Esad’ın Konuşması NATO’nun Teslim Alma Ümitlerini Kırdı
16 Ocak 2013 Çarşamba
"Pulitzer Ödüllü gazeteci Seymour Hersh’a göre Amerikalı, Suudi ve Lübnanlı yetkililer yıllar evvel, henüz 2007 yılında plan yaptılar ve planları mezhepçi aşırıların bölgesel ordusuyla Suriye halkını düşürmekti ve bu çatışma binlerce insanın hayatına mal oldu."
Tony Cartalucci
Press TV
Pulitzer Ödüllü gazeteci Seymour Hersh'a göre Amerikalı, Suudi ve Lübnanlı yetkililer yıllar evvel, henüz 2007 yılında plan yaptılar ve planları mezhepçi aşırıların bölgesel ordusuyla Suriye halkını düşürmekti ve bu çatışma binlerce insanın hayatına mal oldu ve yine sadece Suriye'nin istikrarını ve geleceğini değil bilakis onunla sınırı olanlarınkini de bozdu. Batı'nın Suriye'ye karşı saldırısı doğrusu İran ile savaş yolundaki birçok adımdan birisidir.
Bu hafta başında Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esad Şam'da bir konuşma yaptı. Bu konuşmada cumhurbaşkanı, çatışmanın gerçek tabiatına ilişkin taviz vermeyi reddetti. Silahlı muhalif teröristlere seslenen Cumhurbaşkanı Esad halkının ne Batı'daki düşmanlarından gelen taleplere teslim olacağını ne de müttefiklerinden gelen tavsiyeleri “emir” olarak değerlendireceğini belirtti.
Konuşma özellikle yeni bir şey içermiyordu ama bu Batı'ya yarattıkları kan banyosunu kazanacağına, onların bunu “zor yol”dan yapmak zorunda kalacaklarına dair bir işaretti.
Çatışmanın, pota altında oynanan doğasına rağmen kısmi atış/vuruş görüntüsünde, Suriye halkının galip gelmesi gibi gözüken bu konuşma Batılı medyanın manşetlerinden düştü. Bununla birlikte, kendileri tarafından tasarlanıp uygulanan Batılı menfaatlerin geniş etkileri de azımsanmamalıdır. Yakın zaman evvel Şam'da yapılan meydan okuyucu konuşma ile top kesinlikle onların sahasına konuldu ve onlar pek yakında (topla) oynayacaklar.
Amerika Birleşik Devletleri'nin Patriot füzelerini Suriye sınırına yerleştirmesi ve tüm tehlikeleriyle çatışmanın gelecek yılı tamamıyla Suriye hükümetinin ve müttefiklerinin savaşçıların, paranın ve sınırlardan silahların akışını engelleyebilmesine, bu teröristlerin daha ileri gitmelerini akamete uğratmasına, halkı yerinden etmesini durdurmalarına bağlı olacak. Bu yapılabildiğinde tüm bu yukarıda zikredilenler Batı'nın istediği tırmanışa karşı uygulanabilir bir caydırıcılık sunar. Amerika Birleşik Devletleri, İsrail, Müslüman Kardeşler'in terörist müfrezeleri ve onların Suudi Arabistan ve Katar'daki destekçileri duraksıyorlarsa, Suriye hükümeti halkı ile iletişime geçebilecektir. Şayet duraksamıyorlarsa, bundan sonra Suriye ve müttefiklerinin tüm çabası bunu sağlamayı garanti etmek olmalı.
Libya ve şimdi Suriye'de NATO'nun askeri saldırganlığında ana kolaylaştırıcı rol oynayan Birleşmiş Milletler; Wall Street ve Londra'nın etkisi dışında filizlenen, gittikçe sofistike hale gelen uluslararası medya organizasyonları tarafından mütemadiyen etki altında bırakılmalıdır. Bütünüyle ikiyüzlü ve özel menfaatlerinin mevcut ajandasını izleyen bu organizasyonu oyundan çıkarabilecek taşma noktasına ulaşılmak zorundadır. Böylelikle Suriye'de “muhalefet” (kuşkusuz El Kaide ve Müslüman Kardeşler ile işbirliğine dayanan bir muhalefet) olarak anılmasını sağlayan örtü ve meşruiyet etkili bir şekilde kaldırılır.
Batı sadece Suriye'ye saldırmıyor. Çin ve Rusya'ya karşı politik ve ekonomik bir savaş başlatıyor ve terörizmle savaşma bahanesi altında, AFRICOM eliyle Afrika kıtasındaki ülkeleri askeri bakımdan işgal ediyor. Anglo – Amerikan küresel hegemonyasının tarih olup olmadığı tartışılabilir ama bu savaş Batı'yı, genişletmek için değilse bile, çok gerçek ve halen devam etmekte olan haksız küresel güce sarılmaya angaje ediyor.
Suriye'deki mevcut savaşın dönüm noktasında Batılı gözler İran'a ve Rusya'nın Kafkas Dağları'na bakacaklar. Çin içinde sosyo ekonomik istikrarsızlık yaratmak da gündemde. Batı, Suriye'de kaybederse, bu büyüyen etkilerinin küresel olarak sallanışının başlangıcı olacak. Eğer başarırlarsa, şiddetli mücadeleler yine de verilecek ve galibiyetin bedeli olarak bu özel menfaatler katlanarak artacak.
Gerek jeopolitik, gerek ekonomik gerekse de yerel açılardan ele alındığında, bunun farkında olan insan sayısı giderek artmaktadır. Teknolojiye bağlı alternatifler tarafından güdümlenen bir paradigma kaymasının teşviki sayesinde kendilerini ve kaderlerini Wall Street – Londra girişiminden çekip kurtarmanın tam sırasıdır. Suriye'deki Batılı menfaatler yoldaki iki yıllık “çarpışma” ile tarih oluyor ve bu olacak birçok şeyden ancak birisidir.
Yazar Hakkında
Tony Cartalucci Bangkok'tan bir jeopolitik araştırmacısı ve yazardır. Yazıları Alternative Thai News ve LocalOrg dahil olmak üzere birçok alternatif medya sitesinde yayımlandı. Yazıları Güneydoğu Asya perspektifinden dünya olaylarını ele aldığı kadar gerçek özgürlüğün anahtarlarından birisi olan kendi kendine yeterliliği de teşvik eder.
medyasafak.com