Erdoğan resimli sikke de kestirirler!
Doğu toplumlarında devlet olmanın gereği, kendi adına sikke kestirmek, yani para bastırmaktır. İslâm’dan sonra buna kendi adına hutbe okutmak da eklenmiştir!
“Nereden çıktı bu sikke kestirme meselesi?” demeyin. Türkiye’de yaşanan siyasi mücadelenin özü budur!
7 Haziran’da Tayyip Erdoğan halk desteğini alırsa, “Yeni Türkiye” dediği rejimde ilk iş olarak kendi adına hutbe okutup, kendi adına para bastırması sürpriz olmaz!
* * *
Bakar mısınız; Tayyip Erdoğan, “Avrupa’da projesi yapılan Ali’siz Alevilik fitnesi” ne dikkat çekerek “Biz ne bilirdik eskiden; Aleviler, Hz. Ali Radıyallahüanh efendimizi sevenler diye bilirdik. Öyle mi? Ben de onun için derdim ki eğer Alevilik Hz. Ali’yi sevmekse ben bu Alevi’yim diyenlerden daha Alevi’yim. Çünkü ben Hz. Ali gibi yaşamaya çalışıyorum ama bunlar öyle yaşamıyorlar ki?” dedi.
“Ali’siz Alevilik”, Almanya’da projelendirilmeden önce de Türkiye’de zayıf bir akım olarak vardı ama Alevilerin çoğunluğu bu akıma uzak durur. Dolayısıyla, Tayyip Erdoğan’ın, küçük bir topluluk üzerinden genel Alevilik eleştirisine girmesi doğru değildir. Bunu Cumhurbaşkanı olarak yapması ise vahimdir. Aleviler arasında Ali’siz Alevilik gibi bir fitne yaygınlaştırılmak isteniyorsa, Alevi önderlerini toplar, devletin istihbarat bilgilerini aktararak toplumu aydınlatmalarını istersiniz, sorun kendiliğinden çözülür.
* * *
Hz. Ali gibi yaşamak konusuna gelince...
Bu konuda Alevi yazar Remzi Kaptan’ın bir yazısı var:
“Hz. Ali gibi yaşamak; Hak inancına mensup olmak ve hakikat yolunda yürümektir.
Hz. Ali gibi yaşamak; sevgiyi ve barışı esas almak demektir. Mazlumdan yana, zalime ve haksıza karşı olmaktır.
Hz. Ali gibi yaşamak; kişinin kendisiyle, çevresiyle ve cümle varlıkla barışık olması demektir.
Cübbe giymek, sakal bırakmak, kadını hayatın her alanında dışlamak Hz. Ali gibi yaşamak değildir.
Dini iktidar aracı, baskı unsuru olarak kullanmak Hz. Ali gibi yaşamak değildir.
Dinin arkasına saklanıp her türlü haksızlık ve adaletsizliği yapmak Hz. Ali gibi yaşamak değildir.
İbadeti ve inancı gösterişe koymak Hz. Ali gibi yaşamak değildir.”
* * *
AKP’li Yasin Aktay ise Siirt’te çocuklara, “Serok Tayyip Erdoğan, Salli ala Muhammed” diye türkü söyletiyor! Eleştirileri cevaplandırırken de “Bu bizim kültürümüzde var” diyor.
Kültürümüzde kendi adına sikke kestirmek de var hutbe okutmak da! Bunun için diyorum ki, 7 Haziran’da halk desteği devam ederse Tayyip Erdoğan adına hutbe de okuturlar, sikke de kestirirler!
-Fakat AKP döneminde, “Dinlerarası diyalog” adına, Kelime-i Şehadet’in “MuhammedûnResulullah” bölümünü kaldırmak isteyenlere yol verilmedi mi?
-Avrupa Birliği baskısıyla, “Allah nezdinde hak din İslâmdır” ayeti, camilerimizden, hutbelerimizden çıkarılmadı mı?
-ABD’nin İslâm’ı dönüştürmek ve 22 İslam ülkesinin haritasını değiştirmek stratejisinin uygulama projesi olan Büyük Orta Doğu Projesi eş başkanı kim?
-Libya’yı, Suriye’yi kana bulayan, paramparça eden kim?
-IŞİD adlı istihbarat operasyonuna lojistik destek, silah ve asker sağlayan kim?
-Bu mu Hz. Ali gibi yaşamak?
Bu mu Hz. Muhammed gibi yaşamak?
* * *
Aslında örnek alınan kişi Hz. Ali veya Hz. Peygamber değil Muaviye’dir! Hz. Ali’nin ordusuna karşı savaşırken, kendi askerlerine “mızraklarınızın ucuna Kur’an sayfalarını geçirin” emrini veren odur!
Bugün siyasette mızrak yok; seçim kürsüleri var!
Siyasi parti liderlerinden gasp ettiği seçim kürsüsünden Kur’an sallayan kim?
Haftada bir “Kur’an’dan bir ayet sallayan” ve Bakara’ya “makara” diyen kim?
Arslan BULUT, 26 Mayıs 2015
arslanbulut@yenicaggazetesi.com.tr