ERDOĞAN DÜŞMANLIĞI
2023 yılı seçimlerine gidilirken muhalefet genel olarak ne ile suçlanmaktadır?
Sizin gözünüzü ‘Erdoğan düşmanlığı’ bürümüş, o nedenle yapılan iyi şeyleri göremiyorsunuz.
O zaman şu ‘iyi şeyleri’ bu yazı bağlamında özetlemeye çalışalım:
-Yargı bağımsızlığını ortadan kaldırıp, yargıç ve savcılara doğrudan ‘emir’ vererek karar alınmasına karşı çıkmak mıdır ‘Erdoğan düşmanlığı’?
-Yargıç ve savcıların sadece ‘idarî korku’yla değil ama doğrudan rüşvet almalarına karşı çıkmak mıdır ‘Erdoğan düşmanlığı’?
-Tüm ihaleleri gerçek değerinin üç-beş, hatta on kat fazlasına ve sadece kendi yakınlarına verilmesine karşı çıkmak mıdır ‘Erdoğan düşmanlığı’?
-Bütün bu ihalelerden yirmi yıldır belli bir ‘rüşvet’ alınmasına karşı çıkmak mıdır ‘Erdoğan düşmanlığı’?
-Bütün bu rüşvetlerin Erdoğan’ın bizzat kendisi, çocukları ve yaklınlarına akıtılması sonucu, bu diktatörün dünyanın en zenginleri arasına girmesini söylemek midir ‘Erdoğan düşmanlığı’?
-Tüm kamu kuruluşlarına, İmam Hatip’ten mezun olmanın yeterli sayıldığı ve valisinden, kaymakamına, bakanından en sıradan devlet memuruna değin bunların sahte sınavlar ya da yasaya karşı hile yöntemiyle atanmasına karşı çıkmak mıdır ‘Erdoğan düşmanlığı’?
-Halkın yarısından fazlasını sürekli olarak aşağılayıp, azardan giderek küfüre varan sözlerine, onurunu korumak amacıyla karşı çıkmak mıdır ‘Erdoğan düşmanlığı’? -Türk Ordusu’nun, ‘vesayet yalanları’na kurban edilip, Atatürkçü, millî ve şerefli yapısını bozarak, ‘yeniçeri’ veya ‘kapıkulu’ haline getirilmesine karşı çıkmak mıdır ‘Erdoğan düşmanlığı’?
-Tüm ulusal bayramları sıradanlaştırıp dinî bayramları öne çıkararak, halkın ‘ulusal bilinç’inin köreltilmesine karşı çıkmak mıdır ‘Erdoğan düşmanlığı’?
-İktidara geldikleri zaman terörün neredeyse sıfırlanmış olmasına karşın, kesinlikle ulusal ya da bölgesel çıkarlarımız için değil ama bizzat kişisel hırs ve amaçları doğrultusunda, emperyalizmle işbirliği halinde Irak ve Suriye’ye saldırmaya karşı çıkmak mıdır ‘Erdoğan düşmanlığı’?
-Fetö ile IŞİD’le önce içli-dışlı ve sonrasında sözde karşıtmış gibi görünerek, tüm iç ve dış politikalarımızın ‘kişiselleştirmesi’ne karşı çıkmak mıdır ‘Erdoğan düşmanlığı’?
-Tüm yüksek yargı ve deyim yerinde ise tüm yüksek bürokrasiyi tamamen ağanın çiftliğine çevirip, anayasa ve yasalar şöyle dursun, akıl, vicdan ve izana aykırı biçimde üçer-beşer maaş ve huzur hakkı gibi gerekçelerle yandaşlara peşkeş çekilmesine karşı çıkmak mıdır ‘Erdoğan düşmanlığı’?
-Sözde bakan ve başbakanların bizzat kendileri ve oğulları/kızları aracılığıyla uyuşturucu baronlarıyla iş-tutmalarına karşı çıkmak mıdır ‘Erdoğan düşmanlığı’?
-Artık yadsınmaz biç biçimde ortaya çıktığı üzere, ‘Devlet’in tüm kurumlarıyla bir ‘Tarikat-Mafya’ yapısına dönüştürülmesine karşı çıkmak mıdır ‘Erdoğan Düşmanlığı’?
Liste uzatılabilir.
Tüm bu açıklanan ve bu yazının boyutlarını aştığı için sıralanamayan nedenlerle, bu adama ‘düşmanlık’ beslemek benim için bir yurttaşlık görevidir.
Seçime hileleriyle görevini sürdürecek olsa bile, Erdoğan ve tayfasına ‘düşmanlık’ edeceğimi ve düşmana nasıl davranılıyorsa öyle davranacağımı alenen ifade ediyorum.
Ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun, ne kadar eksik veya yanlışı olsa da bütün bu olumsuzlukları tersine çevireceğine inanıyorum.
Ve yine, buradan Erdoğan’a doğrudan ya da dolaylı destek olan tüm ‘siyasetçi’lere seslenmeyi bir ‘boyun borcu’ olarak görüyorum.
Bu adamın Türk Devleti ve halkına yaptığı ‘düşmanlık’ları en az benim kadar sizler de biliyor ve hatta çok daha fazlasını görüyorsunuz;
Bütün bunlara karşın, gerçekleri hâlâ görmezlikten gelmenizi ve sessiz kalmanızı kendi payıma affetmeyeceğimi bilmenizi isterim.
Eğer tutumunuzda direnecek olursanız, sizleri de bağışlanmaz hasım olarak göreceğimi bir yerlere not edebilirsiniz.
Sizlerle de ayrıca hesaplaşağım, andım olsun.