Hükümet, Türk ordusuna "gerici" diyen Rum'a ne zaman cevap verecek?

“Asker” ile “konuşma” sözcükleri yan yana geldiğinde darbe olmasa da uyarı, muhtıra vs gibi konular akla geliyor.

Türkiye’de yaşayanların bu hale gelmesi üzücü.
Ancak bazı noktalarda Asker’in “konuşması” zorunlu hale geliyor.

Hatırlayacaksınız, Ağustos 2007’de Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Dışişleri Bakanı Markulli bir Türk televizyon kanalına çıkıp TSK’ya verip veriştirmiş, hızını alamayıp TSK’yı ülkeyi 100 yıl geriye götürmekle suçlamıştı.

Markulli’nin bu terbiyesizliğine karşın ne Başbakan Tayyip Erdoğan ne Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, ne de KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat tepki göstermişti. Bunun üzerine Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt Markulli’ye tepki gösterirken “Siviller konuşmayınca biz konuşmak zorunda kalıyoruz” demişti. Büyükanıt’ın bu açıklamasından iki gün sonra Dışişleri Bakanlığı yazılı açıklama yapmış ve "TSK ve sayın Genelkurmay Başkanımıza dil uzatmak Markulli'nin haddine değildir" ifadesini kullanmıştı.

Şimdi aynı manzarayla yeniden karşı karşıyayız. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Dimitris Hristofyas, önceki gün Financial Times gazetesinde yayınlanan söyleşisinde Kıbrıs’ın, iki toplumu birleştirecek bir çözüme doğru ilerlediği umutlarını, Türk ordusunun “gerici" açıkmalarının baltaladığını öne sürdü.

MGK’nın Nisan toplantısının ardından yayınlan bildiride Kıbrıs’taki “iki ayrı halk"tan söz edilerek Kıbrıs’taki iki tarafın pozisyonuna karşı çıkıldığını savunan Hristofyas, “Ankara’nın attığı adımın öncülüğünü, adada 36 bin asker bulunduran ve birleşmeye karşı çıkan ’gerici’ Türk ordusu yaptı" dedi.

Aradan 48 saat geçmesine karşın Başbakan Tayip Erdoğan’dan, yeni Dışişleri Bakanı Ali Babacan’dan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den bir açıklama yok.

Sanırım Büyükanıt’ın çıkıp bir kez daha “konuşmasını” bekliyorlar…