Dr. Noyan UMRUK yazdı: ORADAN BAKINCA TÜRKİYE NASIL GÖRÜNÜYOR?

Dr. Noyan UMRUK yazdı: ORADAN BAKINCA TÜRKİYE NASIL GÖRÜNÜYOR?

İletigönderen Noyan Umruk » Pzr Tem 01, 2012 11:23

ORADAN BAKINCA TÜRKİYE NASIL GÖRÜNÜYOR? :evil:



Dr. Noyan UMRUK



NATO üyeliği Türkiye’yi Batı dünyası içine sokamadı, sadece yamacında yer almasını sağladı. NATO, çokuluslu emperyal sermayenin çıkarlarını korumak için kurulmuştu; hâlâ da aynı nedenden dolayı var… Blokların ortadan kalkması ile tehdit önceliğini “uluslararası terörizm” (radikal islam) aldı. NATO; BM’in işlevlerini yüklendi. Böylece, sorunları “suhuletle”çözümlemeye çalışan B.M. yöntemlerinin yerini, NATO’nun soğuk ve insafsız yöntemleri aldı. En taze örnek: Libya.



“Füze Kalkanı”nın Kürecik’e konuşlanması ile Türkiye’nin NATO ve Batı nezdinde ağırlığının artacağı filan söylendi. Bunun, Kıbrıs, Ermeni, terör ve ulusal güvenlik sorunlarına ne gibi bir katkı sağlayacağını dehşetli merak konusu…Irak işgalinde patriot ve şimdi predator meselesi, İslam’la alay eden Rasmussen’in seçilmesi, Rusya’nın tavrı, Obama’nın seçimi ve kriz nedeni ile zamanlamalarına uymadığı için Türk uçağının düşürülmesi ile ilgili alelusul bir toplantı ile “teenni tavsiyeleri” herhalde taze ağırlık artışları(!) oluyor…



Haaa… Hakkını yemeyelim. İsrail’in Nato ile ilişkilendirilmesi veto edildi.

Ama bakın, NATO’nun akıl hocaları bu konuda özetle ne düşünüyorlar?



Üye ülkeler 20-21 Mayıs Şikago zirvesinde ittifakın 63. kuruluş yıldönümünü kutladı. Bu tür etkinliklerde boy göstererek etkili olan bir grup var: İsrail’in Dostları(Friends of İsrael). İspanyol eski başbakanı Aznar başkanlığında, (E) büyükelçi Bolton, Peru eski cumhurbaşkanı Alejandro Toledo, Lord Trimble, Lord Weidenfeld gibi uluslar arası arenada kamuoyu oluşturma konusunda ünlü zevattan oluşan bu grubun görüşleri şöyle:(1)



“NATO, soğuk savaş yıllarında özgürlükleri ve liberal düzeni savunan bir örgüttü. SSCB’nin çöküşü ile eski Yugoslavya'nın dağılmasına yol açan savaşın taraflarını barışa zorlaması örneğinde olduğu gibi istikrarı tesis etme hedefine yöneldi. Bu amaçla D.Avrupa ve Akdeniz ülkelerinin siyasi, iktisadi ve güvenlik bağlamında yakınlaşması hedeflendi. İsrail tam olarak burada çerçeveye giriyor.



NATO- İsrail ile ilişkileri teknik ve askeri ikili işbirliği anlaşmaları ile güçlendi. Subay değişim programları ve İsrail’in katıldığı askeri tatbikatlar düzenlendi. Bundan her iki tarafın da büyük fayda sağladığı su götürmez bir gerçek. Örneğin, üye ülkelerin birlikleri Afganistan’a konuşlanmadan önce gayri nizami harp eğitimini İsrail'de aldı.



Ancak, gelişen bu olumlu ilişkiler bile, bazı üyelerde İsrail’e karşı geleneksel olumsuz yaklaşımı sona erdiremedi. En vahimi, NATO, batılı olmayan tek üyesi Türkiye'nin yükselmekte olan İsrail karşıtlığı ile rehin alınmış durumda. Ankara'nın İslamcı hükümeti, NATO'nun İsrail ile bağlarını geliştirmesini engelliyor. İsrail’in de katılacağı deniz tatbikatları düzenlemesine engel olduğu gibi, şimdi de Mavi Marmara olayı için özür dilememesi nedeni ile İsrail'in Şikago zirvesine katılmasını veto etti. Oysa gemidekiler şiddete başvurdu; İsrail askeri meşru müdafaa zorunda kaldı.



Türkiye'nin bu olayı istismar etmesi, Erdoğan'ın, Türkiye'yi, bölgenin karar verici gücüne dönüştürme düşünün ürünü… Ancak, NATO'nun, ilişkilerini geliştirmeyi planladığı İsrail'e saldıran radikal eylemcileri destekleyen ve kışkırtan tavrı ile İslamcı hükümeti sessizce izlemesi utanç vericidir. BM’e göre de, İsrail haklı bir meşru müdafaa eyleminde bulunmuştur. Daha da önemlisi, NATO açısından İsrail hayati önemdedir.



Örneğin, NATO'nun tüm güney sınırında istikrar, sözde Arap Baharı nedeniyle sallanmaktadır. Fas'tan Yemen'e kadar, islamcı dalga adım adım ilerlemekte, Libya ve Suriye’de ise açıkça şiddete dönüşmektedir. Bu değişim ve riskler denizinde müttefiklerin güvenlik çıkarlarına hizmet edebilecek tek istikrar adası ve demokrasi İsrail'dir.



İran tehdidi için de durum aynıdır. Bizimle İran bombası arasında duran tek şeyin İsrail olduğunu söylersek yanılmış olmayız. Yahudi devleti, azim ve sabırla, İran tehlikesini dünyaya göstermiş, bizleri, ayetullahları nükleer güçten caydırmaya yönelik önlemleri almaya itmiştir.



Eğer NATO, demokrasi ve insan onurunu savunmayı hedefleyen bir örgüt olma söylemini eylemlerine yansıtacaksa, hiç şüphesiz, coğrafi olarak Ortadoğu'da yer alsa bile Batı’nın ayrılmaz bir parçası olan İsrail'i desteklemelidir.

Bu nedenle, mevcut yönetimi ile git gide bir müttefikten çok, karmaşık bir sorun yumağına dönüşen Türkiye’ye, vetosu çektirilmelidir.”



Yaa, işte böyle... Hem NATO’cu olmak, hem de İsrail karşıtı ya da karşıtı “mış” gibi olmak yaman bir çelişki, maalesef…



(1)http://www.friendsofisraelinitiative.org/article.php?c=96



AYDINLIK G, 01.07.2012


--
Kullanıcı küçük betizi
Noyan Umruk
GM Yazarları
GM Yazarları
 
İletiler: 1061
Kayıt: Pzr Mar 08, 2009 13:39

Şu dizine dön: Dr. Noyan UMRUK

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 0 konuk

x