Danıştay'dan SİT talanına yeni karar / Çiğdem TOKER

Danıştay'dan SİT talanına yeni karar / Çiğdem TOKER

İletigönderen Oğuz Kağan » Cum Ağu 16, 2019 13:53

Danıştay'dan SİT talanına yeni karar

Tarihi SİT alanları üzerine 2014 yılına kadar kamu hizmeti binası yapılamıyordu. Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu'nun (KVKYK) 1996 tarihli “ilke kararı” buna engeldi.

Şüphe yok ki, bu ilke kararının dayanağı da yasalardı.

Gel zaman git zaman, söz konusu kurul 2014 yılında fikrini değiştiriverdi. Toplumun ortak varlığı, mirası olan tarihi SİT alanlarını koruyan ilke kararını yozlaştıracak iki ekleme yaptı.

271 sayılı yeni ilke kararı, 16 Ocak 2014 tarihli Resmi Gazete'de yayınlandı.

İki kritik ekten biri tarihi SİT alanında, eskiden beri süre gelen tarımsal faaliyetle ilgiliydi. Eski ilke kararına göre, bir SİT alanında çok eskiden beri bağ ve bahçecilik yapılıyorsa devamına engel yoktu. Eskiden beri süregelen tarımın doğal ortamla uyumlu olduğu, sit alanını bozmayacağı kabul ediliyordu çünkü. KVKYK eski ilke kararına “koruma amaçlı imar planı” diye bir ibare koydu. Bunun anlamı, koruma amaçlı imar planı yapılırsa, tarımı faaliyetinin biteceğiydi.

SARAY İNŞATININ ÖNÜNÜ AÇTI

– İlk ilke kararının arasına cerrahi bir müdahale yapar gibi iliştirilen ikinci ibare “kamu hizmeti binası” oldu.

Bu üç kelime, bugün adına kısaca “saray” dediğimiz Cumhurbaşkanlığı Külliyesi inşaatını mümkün kıldı. Daha doğrusu Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazisi üzerine Saray yapma hedefinin önüne çıkan “ayakbağı” mevzuatı kaldırdığı anlaşıldı.

Ankara Mimarlar Odası, kültürel mirasın talanının önünü açan bu ilke kararına karşı, o dönem önemli bir mücadele verdi. KVKYK'nın siyasi baskı altına alındığını duyurdu. Dava açtı ve kazandı. Bugün aynı konuda Danıştay'dan çıkan yeni bir karardan söz edeceğiz.

Avukat Figen Albuga Çalıkuşu, şehri Antalya'da başta Kaleiçi gibi bir tarihi kültürel mirasın varlığı olmak üzere, ülke genelindeki pek çok kültürel mirası gözeterek ilke kararının iptali ve yürütmenin durdurulması için dava açmıştı.

Başbakanlık müdahil oluncaya kadar, bu değişikliğin nelere hizmet edeceğinin farkında olmadığını söyleyen Çalıkuşu diyor ki:

“Başbakanlık davaya müdahil olurken, o tarihin Başbakanlık Hizmet Binası olarak bize yutturulan şimdinin Cumhurbaşkanlığı Külliyesi olan Atatürk Orman Çiftliği sınırlarındaki 63886 ada ve 5.5 nolu parsellerdeki yapı ile 271 sayılı ilke kararının doğrudan ilgili olduğunu bildirdi.

Müdahale dilekçesine iki ek belge de koydu. Bu belgelerden bir olan 271 sayılı ilke kararının Cumhurbaşkanlığı Külliyesi için ruhsata dayanak belge yapıldığı anlaşılmaktadır.”


SÜRPRİZ BOZMA KARARI

Davanın görüldüğü Danıştay 14. Daire, “tarihi sit alanına kamu hizmet binası yapılabilir” diyen kararın iptali istemini reddetmişti. Av. Çalıkuşu, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na giderek kararın bozulmasını istedi.

Aradan üç yılı aşkın bir zaman geçiyor.

Bu ayın başında bir karar tebliğ ediliyor Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu, tarihi sit alanlarıyla ilgili ilke kararına “kamu hizmet yapıları” ibaresi eklenmesini hukuka aykırı bulmuş.

Bitmedi. Aynı şekilde SİT alanında, eskiden beri yapılagelen bağ ve bahçeciliği ortadan kaldıracak ibareyi de. Kurul, dava konusu düzenlemenin tarihi SİT alanlarının, doğal yapısıyla birlikte korunması ilkesine aykırı olduğunu bildirdi.

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 14. Daire'nin 2016'daki kararını bozdu. Hem de oybirliğiyle. (Ağustos'un ilk haftasında tebliğ edilen kararın, sekiz ay önce alındığını görüyoruz. Düşündürücü.) Böylece tarihi SİT alanına kamu hizmet binası yapılmasını öngören 271 sayılı ilke kararı Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından ikinci kez hukuka aykırı bulundu. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 2019/117 nolu kararı, tarihsel SİT alanında kamusal hizmet binası yapılmasına kapı açan kararı ikinci kez hukuka aykırı buluyor.

271 sayılı ilke kararına yaslanarak AOÇ alanı üzerinde, tutarı tam açıklanmayan bütçe kaynaklarıyla yaptırılan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin, hukuk ve yargı nezdinde sorunlu bir yapı olduğu Danıştay'ın yeni kararıyla bir kez daha tescillenmiştir.

Çiğdem TOKER, 16 Ağustos 2019
Namık KEMAL:
"Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?"


Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK:
"Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini."



http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-erdogan-a-gonderilen-cfr-muhtirasi-kuresel-ihale-t18169.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/abd-disisleri-abdullah-gul-u-biz-yetistirdik-t23656.html
http://www.guncelmeydan.com/pano/dun-malta-surgunleri-vahdettin-bugun-ergenekon-tayyip-t18151.html

KAÇAMAYACAKSINIZ!
Kullanıcı küçük betizi
Oğuz Kağan
Genel Yetkili
Genel Yetkili
 
İletiler: 12355
Kayıt: Sal Oca 27, 2009 23:04
Konum: Ya İstiklâl, Ya Ölüm!

Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 4 konuk

cron

x