Eyvah, vatan elden gidiyor!

Eyvah, vatan elden gidiyor!

İletigönderen deliyurekkadir » Çrş Şub 06, 2008 15:15

[img]http://www.habervakti.com/resimler/yazar/eminpazarci.jpg[/img]

Başörtüsü düzenlemesinde ilk sert tepkilerden birini İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Mesut Parlak vermişti. Üniversitede yaptığı konuşmayı da Atatürk'ün sözleri ile bitirmişti: "Mevzubahis olan vatansa gerisi teferruattır. Bu sözler uzun süre alkışlandı... Başörtüsü yıllardır "rejim" konusuydu, şimdi de "vatan" meselesi haline getirildi! Üstüne bir de Atatürk'ün başka amaçlarla söylediği sözler eklendi. Böylece tartışma iyice zıvanadan çıktı.

Tartışmanın taşındığı mecraya ve ortaya konulmak istenen görüntüye bakın... Üniversitelere başörtüleri ile girip okumak isteyen kızlar vatan için büyük tehlike! Onlara bu yolu açmak isteyen AK Parti ile MHP'liler de vatana kasteden siyasi partiler! Tabii, bu durumda düzenlemeye sıcak bakan bizler de "vatan haini" oluyoruz! Boşuna demedim, "Bu tartışma iyice zıvanadan çıktı" diye... Olay, giderek çirkin, rahatsız edici ve toplumun büyük kesimlerini rencide eden boyutlara taşınmaya başlandı!

Neymiş, bu düzenleme üniversiteleri bir çatışma ortamına götürecekmiş. Rektörlerimiz, farklı gruplardan öğrencilerin birbirleri ile çatışmasından çekiniyorlarmış... Oysa, tabanda böyle bir sıkıntı yok. Bu ülkede türbanlı-türbansız çatışmasına dair bir tek örnek bile yaşanmadı. Ne başörtülü öğrencinin başı açık olanla bir derdi var, ne de başı açığın kapalı olan arkadaşıyla. Türkiye'nin sıkıntısı okullarda, mahallelerde veya işyerlerinde değil. Bizim sıkıntımız yukarılarda. Bu kavga yukarılardan körükleniyor. Tıpkı son birkaç gündür olduğu gibi!

Deniliyor ki: Üniversitelerde başörtüsü serbest bırakılacak diye Türkiye ayağa kalkmış. Gerilim giderek tırmanıyormuş. Anıtkabir dolup taşmış. Sivil toplum örgütleri de bildiri üzerine bildiri yayınlıyormuş. Halk bu düzenlemeye karşı tepkisini ortaya koyuyormuş... Seçim öncesinde Cumhuriyet mitingleri yapılırken de benzeri iddialar ortaya atılıyordu. O zaman da "Türkiye'nin ayağa kalktığı" iddia ediliyordu. Ne oldu? Seçim sonuçları ortada. Halk, verilmek istenenin tam tersi bir tablo ortaya çıkarttı. Üstelik, bu anayasa değişikliğini AK Parti tek başına yapmıyor.

Düzenleme MHP tarafından da destekleniyor. Üzerine bir de SP ve BBP gibi partileri de koyun. İşte size kahir ekseriyet! Bir tarafta geniş halk yığınları var. Diğer tarafta üniversitelerden yükselen sesler. Ayrıca, o sesler bütün üniversite camiasını da kapsamıyor. Bir tarafta 100 rektör toplanıp, yasakları savunuyor. Diğer yanda 1.000 civarında akademisyen "başörtüsüne destek" bildirisi yayınlıyor. Aslında gerginliği tırmandırmak isteyen çok küçük bir grup. Ancak, haklarını teslim etmek lazım, gayet iyi bağırıyorlar!

Bunların verdikleri görüntü hep aynı: Ermeni iddiaları karşısında seslerini çıkartmıyorlar. Üzerimize yönelen dış tehditleri görmezlikten geliyorlar. Terör karşısında genellikle suskunlar. Atatürk'ü de sadece işlerine geldiği zaman hatırlıyorlar. Bir tek "laiklik" kelimesini ezberlemiş, olur olmaz yerde tekrarlayıp duruyorlar. Ancak, onu da doğru değil, yanlış yorumluyorlar.

