BİLİM ve İDEOLOJİ (II)

BİLİM ve İDEOLOJİ (II)

İletigönderen Habip Hamza Erdem » Sal Mar 25, 2014 11:46

BİLİM ve İDEOLOJİ (II)
Geçen gūn sayın Dr Yavuz Dedegil’in, benim ‘Bilim ve İdeoloji’ bașlıklı yazıma gönderme yaparak, ‘bilim anlayıșımı’ sorgulayan tutumu bizi izleyenlerin dikkatinden kaçmıș olabilir.
Kendilerine verdiğim iki satırlık yanıt da okuyucuların bir bölūmū için yeterli olmayabilir.
O nedenle, bugūn konuyu biraz daha açmak gereği duyuyorum.
Ȫyle ‘kara kaplı’ kitaplardan alıntı yapıp, būyūk ‘bilim adamları’nın tanımlarına gönderme yapmayacağım.
Benim beș yıl önce yayımlanmıș ‘Demokrasi’nin D’si bașlıklı yazıma gönderme yapacağım.
O yazıdan altını yeniden çizdiğim beș tūmce așağıdaki gibidir:

1° Bilim açıklamadır.
2° Bilim aynı zamanda gelișme ve değișmenin de açıklamasıdır
3° Bilim ayıklama ve sınıflandırmadır da.
4° Benim bildiğim
5° Bilim olasılıkların saptanmasıdır da.
4 numaralı tūmce, yani ‘benim bildiğim.. ‘ diye bașlayan her tūmce ‘ideolojik’tir. Benim yașadığım tarihsel dönemde ‘bilim’ diye kabul edilse de, benden sonraki kușaklarca ‘așılacak’ olduğunu bilmemiz gerektiğini anlatır.
Sorunun ‘öz’ūne gelindikte, kendi payıma, yazılan her yazımda ‘bilimsel tutumuma’ uygun yazmaya çalıșırım. ‘Laf olsun ‘ diye yazmayı hiç dūșūnmedim. Yazdıklarımın da, ‘bilimsel kapasitesi’ yeterli olan kișilerce eleștirilmesinden mutluluk duyarım.
Ve Demokrası’nin D’si, Cumhuriyet’in C’si, Anayasa’nın A’sı gibi gūnlūk yașamımızın ‘tam ortası’nda yer alan ve her an ‘yașadığımız’ kavramları açıp deșmeye çalıșan yazılar yazarım.
Okuyucuyu sıkmamak için, burada keserken, ‘bilim, gūnlūk yașamın ta kendisi’dir gibi boyumdan būyūk bir tūmce ile bitiriyorum.




