DÜNYANIN HALLERİ… :twisted:

Dr.Noyan UMRUK


Ekonomik bunalım küreselleşme sürecinde elbette ABD’de ile sınırlı kalamazdı; tüm dünyaya yayıldı. Kriz metropolde yoğunlaştı. “Gelişmiş ülkelerin” tümü dikkate alındığında, 2008’de büyüme sıfır. 2009’da ise küçülme yüzde 3.4. Giderek, 2010 canlanmasının da sanal olduğu görüldü. Batı ekonomilerinin kriz öncesindeki büyüme oranlarına ulaşmaları artık sadece tatlı bir düş...



ABD 2007 finans krizinden bu yana 12 trilyon Doları aşan kurtarma paketleri uygulayıp, GSMH’NIN sadece yüzde 13’ünü üretirken, dış ticaret açığı 630 milyar dolara dayanmış durumda. Ulusal borcu 7,4 trilyon dolar. Her gün 1 milyar dolar nakit paraya ihtiyacı var. Sadece Çin’den alınan borç 830 milyar dolar.(1)



Geçen yılın 16 Ağustosunda ABD'nin not görünümünü "durağan" olarak belirleyen uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, ABD'nin 'AAA" not görünümünü ise "negatif"e çeviriyor. Standard and Poor's (S&P) ise, 5 Ağustos'ta dünyanın en büyük ekonomisi ABD'nin "AAA" olan uzun vadeli kredi notunu, tarihinde ilk kez düşürerek "AA"ya çekip, kredi not görünümünü ise "negatif" olarak belirliyor. Ülkelerin tarım-sanayi alt yapısı, üretim, banka-sigorta sistemleri, bütçe açıkları, toplam borç ve cari açıkları göz önüne alınarak karmaşık bir yöntemle belirlenen bu not sisteminde ABD son 80 yıl boyunca (AAA)’yı koruyordu.

ABD Dünyayı “Mali Uçurum”a sürüklüyor..


Şimdilerde ise, ABD, 2013 yılına GSYH'nın yüzde 4'üne denk gelen 600 milyar dolar tutarında vergi artırımı ve harcama kesintisi ile giriyor. Kongre Bütçe Ofisi'ne göre yıllık bazda mali daralma, 800 milyar dolar düzeyini aşacak. Bu da GSYH'nın yüzde 5'i…



Uluslar arası rating kuruluşu Fitch, bu durumu hem ABD ekonomisi için, hem küresel ekonomik toparlanma için bir “Mali Uçurum” olarak niteliyor. Fitch, ABD ekonomisinde büyümenin durması, küresel büyümenin yavaşlamasının her ülkeyi farklı etkileyeceğini, ihracata odaklı Japonya, Türkiye gibi ekonomilerin GSYH'larında 2013'de hızlı düşüşler yaşayabileceğini öngörüyor. Çin’in ise refah düzeyini yükselterek, iç talep artışı ile büyümeyi sürdürme olasılığı var. Brezilya ve Rusya gibi emtia ekonomilerinin 2013'de daha az etkilenecekleri, ancak 2014'te daha bu etkilenmenin artacağı ileri sürülüyor.

Fitch, Euro Bölgesi ekonomisinin bu yıl yüzde 0.5 daralacağını, gelecek yıl yüzde 0.5 ve 2014 yılında yüzde 0.3 büyüyeceğini, Çin’in ise bu yıl yüzde 7.8, gelecek yıl yüzde 8.2 ve 2014 yılında yüzde 7.5 büyüyeceği öngörüyor.

CEBR(İş ve Ekonomi Araştırmaları Merkezi) verilerine göre de avro bölgesinin de borç krizini çözmesi çok zor. Nitekim, İMF Başkanı Lagarde, Pekin’de düzenlenen finansal forumda yaptığı konuşmada, Avrupa borç krizinin küresel ekonomiyi "kayıp on yıla" sürüklediğini söylüyor.(2) Avrupa’da Kuzey-Güney ayırımı iyice sertleşmiş durumda. ABD, Çin, Japonya, Almanya, Fransa Brezilya ve İngiltere, halen dünyanın en büyük 7 ekonomisini, 2020 yılına kadar BRIC olarak adlandırılan gelişmekte olan ülkelerin geçmekte olduğuna dikkat çeken merkezin uzmanlarından Douglas McWilliams, ''Asya ülkeleri ve emtia üreten ekonomiler yukarılara doğru tırmanıp Avrupa gerilerken, dünyanın ekonomi haritası da değişiyor'' demekte.(3)



Küreselciler açısından bu iç karartıcı tabloya, 2011 başından bu yana ABD ve AB’de borsaları ile finans çevrelerinin hükümetleri serseme çeviren asabiyetini de eklemek gerekiyor. Özetle, dünyanın bu yanı kendi derdinde…



Çevre ülkeler ise küresel bunalımdan, Türkiye’nin de içinde bulunduğu “yavaşlayanlar”, “daralanlar” olarak iki gruba ayrılarak etkilenmiş durumda…

“Yavaşlarken” cephe genişleten Türkiye…


Siyasi bakımdan ABD desteğine tamamen yaslanan Türkiye, ekonomik bakımdan %60’lardan aşağı düşürülemeyen dış ticaret hacmi ile Avrupa’ya bağımlı. Oysa, bu çok güvenilen dağlara karlar yağmakta…



Onlar tamamen kendi dertlerine haşır neşirken, yeni maceralara karınları tokken Türkiye’nin “Murtazaları” cephe genişletmiştir. “0” sorun savı ile başlayan maceramız, Hafız Hakkı Paşanın hayal planlarına dönüşmüş, P.K.K. ya da iç güvenlik sorunu zirvedeyken, Suriye, Irak, İran cepheleri açılmıştır. Cephe gerisi yığınak ise çok güçlü: Rusya ve Çin. Fatura giderek büyümektedir…Bu kabarık faturayı Suudiler, Katar falan yüklenir mi dersiniz?



Unutmadan, bu iç karartıcı manzara’ya karşın, dünyada güzel şeyler de oluyor. Dünyanın bir diğer ucunda, Venezuela’da şarkılarla, danslarla bir demokrasi şenliği yaşanıyor. Bugün, 21yy.sosyalizmi ile Venezuela merkez sağı Başkanlık seçiminde kozlarını paylaşıyor…Yaşasın katılımcı demokrasi, viva Chavez…



(1)Sale Kirkpatric, “Amerikan İmparatorluğu’nun Çöküşü”, http://www.hurriyet.com.tr/planet/18281432.asp

(2)Anadolu Ajansı (Pekin), 09 Kasım 2011.



(3)Daily Telegraph, 26 Aralık. 2011



AYDINLIK G, 07.10.2012