Halktan ve halkın değerlerinden kopuk bir hayat sürüyorlar. Herkesin kendileri gibi yaşamasını istiyorlar. Bunu da "demokrasi", "laiklik" ve "çağdaşlık" nutukları arasında yapmaya çalışıyorlar. Allah'tan sayıları az. Aksi olsaydı, kendileri gibi yaşamayan ve düşünmeyenlere nefes alma hakkı bile vermezlerdi vesselam!
Kullanıcı küçük betizi
deliyurekkadir
Üye
Üye
 
İletiler: 37
Kayıt: Prş Eyl 13, 2007 21:49

İletigönderen Ram » Çrş Şub 06, 2008 19:32

Mezvubahis vatan ise gerisi teferruattır!

Peki bu söz, şimdi neden vatanı karıştırmak istiyenler tarafından kullanılıyor¿?

Türban neden tehlikelidir¿?

1) Türban dinin bir gerekliliği ve emri değildir. Buna dair Kur'an-ı Kerim'de somut bir şey geçmez. Şahin Filiz'in dediği gibi, bir sineği dahi örnek vermekten çekinmeyen Allah, ne diye böyle bir emir varsa bunun üzerinde durmamıştır. Tek bir ayete, yorumlama farkıyla ortaya koyulan bir şeydir bu baş örtüsü. Peki türban baş örtüsü müdür¿? Hayır. Tevrat'ta geçen "saç örtüsüdür". Alın tehlikenin daniskası, İslâm tehlikededir. Yeterince hurafelerle boğuşan İslâm, böylece bu hurafenin yayılmasını sağlayabilecek üniversitelere girerse yok edilme aşamasına girecektir.

2) Ortalama 4 sene saçını örtecek kızlar, bu 4 senenin sonunda kamu kuruluşlarında görev yapabilecek midir¿? Türbanlı hakim olacak mıdır¿?

AKP Kadın Kolları Başkanı'nın verdiği cevap: Adım adım ilerleyeceğiz.

3) Her şey sanki çok güzel gitmektedir de bu tartışma patlak vermiştir. Vatan elbette türban yüzünden elden gitmeyecektir. Fakat ülkeyi her taraftan sarmış ve gittikçe daralan çember~ül tehlike, vatanını satmış kimseler tarafından desteklenmektedir. Peki bu kimseler değil midir durduk yerde "türban velevki siyasi simge olsun" diyen¿?

4) Bu türban tartışmaları, neleri örtmektedir¿?

- Gelmekte olan ve geldiğinde 2001 krizinden kat kat etkili olabilecek ekonomik krizi mi¿?

- Yoksa Akapenin geçirmekte ısrar ettiği ve uğrunda operasyon yaptığı "Vakıflar Yasası" mıdır¿?

Evet, evet... Mezvubahis vatan ise gerisi teferruattır!
Mevzuubahs olan; millete saltanatını, hâkimiyetini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız¿? meselesi değildir. Mesele, zaten emrivâki olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, behemehâl, olacaktır. Burada içtima edenler, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. Aksi takdirde, yine hakikat usûlü dairesinde ifade olunacaktır.

Fakat ihtimâl, bazı kafalar kesilecektir!
Kullanıcı küçük betizi
Ram
Zûlme Karşı İsyan!
 
İletiler: 8167
Kayıt: Sal Şub 20, 2007 1:06
Konum: Aç haritaya bak!

İletigönderen Türk-Kan » Çrş Şub 06, 2008 19:36

Bunların verdikleri görüntü hep aynı: Ermeni iddiaları karşısında seslerini çıkartmıyorlar. Üzerimize yönelen dış tehditleri görmezlikten geliyorlar. Terör karşısında genellikle suskunlar. Atatürk'ü de sadece işlerine geldiği zaman hatırlıyorlar. Bir tek "laiklik" kelimesini ezberlemiş, olur olmaz yerde tekrarlayıp duruyorlar. Ancak, onu da doğru değil, yanlış yorumluyorlar.

Vayyy beeee...

Bu satirlari okurken sanirsin ki, kendi deyimleri ile %1,5'un "sorun" olarak gördügü türbani savunanlar her gün AKP'nin ABD ve Israil iliskileri üzerine yaziyorlar, sanirsin ki IMF güdümünde sürdürülen ekonomi politikalarini elestiriyor, devletin en karli kurumlarinin ermeniye, yahudiye, gece karanliginda peskes cekildigini bagiriyorlar... Bir de terör'ü katmis... it basina "sayin" sehitlerimize kelle diyenleri de elestirirler sanirsin..

