstü ve Birleştirici Ulusal Bir Örgüt Kurulursa Katılır mısınız?
Evet, katılırım
2959 92.6%
Hayır, katılmam
238 7.4%
Bir taraftan partiler üstü birleştirici bir örgüt gerekliliği ortaya çıkarken, diğer taraftan , o gelmesin,
bu gelmesin,
generaller morukladıktan sonra hiç gelmesin,
şu hiç gelmesin,
milyon doları olan zaten gelmesin,
o, bu, şu aydın,
ama imza gününde binlerce kişiyi saatlerce kuyruklarda gönüllü bekleten yazar istediğimiz gibi Kemalist aydın değil, o saflara gelmesin,
gelecek olan da sadece benim gibi düşünenlerse gelsin denmesinin tanımı sizce nedir ?
a) ahmaklık
b) ikiyüzlülük
c) Ne dediğini bilmemek ( ilkesizlik)
d) Akım derken .okum demek.
e) Hepsi
ŞifrEsini dE vErEyim istermisiniz, bu sorunun.
Başka platformlara adres göstermeye başlamışlar bana, suyum ısınıyor galiba.
Evet sandık kafalıyım,
evet, mücadelenin son kerteye kadar, memleket bil fiil silahlı düşman tarafından işgal edilene kadar demokratik yollardan yapılmasını savunuyorum.
Henüz tüm yolların tıkanmadığını savunuyorum.
Farklı siyasi kökenlerden gelen değişik kitlelerin, partiler üstü bir şekilde sadece ve sadece belirli ilkeler çevresinde ortak paydada buluşup, güçleneceğini, mücadele edip, başaracağını savunuyorum.
Bunun için az biraz tolerans ve hoşgörü, kemik gibi bir disiplin ve örgüt gerektiğini, ama içimize sızdırılan emperyalsit iş birlikçilere karşı da uyanıklığı savunuyorum.
Söz konusu her kesimin kabul edeceği ilkeler ve ilkelerin sıralaması için günler önce yazdığım bir seri yazım var, ayrıntısını orada bulabilirsiniz diyorum. ( Konu başlığı : neden birleşemiyoruz ... Sun Tzu savaş sanatı kitabında der ki ...dir. )
Bu ilkeler daha önce Sn. Sarızeybeğin sitesinde editörlük yaptığım dönemde sitenin ileri gelenleri ile birlikte üzerinde çalışılmış, olgunlaştırılmış ilkelerdir.
Gerek Sn. Sarızeybek, gerekse beni bu siteye yönlendiren Sn. Avar, gibi aydınlarımız sürekli Türkün Tehlike karşısında birleşmesi gerektiğini, söylüyorlar. ANCAK NASIL OLACAĞINI, BİRLEŞMENİN NASIL OLACAĞINI SÖYLEMİYORLAR.
Biz uzun çalışmalardan sonra her siyasi kesimden köken alan kişilerin etrafında birleşebileceği, herkesimin anlayabileceği şekilde basitce anlatılabilecek, ilkelerimizi , yani birleşmenin aydınlarımız tarafından henüz söylenmemiş nasılını kurguladık.
İlla da tek doğru budur demiyorum, geliştirilebilir, diyorum.
Her kesimin anlayabileceği şekilde olmak kaydı ile "alternatif NASIL" ları da tartışmaya hazırım.
Bugün Cumhuriyet Güçbirliği adaylarının kullandığı "Atatürkte birleştik " söylemi slogan olarak çok başarılı ve yararlı olsa da, kitlelere anlatırken detaylandırılmalı, kolay anlaşılır hale getirilmelidir diye düşünmekeyim.
Yinelemek gerekirse ilkeler:
1) Tam bağımsızlıkdan yana olmak ( ne ABD- Ne AB- NE Rusya )
2) Antiemperyalizm
3) Kamu yararını öncelikli tutan kamucu bir toplum yapısı.( Herhangi bir etnisite, aile, oligarşik yapı, sınıf, parti, cemaat, tarikat, aşiret, değil, tüm toplum tüm anadolu halkı nın yararına )
4) Türk ( etnik anlamda kullanılmamıştır Anayasada tanımlanan Atatürk milliyetçiliğinin tanımladığı Türk anlamında kullnılmıştır ) Değerlerine, Kültürüne, İnancına saygılı olmak ilkesidir.
bu konu başlıkları üzerinde detaylandırılmış sunumlar ve söylemlerden sonra işte bütün bunlar Kemalizmin ilkeleri dediğiniz de insanlar anca ondan sonra Kemalizmin gösterildiği gibi öcü olmadığını anlayabiliyor.
