Ergenekon Operasyonunun Bilinmeyenleri - 2 / Tevfik BİR
Ergenekon operasyonu diyoruz. Başka isimler takılan, Ergenekon kadar güncel, bağlantılı pek çok operasyonu da bu isim altında anlatmaya çalışıyoruz. Ergenekonu bir de şu yönüyle görmeye çalışalım. Suçlu-suçsuz, Ergenekon kapsamında yargılanması gereken yada gerekmeyen, şu an için akıbetinin ne olacağını bilemediğimiz yüzlerce kişi sanık sıfatıyla ancak çoğu basın kuruluşları tarafından “kamuoyu mahkumu” ilan edilerek göz altına alınıyor, tutuklu yada tutuksuz yargılanıyor.
Buradaki genel görünüm dikkat çekicidir. Bir teoremde bulunalım. Elbette kimseye bir suçlamada bulunmadan ve yargılamaya müdahale kapsamına girmeden. Yargıya ve yargılama sonucuna güvenmeye çalışacağız.
Göz altına alınan isimlerin çoğu bugüne kadar “vatansever” olarak tanıtılan kişilerdi, toplum içinde önde duran isimlerdi, kişi olarak değilse bile meslekleri önde duruyordu, çalıştıkları yerler parlak kurumlardı. Ergenekon tarihi kapsamında da gördük, ordu milletin içinden çıkmış, milletin organik bir parçasıdır. Ordu yani TSK dediysek Jandarma, Polis, MİT gibi silahlı koruyucu güçlerin hepsi milletin organik parçasıdır. At, avrat, silah kutsaldır.
Dördüncü kol ve beşinci kol faaliyetleriyle, bu isimler ve kurumlar, özellikle TSK peşinen suçlu ilan edilmiş ve yıpratılmıştır. Birileri talimatlara harfiyen uymaktadır.
Teorimiz nedir derseniz, Ergenekon dalgalarına maruz kalan kişilerin çoğunun Sabetayist kökenli olma olasılığını tespit etmiş bulunuyoruz. Bunlar cımbızla mı seçilmektedir, bu operasyonun arkasında daha da önce bahsettiğimiz Siyonist-Sabetayist Güç Çatışması hatta ötesinde Siyonist Sistemin/Yahudilerin, Türkiye Sabetayistlerini tasfiye çabası mı yatmaktadır, hahamların çelebileri tasfiyesi midir, yoksa bazı isimler tesadüfen mi Sabetayist kökenli çıkmaktadır, tesadüfler zinciri midir, soruyoruz.
Tuncay Güney’in bir “haham” olarak sunulması ve bazı pozları vermesi buna işaret midir, güç gösterisi midir? Tuncay Güney kendisini haham olarak tanıtmıştı ancak bunun yalan olduğu ortaya çıktı. Peki neden, ne için, neyi göstermek için kendini haham olarak tanıtmış, haham kılığına bürünmüştü? Bunu herhangi bir kimse sorguladı mı?
Duvardaki o kocaman Yahudi/İsrail Yıldızının ve 9 kollu şamdanın seyircilerin gözüne sokulurcasına kamera önünde bulunmasının anlamı neydi?
7 kollu şamdan (Menora) Yahudiler tarafından daha sık kullanılır ve daha yaygın bir işarettir. İsrail devlet armasında da Menora vardır. Peki neden bunun yerine 9 kollu şamdan (Hanukiya) seçilmişti?
Hanukiya, yalnızca Yahudilerin Hanuka Bayramı’nda kullanılıyor. Hanuka Bayramının bir diğer adı “ışıklar bayramıdır”. Acaba hahamın itirafları, sonunda kutlanacak bir bayrama, Işıklı günlere mi vesile olacaktır? Bu şamdan o masada, yakılacağı günü mü beklemektedir? Tuncay Güney’in itirafları ve üstlendiği rol Siyonist Sistem’in saldırısının gizli bir işareti midir?
Bir dönem bir haber yapılmıştı. Bu haberde, 3. iddianamede Ergenekon sanıklarının “Sabetayist” olduğu belirtilen birçok ismi fişledikleri öne sürülmüştü. Yanlıştır, kirli bilgidir. Ergenekon oluşumu Sabetayist karşıtı bir oluşum olamaz keza Ergenekon sanıkları arasında ağırlığın İbrani kökenlilerden/Sabetayist kökenlilerden oluştuğunu görebiliyoruz.
Sabetayistlerin (iş/para adamları dışındakiler), siyasi açıdan genelde koyu olduklarını biliyoruz. Ya çok vatansever oluyorlar yada ikinci cumhuriyetçi oluyorlar. Ergenkon ve diğer isimler kapsamında yargılananların aslında hangi tarafta olduklarını yargılamanın neticesinde göreceğiz. Zamana gereksinim var, zaman bize her şeyi gösterecek. Peşinen kişileri ne savunalım ne de suçlayalım. Yanlışlar varsa da bunları söylemekten korkmayalım. Yanlışı kim yapıyorsa yapsın!
Sabetayistler ya vatansever oluyorlar yada ikinci cumhuriyetçiler dedik. Bir üçüncüleri daha mevcut aslında, ikinci cumhuriyetçilerin ötesi, militan versiyonu. Bunlar, İsrail’in Kürdistan projesinin Türkiye ayağı içinde yer alan bölücüler arasındalar. Yaygınlar.
Ve sonuç olarak Türkiye’de, İslam adına geldiğini söyleyen dinciler genelde Siyonizme- Zionizme hizmet etmiştir. Türkiye’ye en büyük hizmeti verenler ise genelde Sabetayistler’dir. Öyle yada böyle, bir yanımızda hep İbraniler var. Her yanımızda takiyeciler var. Kimisi dinini saklıyor, kimisi siyasetini... Ve bugün bu operasyonun gölgesinde, artık İsrail silüetinde SİSTEM'i görüyoruz. Her ne olursa olsun, kim neye inanırsa inansın bizler, adalet yerini bulsun istiyoruz.
Bu yazı: Tevfik BİR'in Uyan Ey TÜRK Gidiyoruz adlı kitabının “Ergenekon Operasyonunun Bilinmeyenleri” bölümünden, kısımlar alınarak hazırlanmıştır.
Tevfik BİR
04 Ağustos 2013
www.tevfikbir.com
Kitap: Uyan Ey Türk Gidiyoruz