Vayyy bee... :) "Ancak hakkini teslim etmek lazim, iyi bagirmis".

Ram yazdı:- Yoksa Akapenin geçirmekte ısrar ettiği ve uğrunda operasyon yaptığı "Vakıflar Yasası" mıdır¿?


Türbanla örtülen Vakıflar Yasası


Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, "Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır" demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.
Kullanıcı küçük betizi
Türk-Kan
Kuvva-i Milliye
 
İletiler: 6735
Kayıt: Pzt Şub 19, 2007 20:56

İletigönderen erenus » Çrş Şub 06, 2008 22:17

Allah'tan sayıları az. Aksi olsaydı, kendileri gibi yaşamayan ve düşünmeyenlere nefes alma hakkı bile vermezlerdi vesselam!


Bunu idaa eden talihsiz yazara bir abaküs hediye etmek lazim. "bir, iki, üçler, yaşasın Türkler....." :)

Tedavi: Genellikle hastalar motive değillerdir. Buna karşılık pek çok ve karışık uygulamalar kullanılır. Psikoanaliz, psikoanalitik psikoterapi, destekleyici psikoterapi, grup terapisi, aile terapisi, çevre terapisi uygulanmaktadır. Diğer bir seçenek farmakoterapidir.

Seyir ve prognoz: Değişkendir. Genellikle durağandır veya bozulmaya yol açarsa da bazı hastalar düzelebilir. 8)


"Bir zamanlar gelir, beni unutmak veya unutturmak isteyen gayretler belirebilir. Fikirlerimi inkâr edenler ve bana taan edenler çıkabilir. Hattâ bunlar benim yakın bildiğim ve inandıklarım arasından bile olabilir. Fakat, ektiğimiz tohumlar o kadar özlü ve kuvvetlidir ki, bu fikirler, Hind'den, Mısır'dan döner, dolaşır gene gelir, feyizli neticeleri kalpleri doldurur!"

Resim
Kullanıcı küçük betizi
erenus
Bilim Adamı
Bilim Adamı
 
İletiler: 423
Kayıt: Prş Eki 18, 2007 6:07

İletigönderen deliyurekkadir » Prş Şub 07, 2008 0:54

Basörtüsü dinde var veya yok, önemli olan bu degil. Önemli olan Basörtüsünün üniversitelerde serbest olmasi. Basörtüsü takan hangi kiz ülkeyi bölmek istiyor? Madem böyle bir filtre uygulaniyor, devlete karsi olanlarin okuma özgürlügü elinden aliniyor, ozaman bu filtre neden pkk ve asiri solcu kisiler icin gecerli degil? Suanda üniversitelerde pkk sempatinazi olan hic kimse yok mu? Buna neden rektörler veya kendini "laik" kesim olarak adlandiranlar karsi cikmiyor.


Sen baştan yanlışsın güzel kardeşim. Kimse başını örtenler "ülkeyi bölmek istiyor" demiyor. Ama yasak kalkarsa, bölüneceğimiz bir gerçektir. Dinde olmayan bir şeyi yutturmaya kalkmak, din tacirliğinden başka bir şey değildir. Bu kertede, başını örten neden örtüyor sorusunu soruyoruz¿? İki kelime: "Allah'ın emridir." Bu durumda ne olacak¿? Başını örtenler Müslüman, örtmeyenler kâfir. Dini bilgisi iyi olmayan insan ne yapacak¿? Ben de Müslümanlığın gereğini yerine getirmeliyim diyerek saçını kapatacak.

Başını örten kızların mensup olduğu cemaat veyahut tarikatlar ya da örtünmeyi öğrendiği büyükleri yasak kaltığında "uslu uslu gidin, uslu uslu gelin" diyecek. Belki bir süre böyle devam edecek. Peki sonra¿? Kendi yalan inançlarını yaymak için tebliğler, tavsiyeler, vaazlar almayacaklarını mı sanıyorsun¿? Türban dinde yoktur ama, takan din için takar. Kimse de bu "velevki siyasi simge olsun" safsatasını yemez. Çünkü bu bez parçasını takanlar siyasi nedenlerden dolayı değil, dini bir vecibe olduğu için takar. Haliyle bunların çoğu, bunu kendilerine aşılayanların gösterdiği yöne oy verir, onların düşüncesini benimser ve sorgulamaz...

