YÖK
Deniyor ki, "YÖK'ü yaz!"
Yazayım.
*
1, 1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, 34...
Fibonacci serisidir bu.
*
Eğitimsiz bir göz bakarsa, peş peşe sıralanmış, alakasız sayılar gibi durur.
Halbuki...
Her sayı, kendinden önceki iki sayının toplamıdır. Aslında "düzen" oturmuştur, tıkır tıkır işler ama, sıradan göz göremez.
*
Matematik zannedersin...
Hayatın ta kendisidir.
Her olayın, kendinden önceki olaylarla bağlantısı olduğunu anlatır bize... İki adım öncesini görürsek, bir sonraki adımın ne olacağını da kabak gibi görebiliriz.
Yani...
Ötesinin ne olacağını merak etmek yerine, berisine bakmak yeterlidir.
*
Çankaya, 21... YÖK, 34'tür.
*
55, üniversitede türban.
89, lisede türban.
144, ilkokulda türban.
*
Fibonacci serisinin son halkası olan yeni YÖK Başkanı'nın "serbest bırakırsak artmaz, tam aksine, azalır" lafı...
"Bilimsel olarak" yanlıştır.
*
Ve, tek yanlış değildir...
*
Bu, 5'inci YÖK Başkanı.
1'inci, Ankara Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi rektörüydü.
2'nci, 19 Mayıs Üniversitesi.
3'üncü, Karadeniz Teknik.
4'üncü, Galatasaray rektörüydü.
Ya 5'inci?
Rektör değil.
Dekan bile değil.
*
Herhangi bir fakülteyi ya da üniversiteyi yönetmemiş biri, hepsini birden yönetecek.
*
Albayın, tuğ, tüm, kor ve or'u atlayıp, direkt genelkurmay başkanı olmasıdır.
Muhabirin, editör, yazı müdürü olmadan, genel yayın yönetmeye kalkmasıdır.
Vali olmamış kaymakamın, İçişleri Bakanlığı koltuğuna kurulmasıdır.
*
Yönetemez.
Yönetemeyeceğini göreceğiz.
Yılmaz Özdil, 13.12.07