Son günlerde gerilimin iyice artması üzerine gündemde her şey birbirine karıştı. Bu karışıklık içinde, tüm değerlerimizi “babalar gibi satan”, Başbakanın değerli ağabeyi, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın önemli bir demeci güme gitti.
Günlerdir bekliyorum belki birileri yazarda bana iş düşmez. Boşuna bir bekleyiş, hatır bilmez! basınımız her ne hikmetse bu demeci atladı.
Kemal Abi’ye! bu yapılır mı?
Anayasa Mahkemesince sıkma başla ilgili Anayasa değişikliğinin iptali üzerine: Kemal Abi! “Araba hız almış gidiyor. El frenini çekiyorlar” deyip çıkıverdi. (11.6.2008 TV haberleri ve basın)
Günler belleğimdeki bilgileri tazelemeye çalışıyorum. Araba hangi konuda hız almıştı ve el frenini kimler çekmişti.

AKP iktidarda bulunduğu 6 yıllık sürede;

*Dış politikamız iflasın eşiğine getirilmiş,
*Emperyalistler her gün bir adamını göndererek iç işlerimize karışmayı ve usul haline getirmiş
*İç ve dış borç artmış,
*İşsizlik en üst düzeye çıkmış,
*Küçük esnafın çoğu kepenk kapatmış,
*Memur, emekli, dar gelirli, işçi, köylü geçinemez duruma getirilmiş,
*Tarım yok edilmiş ve köylü perişan duruma düşürülmüş,
*Atatürk döneminde on yılda temeli atılan ve milli sanayimizin (29 Ekim 1933 Hâkimiyeti Milliye Gazetesi) omurgasını oluşturan değerlerimizin tümü, Kemal Abi’nin! Maliye bakanlığı döneminde, yine Kemal Abi’nin veciz sözleri ile bir, bir yok pahasına elden çıkarılmıştır.

SÜMERBANK
“Yakında, Sümerbank tarihten siliniyor. Elinde bir şey kalmadığı gibi,
ismini de kaldırıyoruz."


PETKİM
''Ülkenin işgal altına girdiğini söylüyorlar. Gelsinler işgal etsinler!"


TEKEL
'‘Babalar gibi satarız...”


SEKA
"Stratejik yer imiş. Ne stratejisi? Önemli olan müşteri bulmak. Müşteri gece gelsin, pijamayla çıkarım karşılarına. Seviyorum bu işleri arkadaş."


ŞEKER FABRİKALARI
"Kâr edeni de, zarar edeni de, hepsini satacağız!"


TÜPRAŞ
“Parayı veren düdüğü çalar. TÜPRAŞ’I Ruslara satar mısın, diyorlar. Satarım arkadaş…”


LİMANLAR
“Ne banka bırakacağız, ne fabrika, ne de işletme. Liman da bırakmayacağız. Hepsini satacağız…"


TELEKOM
“20 bin Dolar veren herkese, TELEKOM’A ait bilgileri veririz.”

Bu kervandan geri kalmayan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, “20 bin dolar veren herkes kızımızı görür."

Veeee…… SONUÇ!

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın dediği gibi, paraları bastırdılar, kızlarımızı gördüler. Hoşlandıklarını satın aldılar.
Bu tablo karşısında işin içinden çıkamadığım için, Kemal Abi’ye! Sormak istiyorum.
Araba hangi konuda hız almıştı.?
Kemal Abi’nin! Yanıtının gecikmesi olasılığı karşısında ben düşündüklerimi söyleyerek okuyucularımı merakta bırakmamaya çalışacağım.

Altı yıllık AKP ve Kemal Abi’nin Maliye Bakanlığı Döneminde;

*Eğitim sistemimizin imamların emin! Ellerine teslim edilmesi,
*Gündemin birinci sırasında, daima imam okulları ve sıkmabaşın yer alması,
*Tüm devlet kurumları ile kavgalı hale gelinmesi,
*Kadrolaşmasının büyük bir hızla yapılması
*İhalelerin eş dosta verilmesi,
*AKP’li Yerel yönetimlerde kısmen şeriat uygulamalarının prova edilmesi,
*Her fırsatta göz bebeğimiz Türk Silahlı Kuvvetlerinin yıpratılmaya çalışılması,
*Sonucu şeriata varan Ilımlı İslam politikalarında epeyce yol alınması,
*İşlerine gelmediği konularda ülkemizi emperyalist AB ve ABD’ye şikâyet edilmesi,
*İşine geldiğinde, yargının bağımsızlığını savunması, gelmediğinde de yargıyı yerden yere vurması,
*Yaptıklarını gözlerden kaçırmak için durmadan gerilim yaratılması,
*Oy çokluğuna dayanarak, Anayasa’ya, yasalara uymasa bile her şeyin yapılabileceğinin savunulması,
Konularında, Kemal Abi’nin! İçinde bulunduğu AKP’nin arabası oldukça hızlı gidiyordu.
Bu hızda ki arabanın el frenini çekmenin gereği var mı?
Maazallah birde devrilirse, içinde ne devlet adamlarının! Zarar göreceğini bilmiyor musunuz?
Haklısın Kemal Abi! El freni çekme zamanı mıydı?

El frenini çekenlere yazıklar olsun!!!!!!! 16.6.2008

Gündüz AKGÜL
Emekli Cumhuriyet Savcısı

Çok güzel özetlemiş Sayın AKGÜL. "Utanmaz-ahlâksız" ikilisinin kullanıldığı en uygun isimlerden biridir bu zihniyeti sakat varlık...