Ayrıca nedir bu "aşırı solcu"¿? Sağ-Sol nedir¿? "Aşırı solcu" olarak nitelendirdiklerin kimlerdir¿?

Bir insanın pekakalı olup olmadığını nereden bileceksin¿? Her ay onlarcası toplanmıyor mu zaten¿? Eğer birinin pekakalı veyahut pekaka sempatizanı olduğunu görüp de bir şey yapmıyorsan, bu o üniversitenin rektörünün, dekanının, öğretmeninin suçudur. Peki Cumhuriyet için toplanan bu rektörleri, neye dayanarak suçluyorsun¿? Kimse kendini laik olarak adlandırmıyor. Bazıları, laik düzeni benimsemediği, laik düzene karşı olduğu için, kendisine karşı olanlara laik düzeni sarsacek şekilde saldırıp onları laik olarak tanımlayıp bir yerde, "biz Müslümanız, onlar kâfir, onlar laik" demeye getirip milleti bölmektedir. Hâlbuki bunu yapanların, laiklikle ilgisi olmadığı gibi, din ile de ilgisi yoktur. Bu bölme girişimine, onların karşıtı görünüp aslında aynı amaca hizmet edenlerin de yoğun destek verdikleri de bir gerçektir.

Ayrica, bu basörtüsünü sadece akp ile bagdastirmak bana göre yanlis olur.


Kimse bu mevzuyu sadece ampûllerle bağdaştırmıyor. Bağdaştıran aldanmıştır... Bildiğimiz dinci partilere ek, bugün herkesin de görebildiği üzere, kendini milliyetçi tanımlayıp da Türklükle alâkası olmayan şeyleri destekleyen bazı partileri de bunun içine katabiliriz. Tabi bu siyasi yönüdür bu bez parçasının.

Gecen hafta Ceviz Kabugu programindada tartisildi, ve türban in Kur'an da yer almadigini anlatti katilimci hoca. Iyi tamam da, bunu kanitlamak, üniversitelerde türban olmasin diyenler icin kötü bir gelisme degil mi? Laiklik de, hicbir dini sembol tasiyan universitelere giremez diyor. Eee, madem türban in dinle bir alakasi yok, ozaman laiklige ayriki da degil. Türban i takan da "bunu din icin TAKMIYORUM" derse, ozaman ne olacak. Ne din icin takiyorum, nede hürafe falan derse, sadece bana yakistigi icin, kendimi daha güzel buldugum icin takiyorum derse, ozaman ne denilecek.


Demezse süzme yalancıdır, bunun da düzünelerce ispatı vardır. Meselâ; MHP gibi partilerin tabanındaki türbanlı kızlar, neden "ya Allah, bismillâh, Allah-u ekber!" diye bağırmaktadır¿? Veyahut senin dediğin gibi türbanlılar bunu siyasi amaçla taksın başına; hangi partinin özel olarak siyasi simgesi türbandır¿? Hangisinin ambleminde türban vardır¿? Hiçbirinin. E bu durumda şu soru doğar: "Ey türbanlı kız... Sen bunu din için değil de siyasi görüşün için takıyorsun. Peki söyle senin siyasi görüşün nedir, hangi yöndedir¿? Örnek vereceği partiler bellidir. Bu partilerin icraatlarını ve hayatları incelendiğinde, verdiği örneğin içinde "büyük bir din olgusunun varlığı" apaçık gözükür.

Kızımız dini olgusu olmayan bir partiden örnek verdi diyelim¿? Misâl CHP'den... Bunu karşısındakine inandırabilir mi¿? Onu da geçtim... Adı geçen partiden "bu bizim sembôlümüz-simgemiz değildir" diye tekzip gelmez mi¿?

Haaa... Diyelim kızımız şöyle dedi: "Zevk-ü sefa için takıyorum, sanane." E hukuk böyledir, bir kere yamanan yerden delersen, yama olduğu gibi kopar. O zamanda sarıklı, çarşaflı veyahut papazın küllâhını takmış biri de diyemez mi ki "ben de zevk-u sefa için bunu giyiyorum" diye¿? Hem de öyle bir derki...

Takiyede sınır yok anasını satayım, şu hale bak...

akp nin yanlis politikalarini yazmamis Emin Pazarci, ama MHP li Mehmet Ekici TUSIAD a cevap verdi:

Ekici; 'TÜSİAD’ın başörtüsü konusunda gösterdiği özeni, AK Parti’nin uyguladığı ekonomi politikalarında ve TBMM’den geçirmeye çalıştığı başta 301. madde olmak üzere Vakıflar Yasasında ve benzeri gayri milli uygulamalarda da göstermesini temenni ediyoruz' dedi.

