ESAS IRKÇI TESEV'DİR
TEOMAN ALİLİ
Irkçılık nedir? Irkçılığın oluşması için öncelikle insanların etnik gruplara ayrılması gerekir. Eğer etnik kökenler öne çıkarılmazsa ırkçılık da asla gündeme gelmez. Irkçılığa karşı olmak için gerekense etnik farklılıkları ortadan kaldırmak ve bunun yerine eşit haklara sahip "millet" oluşturmaktır. Millet oluşturma fikri aslında bir devrimci harekettir ve temelleri Fransız ihtilaline dayanır. Malesef ihtilal sonrasında bazı küçük etnik gruplar büyük güçlerin kışkırtmasıyla milletleşmeyi etnik ayrımcılık olarak algılamışlardır. Örneğin Panslavizm veya Pantürkizm akımları bu yanlış algılamanın sonuçlarıdır.
DEVRİMLER BİRLEŞTİRMEDİ Mİ?
Tarih iki büyük devrimin ışığında milletleşme fikrini gündeme getirmiştir. Sovyetler Birliği daha gevşek bir yapıyla Fransız İhtilali'nden aldığı ışığı kullanmış ve bir Sovyet milleti yaratmıştır. Ancak Sovyetler çok geniş bir karaya ve çok farklı ve büyük etnik yapıya sahip olduğu için tam bir milletleşme sürecine gidememiştir. Dolayısıyla tarihin bildiği en büyük milli devrim Türk Devrimi olmuştur.
TÜRKİYE IRKÇI OLMAYAN TEK ÜLKEDİR
Türkiye dünyada ırkçı olmayan belkide tek devlettir. Bunu vatandaşlık tanımından bile anlıyoruz. Şöyle ki: "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı soy bağı esasına dayanır." Bu tanım nedeniyle başta ben olmak üzere pek çok Türk ırkına mensup kişi Türk vatandaşlığı alamamıştır. Örneği biz anakara olarak gördüğümüz Anadolu'nun Karamanoğlu Beyliği'nin bir parçası olduğumuz halde soyu Balkanlarda yaşayan Türkler olduğumuz halde ve ırki olarak tam Türk ırkına mensup olduğumuz durumda Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı alamıyoruz. Mutlaka anne veya babamızın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması gerekiyor. Oysa ırki olarak Kürt veya Arap olan bir kişi anne veya babası Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması halinde TC Vatandaşı olabiliyor ve Türkiye doğumlu olma şartı bile aranmıyor. Dünya geneline bakıldığında ise Fransız olduğunu ispatlayan biri otomatik olarak Fransız vatandaşlığı alabiliyor bu durum Almanlar yada Anglosaksonlar için de geçerli. Görüldüğü gibi Türkiye'nin yapısı ırkçlığı reddediyor ve vatandaşlık bağı tanımını daha kuruluş anayasasından beri devam ettiriyor.
ATATÜRK IRKÇILIĞIN BAŞDÜŞMANIDIR
Bir Rumeli Türkü olarak Mustafa Kemal'in büyüklüğünü kavramak benim için daha kolay. Çünkü O büyük adam ülkeyi kurduğu zaman kendi hemşerilerine vatandaşlık verebilecek yetkiye ve güce sahip olmasına rağmen asla böyle birşey düşünmemiş ve Turan hayali görenlere Misak-ı Milli sınırlarını çizerek bayrak göstermiştir. Atatürk "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye Halkı'na Türk Milleti denir" tanımıyla millet yaratmanın en önemli adımını atmıştır.
EVET TESEV SEN IRKÇISIN
Bütün bu gerçeklerin üzerine Anayasa'daki Türk vurgularını hedef alan TESEV aslında etnik ayrılıkları kışkırtarak ırkçılık yapmaktadır. TESEV'in hayalindeki sistem ancak ırkları birbirinden ayırmaya hatta tarikat ve aşiretlerin önünü açmaya neden olacaktır. Etnik grupların haklarını elinden alacak bir sistemdir aslında TESEV'in hayalindeki sistem. Çünkü böyle bir durumda fazla olan az olanı ezecektir. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın.
HAYALLERİNDEKİ ÜLKE: MAKEDONYA
TESEV'in son raporunda "Türk milleti kavramının anayasadan çıkarılması" teklifini görünce karşımıza hemen Makedonya gerçeği çıkıyor. Bugün Makedonya Anayasa'sında millet kavramı yok, yerine "Çok etnikli Cumhuriyet" kavramı konmuş. Makedoncası "Multietniçko Drjava Makedoniya", uluslararası adı "Multiethnical State Macedonia." Peki devletin millet tanımı olmadan oluşması ülke de yaşayan etnik grupların yakınlaşmasına mı neden oldu?
İŞTE GERÇEK
Ülkenin yeni yapısı halklar arasında kaynaşma sağlamadı tam tersi oldu. Artık Makedonlarla Arnavutlar çok mecbur kalmadıkça temasa geçmiyorlar. En çarpıcı ayrışma Başkent Üsküp'te yaşanıyor. Vardar nehri üzerindeki Taş Köprü nün bir tarafı Arnavut diğer tarafı Makedon olarak tanımlanıyor. Köprünün Arnavut tarafında Arnavutların kahraman olarak gördüğü İskender Bey'in(Büyük İskender değil, Osmanlı devşirme askeriyken savaş sırasında taraf değiştiren Arnavut lider) anıtı varken Makedon tarafına da çok büyük bir Büyük İskender anıtı dikiliyor. Ülkenin en hakim bölgesi olan Vodno dağı üstüne kocaman bir haç dikilmiş durumda ve bu haç heryerden görünebiliyor.Özellikle müslüman bölgelerinden çok rahat seçiliyor üstelik geceleri ışıklandırılıyor. Müslüman köyleri ile Hıristiyan köyleri birbirine komşu bile olsa alışveriş yapmıyor. Irkçılar iktidar koltuklarında oturuyor. Seçimlerden Makedon Milliyetçi Partisi birinci parti olarak çıktı, Arnavut milliyetçi partisi de hızla güçleniyor. Okullar da artık tamamen ayrı müfredatlar uygulanıyor. Bazı devlet dairelerinde ve belediyelerde Makedon ve Arnavut bayrağı birlikte dalgalanıyor. Yani iki bayraklı bir ülke hatta üç bir de AB bayrağı var tabi. Makedon veya Arnavut olmayanlarsa ülke yönetiminde çok kısıtlı haklara sahip. Azınlıklar bazen tedirginlik yaşıyor. Ülkenin en büyük azınlığı olan ve sayıları yüzbine yaklaşan Türkler şimdilik büyük sıkıntılar yaşamıyorlar ama yine de Yugoslavya dönemindeki bazı haklarının ellerinden gittiğini düşünüyorlar. Yugoslavya döneminde üçüncü halk unsuru olarak kabul edilen Türkler Ohri Anlaşması'nda masaya bile oturtulmadı. Gerekçe olarak Türklerin 2001'deki savaşta tarafsız kalmaları olarak gösterildi.
TEOMAN ALİLİ, 23 Temmuz 2010