Erdoğan Yönetimi kamu mülklerini Yahudi ağırlıklı bir şirket aracılığıyla pazarlıyor

Erdoğan Yönetimi İsrail’e de çalışan New York merkezli Yahudi ağırlıklı ünlü bir ABD şirketiyle krizden çıkmaya çalışıyor. ‘Arnold and Porter’ adlı şirket, geçen ay Erdoğan Hükümeti adına 2 milyar dolarlık şeriat yasalarına uygun ‘sukuk’ işlemi yaptı.

Kısaca ‘ticari bir varlığın menkul kıymetleştirilerek sertifikalar aracılığıyla satımı’ anlamına gelen ‘Sukuk’ ihracında Erdoğan Yönetimi, uluslararası sermaye piyasasına milyarlarca dolar borçlandı.

Ülkelerin ekonomi bakanlıkları ve merkez bankalarına akıl hocalığı yapan ABD merkezli ‘Arnold & Porter’ın müşterileri (lobi ve danışmanlık) arasında birinci sırada İsrail yer alıyor.

Erdoğan Hükümeti, ‘faiz lobisi’ diye sürekli İsrail’i suçladı ama gerçekten durum böyle mi?

Arnold and Porter 26 Eylül 2012 tarihinde Erdoğan Hükümeti’ne bir mektup yazarak bir dizi tavsiyede bulundu.

Şirket ekibi Steven Tepper, Marian Saxena, Jeremy Willcocks ve Benjamin Kieft ‘şeriat’ yasalarına uygun olduğu gerekçesiyle Arapça ‘Sukuk’ denen ihaleler yapmasını önerdi. Öneride İstanbul’daki Somay Hukuk Bürosu, Sera Somay ile Nazlı Kurbanzade adları da bulunuyor. Erdoğan Hükümeti, Arnold & Porter’ın önerisini uygulamaya koydu. Maliye kamu mülklerinin envanterini çıkardı. İstanbul ve Ankara’daki binaların listesini Hazine’ye gönderdi.

Hükümet, 2012, 2013 ve 2014’te yaklaşık 6 milyar dolar değerinde ‘Sukuk’ işlemi yaptı. Sukuk daha sonraki yıllarda da şirket aracılığıyla devam etti.

(https://www.arnoldporter.com/en/perspectives/news/2017/04/arnold-porter-kaye-scholer-represents-turkey)
Son olarak geçen ay 2 milyar dolarlık ‘Sukuk ihrac’ etti.

(https://www.arnoldporter.com/en/perspectives/news/2019/02/arnold-porter-represents-republic-of-turkey)

AKP Yönetimi, ‘Sukuk’ ihracında uluslararası sermaye piyasasına 2023 vadeli milyarlarca dolar borçlandı. ‘Sukuk Sertifikalarını'( devlet senedi) alanların kimliğini ve ne karşılığında aldıklarını bilmiyoruz. Bu bilgiler Hazineden sorumlu Berat Albayrak’ın not defterinde. Ancak ‘sukuk’ sertifikalarından alanların sertifikalar oranında kamu mülklerine ortak oldukları biliniyor.

Böylece söz konusu mülkün geliri de onlara ait oluyor.
(https://www.katilimbankaciligi.com/sukuk-nedir/)
Dolayısıyla Erdoğan Yönetimi’nin hangi kamu malını ‘sukuk’ yoluya kime ihraç ettiği bilinmiyor.

Yandaş basının bu ‘İslami’ ihracattan haberdar olmaması mümkün mü? Sağlam kaynaklarından araştırsalar da kamuoyu da bilgi sahibi olsa.

Yılmaz POLAT, 11 Mart 2019