MİLLİYETÇİLİKTE TEKEL YOKTUR
Ekici; “Milliyetçilikte tekl yoktur. TÜSİAD yönetimi, Türk milliyetçiliği çizgisinde hareket etmek isterse, yolları sonuna kadar açıktır." dedi.

Kaynak: http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=125855


Buna çok güzel bir cevap vereceğim. Ama önce şu sorunun cevabını senden almam gerekiyor: "Ekinci bu sözleri TÜSİAD'a neden söylemiştir¿? Daha düzgünce sorarsak, TÜSİAD'ın şu tepksine:

TÜSİAD yazdı:''Milliyetçiliği kendinden başka kimseye layık görmeyenler, milletini gerçekte ne kadar düşünmektedir ki, işsizliğin had safhada seyrettiği ve ekonomisi yavaşlayan bir ülkede, ekonominin gündemin birinci maddesi olması gerektiğini söyleyenlere bu kadar tepki gösterebilmektedirler''


MHP neden itibar etmemiştir de sert bir karşılık vermiştir¿? diye sana soruyorum...

Ama laiklik icin Anitkabir e inenler, 301. madde kaldirilmaya calisinca niye susuyor? Ozaman niye sokaklara inmiyorlar. akp türklügü küfür ederken yine susuyorlar. ALLAH askina, onlar sadece laiklik icin mi yasiyor. Baska önemli sey yok.

Bir cogunuz benimli ayni fikirde degilsiniz, ama ben böyle dusunuyorum arkadaslar.

akp yi sevmem. Bunu da belirtmek isterim.


Şimdi sana şöyle bir soru daha sormak icap etti: "Nerenden uyduruyorsun¿?"

Eğer bunları kafandan uydurmuyorsan -ki uydurmadığını düşünüyorum- sana bütün bunları öğreten büyüklerine benden selâm söyle, gelsinler buraya biraz da burada itibarlarını kaybetsinler. Yok eğer ciddiyetle bunların kendi düşüncelerin olduğunu iddia ediyorsan, bu düşünceleri nasıl edindin, neye göre edindin, ne gibi kaynaklar bu düşünceleri aklına soktu¿?

Anıtkabir'e giden halkın hepsi Atatürkçü, hepsi vatanını seviyor. Vatanını seven, değerlerini sevenler en başta 301. maddeye karşı çıkmıştır. 301. madde, "türban kadar" yürüyüşü gerektirecek bir etki doğurmaz, bu bir. Kim 301. madde kaldırılmasın diye yürümüştür¿? bu iki... Yok yürümek değil de, bağırmaksa, haykırmaksa, tepki koymaksa, karşı çıkmaksa, vatanını seven herkes bunları yapmıştır. Sen kimseyi, hele hele Türkiye Cumhuriyeti için vatanını seven insanları, vatansızlarla aynı kefeye koyup itham edemezsin! Sen bu insanları, 301. madde destekçileriyle aynı gruba koyamazsın! Onu da geçtim; bu satılmış yaygın medyadaki "301 kaksın" diye çıkan, her türlü psikolojik harp taktiği ve kışkırtıcı haberlere inan herhangi bir insan olamaz mıdır¿? Bu haber kurbanı ve herhangi bir kesimin görüşünde olabilecek bir insanı suçlama kudretini kendinde nasıl buluyorsun¿?

301. madde kaldırılırsa, Türkülğe hakaret serbest bırakır. Bunun kaldırılmasını savunmak, Türklüğe ve Türkiye Cumhuriyeti'ne ihanettir. Bunun kaldırılması karşısında bilinçli bir şekilde susan, dilsiz şeytandır, aynı gruba girer. İşte sen bunlarla, Cumhuriyet için yürüyenleri bir tutuyorsun.

Sen ne için yaşıyorsun peki çocuk¿? Türban için mi¿? Akapeyi sevsen ne olur, sevmesen ne olur... Karşında basit bir ampûl düşmanı yoktur.
Kullanıcı küçük betizi
deliyurekkadir
Üye
Üye
 
İletiler: 37
Kayıt: Prş Eyl 13, 2007 21:49


Şu dizine dön: Gazete Köşe Yazarları

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 9 konuk

cron

x