Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Harp Akademileri'nde sivil-asker ilişkisinden cemaatlerin konumuna, ulus devlet yapısından laik demokratik düzene uzanan geniş bir yelpazede Türk Silahlı Kuvvetleri'nin komuta kademesinin görüşlerini özetledi.
Cemaatlerin kendilerini demokratik alanın bir oyuncusu olarak sunduğunu vurgulayan Org. Başbuğ, Anayasa'da cemaatlerin yeri olmadığına dikkat çekti. Türkiye'nin devrimle ve ulus devletin yaratılması için kurulduğunu kaydeden Genelkurmay Başkanı, "Atatürk Türk milletini şu şekilde tanımlamaktadır. 'Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran, Türkiye halkına, Türk milleti denir.' Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran kimdir? Cevap, Türkiye halkıdır. Görüldüğü gibi buradaki halk ifadesi, sınırları çizilen bir coğrafyada - ki burası Türkiye'dir - yaşayan halkın bütününü, yani hiçbir dinî ve etnik ayrım yapılmaksızın, Türkiye halkını işaret etmektedir. " dedi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Harp Akademileri'nde yaptığı 2 saatlik konuşmasında çarpıcı mesajlar verdi. Org. Başbuğ konuşmasının önemli bölümünü cemaatlar ve bölücü terörün önelnmesi için gerekli yaklaşımlara ayırdı.

"CEMAATLER TSK'YI HEDEF ALIYOR, TEPKİSİZ VE ETKİSİZ KALMAYACAĞIZ"

"Cemaatler hedeflerine ulaşmada kendileri için en büyük engel olarak Türk Silahlı Kuvvetleri'ni görmektedir. Bunun için her fırsattan istifade ederek, destekleyicilerinin de yardımıyla Türk Silahlı Kuvvetleri aleyhine faaliyetlerde bulunmaktadırlar" diyen Orgeneral Başbuğ, altını çizerek hukuk devleti temelinde Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bu yapılanlara karşı, tepkisiz ve etkisiz kalmayacağını kaydetti.

Org. Başbuğ, demokratik alanın bir oyuncusu olarak gösterilen cemaatlerin Anayasa'da yeri olmadığını vurguladı. Başbuğ, kimlik tartışmalarını da, ATATÜRK'ün "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran, Türkiye halkına, Türk milleti denir" tanımlamasıyla ele aldı.

Ulus Devlet'in vatandaşlık esasına ve milliyetçilik anlayışına dayanması gerektiğini söyleyen Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, "Ulus devleti birlikte tutan zamk ortak değerlerdir. İkincil kimlikler korunmalı, bu kültürel bir özgürlüktür. Ancak bununla yeni üst kimlikler yaratılmasına izin veremeyiz. Üst ortak kimliği tartışmaya açamayız. Irak ve Lübnan’ın durumuna düşeriz. Sonuç olarak TSK, ulus devletin korunmasında taraftır. Ve taraf olmaya devam edecektir.""dedi.

Org. Başbuğ'un konuşmasında dikkat çeken bölümlerinden biri de ast-üst ilişkisi oldu. Başbuğ, "Günümüzde ast rütbeli personelin güven ve itimadına sahip olma hususu daha fazla önem kazanmıştır. Bunun için üstlerin astları ile çok iyi iletişim içinde olmaları, karar öncesi onların düşünce ve tekliflerini dinlemeleri ve uygun olan hususları dikkate almaları zorunludur. Silahlı Kuvvetlerde üstler, astlarının güven ve itimadına zarar verebilecek davranışlarda bulunmamaya özen göstermelidirler."diye konuştu.

Org. Başbuğ "Türk Silahlı Kuvvetleri; bugün bazı çevrelerin, vatanına ve milletine hizmet etmekten başka hiçbir amaçları olmayan ve Bölücü Terör Örgütüne karşı kahramanca mücadele edenlerin şerefi, onuru ve morali ile oynanmasına duyarsız kalmaz ve bu konuda yetkili ve sorumlu herkesin de aynı duyarlılığı göstermesini bekler." dedi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un Harp Akademilerindeki konuşmasını Eski Genelkurmay Başkanları Orgeneraller İsmail Hakkı Karadayı, ve Hüseyin Kıvrıkoğlu ile eski 1. Ordu Komutanı Org. Kemal Yavuz'n da ön sıradan dinlemesi Eski Genelkurmay Başkanı Org. Hilmi Özkök'ün de toplantıya katılmaması dikkat çekti.

Kaynak

Bekliyoruz bakalim, nelermis bu "Hukuk devleti icerisinde verilecek tepkiler"?