En basitinden çıkın sokağa sorun 100 kişiye "İstiklal marşı " nedir diye ?
Maçlarda , okullarda bayrak törenlerinde söylenen milli marş dediklerini göreceksiniz. Sakın şaşırmayın.
E peki ne ifade eder dediğiniz de ? Milli Marş işte diyorlar.
Peki istiklal nedir diye bir sorun ? İstanbulda beyoğlunda kalabalık bir cadde yanıtını duyunca da şaşırmayın.
Ya da istikbal ile karıştırılıp, gelecek marşı da diyen oldu hiç kızmayın diyene de, onu yetiştiren ana babaya, öğretmene de.
İstiklal savaşı nedir dediğiniz de ? O kolay, Kurtuluş savaşı diyen çok.
Milli Mücadele diyen de çok.
Algı olarak herkesin kafasında o savaş Yunana karşı yapıldı, düşman denize döküldü, düşmandan ve padişahtan kurtulduk olarak var.
Peki "ya istiklal ya ölüm" nedir diye sorduğunuz da ne yanıt alıyorsunuz biliyormusunuz ?
Kurtuluş savaşının parolası. yanıtını.
Peki o ne anlama geliyor diye sorduğunuz da
genelde yanıt uzun bir sesszlik oluyor.
BAĞIMSIZLIK kavramını, eminim ki ülkeyi yönetenlerin marifetidir, bile bile taammüden , bugün yaşamayan bir dilin içindeki İSTİKLAL sözcüğüne hapsetmek, ulusal bağımsızlığa yapılacak en büyük ihanettir.
Düşünsenize,
Spikerin "Ulusal Bağımsızlık Marşımız okunuyor," dediğini,
Arkadaşınızın, "Bağımsızlık caddesine gidiyoruz bu akşam," dediğini
TBMM de bir vekilin " Atalarımız bu vatanı "Ya bağımsızlık ya ölüm" diyerek kurdu, önerdiğiniz bu yasa ulusal tam bağımsızlığımıza gölge düşürmektedir, ülkemizi daha bağımlı hale getirmektedir" diye konuştuğunu.
Konuşulan, yaşayan dil içinde bağımsızlık kavramının yüceltildiğini, emperyalist üşgal bu kodar kolay, bu kadar savunmasız mı yakalardı insanımızı?
Tarih boyunca esir edilemeyen, özgürlüğüne düşkün Türk halkı bu ilke çevresinde birleşmezmi sanıyorsunuz ?
Kendisini esir etmeye çalışan emperyalist işbirlikçilerin ayırdına varmaz mı sanıyorsunuz ?
BU sadece bir örnekti,
Anadolu halkı gerçekleri gördüğünde, bu emperyalist işbirlikçilerinin üzerine sandıkta sifon çekmeyi bileceğini, becereceğini savunuyorum.
Bunun için de halkı bilinçlendirmeli gerçekleri göstermeli fikrinize sonuna kadar katılıyorum.
Çabamız da buna dairdir, ancak sandığınız gibi bienallerde, ya da konferans merkezlerinde, ya da klavye başında sürmemektedir bu çaba.
Buna da ahmaklık diyorsanız, Daha da bir şey demiyorum.
Lütfen hepi topu bu dört ilkeyi belirlemek için o kadar uzun süre çalışmaya ne gerek vardı, bize sorsanız biz iki dakikada size anlatırdık denmesin.
Tam bağımsızlık dediğimiz de Turancılar ayağa kalkıyor, ülkücüler ayağa kalkıyor, eski örnekleri veriyorlar. Onlara karşı ne söylenir ne yanıt verilir çalışmamızda var.
Rusyanın emperyalizmi dediğimiz de eski tüfek solcular ayağa kalkıyor, sosyalsit düzende emperyalizm olmaz terminolojiye aykırı diye. la havle çekmiyoruz tabi.
Türk kültürü, değerlerine, dinine saygı dediğimiz de 50 bin kesimden elli bin itiraz yükseliyor. Buna din afyondur diye karşı duranda dahil, osmanlı kültürünü yadsıyan da dahil, aman o mezhep gelmesin bu mezhep gelsin diyen de dahil. En çok da bu ilke ayrılıkları derinleştiriyor, e o yüzden de emperyalistler tarafından bilerek kaşınıyor.
Kamucu toplum yapısı dediğimiz de, rahatı kaçan her kesimden itiraz geliyor. her birine ne söyleneceği nasıl analtılacağı kurgulu.
Evet mevlevi tekkesi değiliz, herkes gelemez, SADECE İLKELİ OLANLAR.
Kalınız Sağlıcakla
Kuvvai Milliyeci Torunu