DEMOKRASİNİN D’Sİ
Bilimin bir dizi tanımı vardır ama benim benimsediğim tanım bilimin kısa, yalın ve gerçeğe en yakın ‘açıklama’ olduğudur.
(1°)Bilim açıklamadır.
Burada açıklanacak șeyi araștırmak, bulmak, test etmek gibi evrelerini tartıșacak değilim.
Hani bunlar tamamlanmıș da açıklanacak așamaya gelinmiș olduğunu varsayalım.
Ve demokrasi gibi ‘bilimsel bir kavram’ bulunmuș olsun.
Eh artık tartıșmalar bitmiș, evrensel kabul görmüș bir așamaya ulașılmıș demektir.
Ne ki (2°) bilim aynı zamanda gelișme ve değișmenin de açıklamasıdır ve bulduğu ‘bilimsel kavramların’ gelișme ve değișmesini (dönüșümü de denilebilir) açıklamak durumundadır.
O nedenle her sabah, sözgelimi demokrasinin yeni ‘ortam ve koșullarda’ nasıl açıklanması gerektiği gibi bir sorunla karșılașabiliriz.
Ve D’sinden bașlamak zorunda kalabiliriz.
Alaca Karanlıkçılar anlasınlar diye ‘elif ba’sı da denilebilir.
Bu ‘elif ba’ya göre, demokrasiler tür türdür diye bașlanılabilir. Çünkü, (3°) bilim ayıklama ve sınıflandırmadır da.
Böylece bizim demokrasi, sizin demokrasi ve onların demokrasisi diye gidilebilir.
(4°) Benim bildiğim demokrasilerde ise, ülkeyi yönetenler güç ve yetkilerini tanrı’dan değil halkan alırlar.
Yetkiyi aldıktan sonra da, sorumsuzluk ve dokunulmazlığa bürünmeyip, her eylem ve davranıșlarını daha bir sorumlulukla yapmaya çalıșırlar.
Sözgelimi yeni bir yasa mı çıkarılacak, ilgili bakan o konuyla ilgili tüm kurum ve kurulușlara bildirir; onların görüșleri alınır; kamuoyunda tartıșılması sağlanır; meclise götürülüp orada karșı görüșleri de dikkate alan düzeltmeler yapılır vb vb .
Bütün bunlar yapıldıktan sonra, uygulamaya konulmadan önce yine gözden kaçmıș bir șey olup olmadığına da bakılır. Sözgelimi onay makamı ya da Anayasa Mahkemesi’nin tutumu beklenir.
‘Demokratik Açılım’ girișimleri bunun için güzel bir örnek olușturmaktadır.
Ne ki, daha bașından bu tür girișimlerin sonuçsuz kalacağı ortaya çıkmıș bulunmaktadır.
Böylece demokrasinin U’suna gelinmiș olmaktadır. Ve bașlangıç noktasına geri dönülecektir.
Oysa bunlar demokrasinin D’sini bilmeden yedi yıl ülkeyi yönetmeye kalkmıșlardır. Bunların demokrasisi tren gibi birșey idi. Demokrasiye trene bakar gibi bakmakta idiler.
Fakat șimdi, dr Recep Hükûmeti de demokrasinin elifba’sını öğrenmiș olacaktır.
Geçtiğimiz yedi yılda hangi yasa demokratik süreç içinde çıkarılmıștır?
Mayın yasası mı, ișsizlik fonuna elkoyma yasası mı, askerin sivil mahkemede yargılanacağı yasa mı? Hangisi hangisi?
Bir tek yasanın ‘yasal sürece uyularak’ çıkarıldığını söyleyebilir misiniz?
Ve bu yasalar ‘pașa pașa’ uygulamaya konulmuș bulunmakta ve onlara o yetkiyi veren halkımız da ‘kuzu kuzu’ uymakta ve uygulamaktadır. Ya da uyutulmakta..
Buna da demokrasinin K’sı diyelim. Kavalın K’sı yani.
Bir de demokrasimizin W’si vardır, ki yeni okuma yazma öğrenenler bilmeyebilirler. Çünkü Türkçe alfabede W harfi bulunmamaktadır.
Ancak merak edilmesin, yakında onu da öğrenebilirler.
Kuskusuz dr Recep Hükûmeti kalırsa eğer.
Ve bu hükûmet böyle devam ederse, W’den önce demokrasinin Z’sine ulașılacaktır.
Zurnanın Z’si ya da zırt dediği yere yani.
Türkçe’de Z’den ötesi yok çünkü.
Ve demokrasimiz, demokrasinin elifba’sını bilmeyenlerce boğulacağı noktalara değin açılmıș olacaktır.
Ya da demokrasi’nin D’sinden yeniden bașlanılacaktır.
(6°) Bilim olasılıkların saptanmasıdır da.
Ve en büyük olasılık Türkiye’de demokrasinin D’sinden yeniden bașlanacağıdır.
Habip Hamza Erdem/ Ağustos 2009
Kullanıcı küçük betizi
Habip Hamza Erdem
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1635
Kayıt: Cum Haz 26, 2009 20:01

Şu dizine dön: Habip Hamza ERDEM

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 2 konuk

x