Ey Paralel Kumpasçılar, Yenildiniz!..

Geçen cumartesi, Washington...

Devlet daireleri, okullar iki gündür olumsuz hava koşulları nedeniyle kapalı.

Her taraf karla kaplı. Meteoroloji küçük de olsa, yeni bir kar fırtınasını haber veriyor.

Beyaz Saray’ın karşısındaki Lafayette Park’ta ‘Sesiz Çığlık Eylemi’ var.

Adalet duyguları yok olmuş din taciri ‘kumpasçılar’ın sahte delillerle tuzağa düşürdüğü Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları, gazeteciler ve bilimadamlarına destek amacıyla, çok sayıda ‘vatansever’ bir araya geliyor.

Beyaz Saray’ın önü ‘Atatürk’lü bayraklar, şeriatçı iktidar ve gerici softalara lanet okuyan pankartlarla dolu.

En genç eylemci, henüz bir yaşında bile değil. Sıcak - soğuk demez, ailesiyle her gösteride yerini alır. Gözlerindeki pırıltı Türkiye’nin geleceğini yansıtıyor. Eski 10 derece soğuktaki gülümsemesi “Ey kumpasçılar, yenildiniz!..’” diyor.

Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin mektubu okunuyor.

Çelebi, ‘1283 Numaralı Harbiyeli’ Mustafa Kemal’in okuduğu ‘sıra’larda yetiştiğini haykırıyor.

Silivri, Hasdal, Sincan, Hadımköy, Mamak, Maltepe, Şirinyer’deki tutsakların adları tek tek anılıyor.

Amiral Cem Çakmak’ın şiiri Beyaz Saray’ın duvarlarında yankılanıyor:

Girdiler içeri, üzerlerinde kara cübbeleri
Kin ve nefret dolu gözbebekleri
Utanç içinde benlikleri
Biliyorlar masumdu hapsettikleri
Dizdiler önlerine askerleri
Korkuyoruz diyemezdi ya, devletin hakimleri
Ayağa kaldırdılar vatanseverleri
Okudular adaletin kusacağı hükümleri
Mümkün olsa idamdı istekleri
Müebbet idi yetindikleri
Hukuk adalet diye belirttikleri
Ortaçağın ta kendisiydi dirilttikleri
Babalık hakkıydı göz diktikleri
Çocukların gözyaşlarıydı sevindikleri
Bedelini bilmeden söyledikleri
Bir ulusun geleceği idi öldürdükleri.

Kanser teşhisi konulan Emekli Albay Muzaffer Tekin’in ismi okununca Kıbrıs Barış Harekatı’nı hatırladım.

Hastanede tedavisi için bir yatak vermeye korkanlar, Komando Teğmen Muzaffer Tekin’in Beşparmak Dağları’nın en yüksek noktası olan 1023 rakımlı tepede silahına sarılıp yattığını nereden bilecekler?

Ankara’dan Pensilvanya’ya uzanan ‘Paralel Yapı’; siz Lapta ve Karava’nın ne olduğunu bilir misiniz?

Karaoğlanoğlu Şehitliği’ne bir kez çelenk koymayanlar, nereden bilecek!

Onlar sadece Şehit Üsteğmen Yavuz Sokullu’nun adının verildiği ‘Yavuz Çıkartma Plajı’na turistik otel yapıldığı zaman kurdele keserler.

Neyse, Washington’dakiyle aynı anda, ülkenin doğusundan batısına tam on merkezde, Pensilvanya’da; Fethullah Gülen’in yaşadığı çiftliğin önünde de protesto gösterisi vardı.

Yılmaz POLAT, 19 Şubat 2014
yilmaz.polat@yurtgazetesi.com.tr