İsrail’de staj yapan bir arkadaşın e-mailini aynen aktarıyorum:

“Amacım hiç kimseyi gaza getirmek filan değil. Sadece yeni şahit olduğum bir olay hakkında bir şeyler anlatmak istedim.

Interdisciplinary Center Herzliya diye bir kolej var. İsrail’in Herzliya kentinde. Bu kurumda bir panel vardı, konusu da “Türkiye Seçimleri’nden Sonra Orta Doğu” Panelin konuşmacıları ise oldukça bilinen isimler: Sabah gazetesi yazarı Prof. Soli Ozel ve hepimizin tanıdığı Cengiz Çandar. Açılış konuşmasını Dr. Alon Liel yaptı. Konuşmasında Cengiz Çandar’ın dönekliğine değindi bol bol. Eskiden El Fetih’e destek vermeye Filistin’e gelen ve Arafat’a yağlar çeken Cengiz Çandar’ın gecirdigi değişimi anlattı, izleyiciler de keyifle güldüler.

Cengiz Çandar o eski günler hatırlatıldığında istifini hiç bozmadı nedense. Konuşmalar AKP’nin zaferi ile ilgiliydi. Cengiz Çandar AKP’ye yağ çekme seansını oldukça uzun tuttu, tabii dozunu da her zamanki gibi kaçırdı. AKP’yi Türkiye’nin en demokratik partisi olarak lanse eden Çandar, izleyici kitlesine, “Türkiye’ye Ak ve kara dayatıldı, Türkiye Ak’ı seçti. Zaten Türkçe’de Ak, temiz anlamını da içeren beyaz demek” şeklinde saçmaladı. AKP’nin islamcılık iddialarını tamamen reddetti, AKP’nin kazandığı oyu asker karşıtlığı sayesinde aldığını söyledi. Mahalle mahalle dağıtılan çuval çuval erzaktan, kömürden ve paradan hiç bahsetmedi. Konusma sırası Soli Özel’deydi. Soli Özel de AKP’nin başarısının nedenlerini kendi çapında anlattı, tabii elinden geldiğince yağ çekti. AKP’ye. Hatta “Ben de AKP’ye oy verebilirdim” dedi ve AKP’yi övebildiği kadar övdü.

İkinci bölümde seçim sonuçlarının Orta Doğu’ya etkisinden bahsedeceklerdi sözüm ona. Konuşmacı Dr. Alon Liel “Türkiye’de Kemalizm din haline getirildi, Kemalizm’i reforme edebilecek tek politikacı Recep Tayyip Erdoğan’dır” dedi. Sonra kalkıp ” Türkiye’nin bir tane Mustafa Kemal Atatürk’ü var; ama aynı Türkiye’nin bir tane Recep Tayyip Erdogan’ı var. Bu bir devrimdir... “ diyerek Atatürk’le RTE kişisini ayni cümlede kullanıp kıyaslayacak kadar haddini bilmezleşti. Sonra ağzındaki baklaları teker teker çıkarmaya başladı... DTP’lilerin Meclis’e girmesi cok önemliymis, Kürt Sorunu’nun cözümünde bir ilk yaşanacakmış, ABD’nin Irak’tan çekilmesi ancak bir “Kürt Devleti” kurulmasıyla mümkün olabilirmiş; ama ona da Türk ordusu yanaşmıyormus. AKP’nin AB uyum reformları sayesinde asker zayıflatılmış;askerin daha da zayıflatılması sayesinde bölgede bir “Kürdistan” kurulmalıymış.

Bu yüzden AKP’nin seçimleri kazanması çok önemliymiş. Konuşmasında “PKK fighters” ifadesini ağzına alan Alon Liel, Kürdistan’ın Türkiye ile Orta Doğu arasında ” laik “ bir tampon olacağını söyledi. İzleyici de her zamanki gibi bilip bilmeden alkışladı. Son bölümde tabii sorular bir bir gelmeye başladı. Gelen ilk soru Cengiz Çandar ve Soli Ozel’e oldu. “PKK 35 bin insanı öldürdü, bu katillere “savaşçı” demek ne kadar doğru” gibi bir soruydu. Tabii Cengiz Çandar, ” Efendim öldürülenlerin 35 bini bulduğu yok, bunların zaten 25 bini piikeykey faytır “ demesin mi bozuk ingilizcesiyle...

Necmettin Erbakan’ı sevmem; ancak seçim öncesi yorumlarını hatırlıyorum... “AKP’ye verilen her oy Yahudi’lere gider, Siyonizm’e hizmet eder” diyordu. İsrail’in yetkili ağızlarının AKP’yi bu kadar çok sevmesine ne demeli pekiyi? Bu seminerin yapıldığı IDC Herzliya’nın iletişim fakültesini bilin bakalım hangi hayırsever işadamı yapmış? Sami Ofer. Burada Sammy Ofer olarak tanınıyor. Bildiğiniz mafya. Her tarakta bezi var, girip çıkmadığı yer yok. Bakan Kemal Unakıtan’ın da yakın dostu.Dolaylı olarak Kürt devletini acaba Ofer Brotherhood mu finanse ediyor? Yok canım, o kadar paranoyaya ne gerek var, nerden uyduruyorsunuz bu “asılsız” iddiaları!..

---