Erdoğan'ın korumaları
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın korumalarının Türk Büyükelçisine ait konutun önünde protesto eden bir grupla çatışması Başkan Trump'la yapılan görüşmeyi gölgede bıraktı.
Erdoğan'la Trump arasında yapılan görüşmenin yerine hangi televizyon yada gazeteyi açsanız konut önündeki arbede ve sert yorumlar veriliyor.
Washington'da her zaman özel günlerde bindirilmiş Rum-Ermeni ve bu ikiliye sonradan katılan Iraklı Kürt ve Türk gruplardan (PKK sempatizanı) oluşan kıtalar vardır.
Geçmiş yıllarda bunların karşısına çıkan tek vücut olmuş Türkler vardı.
AKP iktidarıyla birlikte zaman içerisinde Türkler kendi aralarında bölündü.
İktidarın Gülen cemaatiyle kanka olduğu dönemde bu ayrılık daha da belirginleşti.
Atatürkçü, laik yıllardır ABD'de Kıbrıs, sözde soykırım ve Türkiye aleyhtarı unsurlara karşı yönetim nezdinde, Kongre ve basında mücadele veren dernek ve gruplar dışlanmaya başlandı.
AKP iktidarları Fethullah Gülen dernek ve gruplarını korumaya aldı, destek verdi.
Böylece Türkler arasında da 17-25 Aralık yılına kadar bölünmeler arttı.
Bu arada Fethullah Gülen Pensilvanya'daki çifliğinin önünde Atatürkçüler tarafından iki kez protesto edildi .
Ergenekon-Balyoz kumpasları için Beyaz Saray önünde onlarca protesto gösterileri yapıldı.
Ermeni-Rum diyasporası iddialarına karşı mücadele veren Türkler, Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı planlanan kumpası milli mesele yapıp ABD'de anlattı.
Başarılı da oldular.
17-25 Aralık'tan sonra Fethullahçı-AKP dayanışması sona erdi.
Şu anda ABD'de Türk derneklerin durumu şöyle:
Daha önce ABD'deki tüm derneklerini çatısı altında toplayan Türk-Amerikan Dernekleri Asamblesi (ATAA) kendi yoluna devam ederken, Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç atandıktan sonra Ankara destekli yeni bir dernek oluşturdu.
Eski Asamble Başkanı Günay Evinç'i de bünyesine alarak 'The Turkish American National Steering Committee (TASC)' adında bir organizasyon oluşturdu.
Maalesef ABD'deki Türkler arasında artık büyük bir bölünme var.
Erdoğan'ın Washington ve New York ziyaretleri artık bazı Türk grupları tarafından da protesto ediliyor.
Ancak hemen belirteyim, bu gruplar 'Fetö'cü ve 'Kürt-Ermeni-Rum' göstericilerden tamamen farklı hareket ediyor. Onlarla iş birliği yapmıyor ve hatta zaman zaman da onlarla Türkiye'ye, Atatürk'e dil uzattıkları için çatışıyor.
Geçen yıl Mart ayında Cumhurbaşkanı Erdoğan Washington'da Brookings Enstitüsü adlı düşünce kuruluşunda konuşması sırasında Atatürkçü gruplar tarafından da protesto edilmişti. (Bölgede 4 grup vardı. Erdoğancılar, Atatürkçüler, Fetö'cüler ve Ermeni destekli PKK sempatizanları)
Gösteriye Erdoğan'ın korumaları müdahele etmiş, Atatürkçü bazı göstericiler darp edilmişti.
Olay yerine çok sayıda polis gönderilmiş, Amerikan televizyonları günlerce darp görüntülerini yayınlamıştı.
Bu olay henüz unutulmuş bile değilken, bir bölümüne Erdoğan ve heyetin de şahit olduğu gösteride olanlar ABD’de son günlerin en önemli haberini oluşturuyor.
Amerikan anayasasının birinci maddesi ifade özgürlüğü ve protestoyla ilgili.
Korumaların durumdan vazife çıkarmasına gerek yok. Başka bir ülkede olduklarını unutmamalı.
Amerikan polisi izinsiz gösteri yapan protestoculara imkan verdiği için suçlu. Ancak bu Erdoğan’ın korumalarına darp hakkı vermez. Türk Büyükelçilik yetkilileri önceden gereğini yapması lazımdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı korurken Türkiye Cumhuriyeti’nin itibarını da düşünmek lazım.
Başkan Trump’ın ABD’nin her yerinde aylardır nasıl protesto edildiğini hiç mi seyretmediniz?
Yılmaz POLAT, 18 Mayıs 2017