Cem Özdemir en çok Bartolomeus'un tebriğine sevinmiş

Güncel Meydan | Güncel Haberler Köşesi

Cem Özdemir en çok Bartolomeus'un tebriğine sevinmiş

İletigönderen Türk-Kan » Cmt Kas 22, 2008 13:50

Türkiye’de reformların yavaşlatılmasından üzüntü duyduğunu belirten Özdemir, "Türkiye dostu olarak Türkiye'nin bu konuda bir gün bile kaybetmemesi gerektiğine inanıyoruz” diye konuştu.

Alman Birlik 90/Yeşiller Partisi Eş Başkanlığına seçilen Cem Özdemir, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ve çok sayıda bakanın kendisini kutlamalarına çok sevindiğini, ancak kendisini en fazla memnun eden olayın Rum Patriği Bartolomeus'un bile kendisini arayarak kutlaması olduğunu söyledi.

Cem Özdemir, Almanya'da görev yapan yabancı gazeteciler için başkent Berlin'deki parti merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin AB üyeliğine ilişkin bir soru üzerine, Türkiye’de reformların yavaşlatılmasından üzüntü duyduğunu belirtirken, “Türkiye dostu olarak Türkiye'nin bu konuda bir gün bile kaybetmemesi gerektiğine inanıyoruz” diye konuştu.

Deutsche Welle'e göre, AB'nin de Türkiye'ye verdiği sözlerde durması gerektiğini ve üyelik müzakerelerini “imtiyazlı ortaklık” hedefiyle değil, tam üyelik hedefiyle sürdürmesi gerektiğini ifade eden Özdemir, Türkiye'nin İsrail-Suriye yakınlaşması, Dağlık Karabağ sorununun çözümü, Kafkaslar'daki krizin aşılması ve Ermenistan ile yakınlaşma konusunda çok önemli adımlar attığını, bu adımların Avrupa için de çok önemli olduğunu kaydetti.

Diğer bir sorunun karşısında Özdemir, kendisinin de çok yakın olmasına karşın gerektiği takdirde Türk toplumunu eleştirdiğini belirterek, “Örneğin Erbakan, Demirel ve Ecevit gibi politikacılar o zamandan bu yana eğitime daha fazla önem verselerdi, şimdi daha ilerde olurduk” diye yanıt verdi.

GÜL VE ERDOĞAN'DAN TEBRİK

Kendisini kimlerin kutladığının sorulması üzerine de Özdemir, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ve çok sayıda bakanın kendisini kutlamalarına çok sevindiğini, ancak kendisini en fazla memnun eden olayın Patrik Bartolomeus'un bile kendisini arayarak kutlaması olduğunu bildirdi.

Türk toplumuna doğal olarak çok yakın olduğunu, ancak insanların yalnızca bu kesimi temsil ettiğini düşünmelerini istemediğini ifade eden Özdemir, bu nedenle gelecek günlerde tüm kiliseleri, cami derneklerini ve sivil dernekleri de ziyaret edeceğini sözlerine ekledi.

ECONOMIST'TEN 'CEM FARKI'

Bu arada İngiliz Economist dergisi, Cem Özdemir’in Yeşiller Partisi başkanı olmasını “Cem farkı” başlıklı makalesinde inceledi. Özdemir’in 'Avrupalı Obama' olarak gösterildiği makalede, iki politikacı için “zayıf, yakışıklı ve karizmatik” benzetmesi yapılıyor.

Haber, Almanya’nın etnik azınlık mensubu ilk parti liderinin Cem Özdemir olduğunu vurguladı.

Haberde “Cem Özdemir, Alman Yeşiller Partisi’nin eş başkanlığına seçilmek için iyi bir zamanlama yaptı. Çünkü Avrupa’nın tamamı, Avrupalı bir Barack Obama avında. Almanya’daki büyük bir partinin ilk Türk kökenli lideri olan Özdemir ülkenin en iddialı ismi.” ifadeleri yer aldı.

İKİSİ DE ZAYIF, YAKIŞIKLI, KARİZMATİK

Dergi, Obama ve Özdemir arasındaki karşılaşmayı yaparken şu ifadelere yer verdi: Şöyle bir kıyaslama yapmak yanlış olmaz. O da zayıf, yakışıklı, karizmatik; ve ailesine, yani karısı ve kızına düşkün. Amerikan versiyonunda olduğu gibi o da etnik köken meselesinin ötesine geçmeye çalışıyor. Ama farklı bir yolla: Obama, seçilmesinin tarihi öneminin kendi işine yarayacağını düşünüyordu. Yeşil bir siyasi olarak Dışişleri Bakanlığından daha yükseğe çıkması zor olan Özdemir ise etnik köken konusunu tamamen önemsiz göstermeye hevesli görünüyor.

Özdemir’in hem yerli Almanları, hem de göçmenleri suçladığını belirten dergi, "Ona göre Almanlar bazı vatandaşlarının “eklemlenmiş kimliklerini” içine sindirmeli, göçmenler ve onların çocukları da 'buranın bir düşman toprağı olmadığını' kabul etmeli" diye yazdı.



Resim
Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

Şu dizine dön: Haberler

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 2 konuk

cron

x