ÇANKAYA NOTERİ
Hükumetin kurulușuna yönelik olarak, ‘lider’lerin ya da parti bașkan ve milletvekillerinin sözlerinin ‘önemli’ olmadığını söylemiștim.
Ortalıkta bir ‘lider’ yok çünkü.
Sözgelimi Kılıçdaroğlu mu ‘lider’, yoksa Zozanoğlu mu ?
Davutoğlu mu ‘lider’ yoksa Bahçelioğlu mu ?
Ve ‘düșük lider’ Dr Recep, hala ‘Cumhurbașkanı’ mı ?
Parti bașkanlarını bir kalem geçiyorum. Yeri geldiğinde yeniden dönebiliriz.
Ancak, herhangi bir Cumhuriyet’te, bir cumhurbașkanı parti bașkanlarını çağırıp konușmayacaksa, hükumetin kurulușuna yön gösterip yol açmayacaksa ne ișe yarayacaktır?
Onun ‘onay’ı alınmadan ülkede kuș uçabilir mi?
Uçmaması gerekir.
Tüm ülke halkı ‘Cumhurbașkanı’na ‘güven’ duyup ‘saygı’ göstermelidir.
Ancak bizim Dr Recep’e içinden çıktığı Alaca Karanlık Partisi bile ‘güven’ duymamakta.
Adamcağız ‘sıfırı tüketmiș’ durumda.
Sen kalk, oğlumun, kızımın malını kurtaracağım diye yollara düș..
Bu ‘millet’I bölmek için gece gündüz demeden çalıș.
Terle!
Hatta kefen-mefen giy.
Asker yetmezse, polisi al yanına..
O da yetmezse ‘palalı milis’lere çağrı yap.
Parti bașkanlarının kișiliğinde, bu millet’in anasına avradına sövmediğin kalsın.
Sonra da yüzde bilmem kaçın Cumhurbașkanıyım de.
Dünyanın en aptal milleti olsa, bir yere kadar diyecekti.
Türk Milleti haydi haydi der.
Ve bugün oraya gelmiș bulunmaktayız.
Dr Recep’i, ‘İki ayyaș’ın ikincisi olsa, “ben bile kurtaramam’ derdi.
İș kime kaldıysa, söyleyeyim, ‘vallahi onlar da kurtaramazlar’.
Belli bir süre ‘çankaya noteri’ olarak kalacak desem; oradan da tașınmıș.
Bu mektubu postacıya versem, Ankara Ormanlarında arayacak numarayı.
Ben görmedim ama bir ‘saray’ yaptırmıș diyorlar.
Bir saray-mezar olmuștur orası.
Bir diğer ‘ayyaș’ boșuna, bunlar ‘kendi mezarları kazacaklar’ dememiș yüzaltmıșyedi yıl önce.
Yıllar nasıl da çabuk geçiveriyor, değil mi ama?
Ankara Orman Çiftliği noterini artık kimse takmayacak demektir.
Güleriz ağlanacak halimize.
Șu ‘Cumlhuriyet’in düșürüldüğü hallere bakınız.
‘Yüzde bilmem kaçın Cumhurbașkanının’ düștüğü hallere.
Övünülecek, sevinilecek bir ‘hal’ midir bu?
Altı-yedi yılda ‘bir gıdım’ halk desteği kazanmamıș ana muhalefet partsi bașkanı da ‘görev bana verildi’ diyor.
Ülkede Cumhurbașkanı yok, milletin desteği yok, o kalkmıș ‘demokrasinin zaferi’nden sözediyor.
Ya SSK (Sayın Sevgili Kemal) Karabulut, Elazığ Ticaret Lisesi’nde mi öğrettiler sana demokrasiyi?
Yoksa Kemal Derviș’ten mi öğrendin?
Bülent Ecevit seni boșuna ‘vekil’ yapmamıș.
Her șeyine bahse girerim, Bülen Ecevit olsaydı senin yerinde, 7 Haziran akșamı istifa ederdi.
‘Ülke zor durumda’ imiș…
Dr Recep, Kiziroğlu, Bahçelioğlu, Zozanoğlu ve senin olduğunuz yerde düze çıkmasının olanağı mı var ?
Siz kendinizin mezarını kazmakla yetinmeyip, bu gidișle, milletin de mezarını kazacakmıș gibi görünüyorsunuz.
Abartmıyorum ; buradan böyle görünüyor.
Habip Hamza Erdem