Ergenekon 1923te Kuruldu
Ergenekon iddianamesi geçen cuma günü açıklandı. Cumartesi günü Taraf gazetesinin manşeti şöyleydi:
- 1923te kuruldu, 2008de arınıyor.
Neydi 1923te kurulan?.. Ergenekon!.. 1923 neyin tarihiydi?.. Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunun!.. Öyleyse neymiş Ergenekon? Türkiye Cumhuriyetinin ta kendisi!.. Bu durumda, 2008de Ergenekonla birlikte kimden arınıyormuşuz?..
- Türkiye Cumhuriyetinden!!!
Utanmasalar, bir türlü bulamadıkları 1 numara olarak da Büyük Devrimciyi gösterecekler!.. Aslına bakarsanız Cumhuriyeti hedef göstererek bunu zaten yapmış durumdalar!.. Ben, bugüne dek, işbirlikçiliğin, emperyalizme alet, kendi yurduna düşman olmanın pek çok çeşidini gördüm ama böylesine açık, böylesine göstere göstere misyonerlik faaliyetine ilk kez tanık oluyorum
- Kutlarım!..
* * *
Aslında, kendi mantıklarında ve de yapılan uzun erimli plan çerçevesinde son derece tutarlı yol aldıklarını teslim etmek lazım!..
Geçen hafta yazdığım Yeni Mandacılar başlıklı yazımda, bir Alman ajanının, Türkiye yapay bir devlet, Türk ulusu yapay bir ulus. Atatürk Ermenileri ve Rumları yok ederek bu devleti zorla yarattı sözlerini anımsattıktan sonra, bir Türk profesörün, AKPnin anayasa taslağını hazırlayan komisyonun başkanı Ergun Özbudunun şu satırlarına yer vermiştim:
"Olan şey, Mustafa Kemalin var olmayan, farazi bir varlığı, Türk milletini ayağa kaldırarak ona hayat vermesiydi. Onun girişmiş olduğu projenin gerçek boyutlarını bize veren ve düşüncesinin ütopyacı niteliğini ortaya çıkaran, olmayan bir şey için sanki varmış gibi çalışması ve onu var etme yolundaki kabiliyetidir
"
Bu aynı tornadan çıkmışçasına birbirini tamamlayan düşmanlığın üzerine şöyle bir yorumla devam etmiştim:
- Yıllar önce üstü kapalı bir şekilde, Türkiye yalnızca Türklere bırakılmayacak kadar önemli bir ülkedir diyorlardı. Artık Türkler zaten yoktuya kadar geldiler
Yeni aşama ise Tarafın manşetinden ilan edilmiş bulunuyor.
- Zaten Türkiye Cumhuriyeti de yoktu!..
Bir imparatorluğun küllerinden, emperyalizme karşı başarıya ulaşmış ilk Kurtuluş Savaşını vererek kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti aslında yalnızca elleri kanlı bir çeteydi!.. Tam 85 yıl, görünürde cumhurbaşkanları seçerek, hükümetler kurarak, bütçeler yaparak, dış politikalar oluşturarak kanlı yeraltı faaaliyetlerini sürdüren bu karanlık çete, nihayet, dış dünyanın da desteği ile afişe edildi ve şimdi 2008 yılında arınıyor!
Kim arınıyor sorusunun yanıtı yok. Ben bir tahminde bulunayım; arınacak olan yapay Türk ulusu olamayacağına göre, kendisini Türk zanneden milyonlarla birlikte her türden topluluklar, cemaatler, etnik gruplar, bu yapay cumhuriyetten arınacak 70 küsur milyonu oluşturuyor!..
- Pekiii, arındıktan sonra ortada yapay ulus, yapay devlet filan kalmayacağına göre, bu ahali nereye sokuşturulacak?..
Çok kolay!.. Elde zaten harita mevcut
Hatırlasanıza canım, Amerikan Genelkurmayının yarı resmi dergisinde geçen yıl yayımlanmıştı hani
Türkiyeyi parçalara ayırmış, Kürt devletine Karadenize çıkış yolu bile vermiş, Doğu Anadolunun göbeğine Ermenistanı oturtmuş olan haritadan söz ediyorum!..
Yine mi anımsamadınız? Hafızanız çok zayıf!.. O halde çok uzatmadan, Lozanla yırtıp tarihin çöp sepetine attığımız Sevr anlaşmasının yeni versiyonu desem? Evet işte o:
- Yeni Sevr!..
* * *
Türkiye, tarihinin en keskin virajını dönüyor
Öyle ki; bu tam anlamıyla bir var oluş-yok oluş mücadelesi
Ve her şey çok açık oynanıyor. Yüzlerindeki maskeleri tamamen atan işbirlikçiler, kapısına bağlandıkları efendilerinin talimatlarını, üzerine ruhlarını, kinlerini ve nefretlerini de koyarak açıkça yerine getiriyorlar
Pekiii, olmayan Türk ulusu bu durum karşısında ne yapıyor?.. Son zamanlarda yurdun dört köşesinden edindiğim izlenimle bitireyim:
- Olmayan millet, fena halde bileniyor!..
AKP kapatılmadı
Ancak laikliğin odağı haline geldiği de saptandı. Bu kararın AKPnin aklının başına almasını sağlayacağını, Türk ulusunun ise geleceğini karartmayacağını ümit etmek istiyorum.
Cumhuriyet
31.07.2008