Fırıncılar - Ekmeğe 25 kuruş zam yapsak, halkın bütün tepkisini fırıncı alıyor. Keşke eskiye dönse

Genel & Güncel Konular

Fırıncılar - Ekmeğe 25 kuruş zam yapsak, halkın bütün tepkisini fırıncı alıyor. Keşke eskiye dönse

İletigönderen İlteriş Kağan » Cmt Kas 06, 2021 22:51

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer fırıncıları ziyaret etti. Fırıncı, un fiyatlarına bir yıl içinde yüzde 100 zam geldiğini belirtti ve "Ekmeğe 25 kuruş zam yapsak, halkın bütün tepkisini fırıncı alıyor. Ama bunun arkasındaki unun artışı, hiçbir televizyon kanalında çıkmıyor. Unu 110 liraya alırken yine bir ekmek 1,5 liraydı, şimdi unu 220 liraya alıyoruz ekmek fiyatı 1,75 lira. Yani bizim girdimize yüzde 100 zam gelmişken biz sadece yüzde 30 zam almış olduk. Keşke eskiye dönsek de ekmeği 1 liradan satsak" dedi.
Resim
Niğde'nin Bor ilçesinde fırıncı esnafıyla bir araya gelen Gürer, önceki yıllarda dışarıdan ucuza alındığı gerekçesiyle buğday ithalatı yapıldığını ancak pandemi ile birlikte yurt dışından buğday getirilemediğini söyledi. Yurt içindeki buğdayın da neredeyse bir katı fazlası bir fiyatla alındığını belirten Gürer, bu sebeplerle Türkiye'deki buğday fiyatının arttığını dile getirdi.

Gürer'in açıklaması şöyle:
"ÜRETEN MUTLU DEĞİL, TÜKETEN SIKINTI İÇİNDE"

"Kuraklık nedeniyle ülkemizde buğday üretiminde ciddi düşüş meydana geldi. Geçtiğimiz yıllarda yıllık 20 milyon ton civarında üretimimiz varken, 16,5-17 milyon ton aralığına geriledi. Bunun yansımaları da doğal olarak daha çok ithal buğdayın ülkemize girmesine neden oldu. Toprak Mahsulleri Ofisi mayıs ayında ekmeklik buğday için 2 bin 250 lira, makarnalık buğday için de 2 bin 450 liralık ton fiyatı açıkladı. Daha sonra ise buğdayın yeterli olmaması nedeniyle ithalat yapıldı. İthalatta 11,5 protein değerindeki buğday, yurt dışından 2 bin 800 liradan ithal edildi. Ancak makarnalık buğdayın fiyatları 700 doları Kanada’da, 500 doları Fransa’da bulunca makarnalık buğday ithalatı düşük kaldı. Ekmeklik buğday ithalatı ise devam ediyor. Bunun sonucunda ülkemizde ekmek üreticilerinin maliyetleri de katladı. Üreten mutlu değil, tüketen pahalı ürün aldığı için sıkıntı içinde ama bunun yanında ekmek üreticisi de un fiyatlarına gelen fiyat artışından dolayı bu işi nasıl sürdüreceği konusunda kaygılı."

"50 YILLIK İŞ YERİMİZİ KAPATTIK"
Fırıncı vatandaş Gürer'in ardından, “Unun şu an 220 lira fiyatı var, önümüzdeki ay da yükseleceği söyleniyor. Geçen yıl bu zamanlarda 108-110 lira civarındaydı. 65 kilo buğdaydan, 50 kilo un elde ediliyor. 200 gram ekmeğin fiyatı 1,75 lira. Bu fiyatlarla, bu gelen zamlardan sonra maliyetleri kesinlikle karşılamıyor. Bu şekilde devam ederse bırakacağız, yapacak bir şey yok” dedi. Bir başka fırıncı ise, “Babamdan devraldığım, 27 sene de bizzat benim çalıştırdığım fırını, maliyetlerin aşırı artışı ve özellikle eleman sıkıntısından dolayı kapatmak zorunda kaldım. Yaklaşık 50 yıllık iş yerimizi kapattık” dedi.

Gürer şöyle devam etti:
"EKMEK ÜRETECEK KİŞİ DE BULAMAYACAĞIZ"

"İthalata dayalı bir anlayışla tarım politikası sürdürüldü, o dönemde ‘dışarıdan ucuza buğday alıyoruz’ diye bu yol edildi. Ama şimdi yurt dışından pandemi nedeniyle ucuza buğday getirilmediği gibi yurt içindeki buğdayın da neredeyse bir katı fazlası fiyatla alındığı için de Türkiye’de buğday fiyatları artıyor. Buğday fiyatının artması demek, unun fiyatının artması demek. Unun fiyatının artması demek, ekmek üreticisinin fiyatının artması demek. Bu da tüketiciye yansıyacak, yurttaşlar ekmeğe dair erişimde önümüzdeki süreçte sıkıntı yaşayacak. Bu konuda hızla tedbir alınmalı, en azından fırıncıların uğradığı kayıpları telafi edecek destekler siyasi iktidar tarafından verilmeli. Yoksa ekmek üretecek kişi de bulamayacağız."

Fırıncı ise şunları söyledi:
"KEŞKE GERİYE DÖNSEK DE EKMEĞİ 1 LİRADAN SATSAK"

“Ekmeğe 25 kuruş zam yapsak, halkın bütün tepkisini fırıncı alıyor. Ama bunun arkasındaki unun artışı, hiçbir televizyon kanalında çıkmıyor. Bir ayda una 3-4 kere zam geliyor. Biz zam talebinde boşuna bulunmuyoruz. Girdimiz çok yüksek, maliyetler yükseliyor, işi çevirebilmemiz için mutlaka zam yapmamız gerekiyor. Biz 2021’in başından bu zamana kadar, 10 aydır 25 kuruş zam aldık sadece. Unu 110 liraya alırken yine bir ekmek 1,5 liraydı, şimdi unu 220 liraya alıyoruz ekmek fiyatı 1,75 lira. Yani bizim girdimize yüzde 100 zam gelmişken biz sadece yüzde 30 zam almış olduk. Bunu biz hep kendimizden karşılıyoruz. Bizim bu girdileri kurtarabilmemiz için ekmeğin en az 2,5 lira olması lazım. Öbür taraftan halka da yazık. Ya bu un fiyatları düşecek, hükümetin buna bir çözüm bulması gerekir. Keşke eskiye dönsek de ekmeği 1 liradan satsak. Biz yüksek fiyatlara ekmek satalım derdinde değiliz. Bugün yine bir un firmasıyla görüştüm, torbası 220 lira olan un fiyatının yılbaşına kadar 250 lira olacağını söyledi. Sıkıntımız çok büyük."

https://www.dailymotion.com/video/x85bvqn
Aklı Başında Bir Toplum Her 5 Yılda bir Meclisi Ve Yönetimi yenileyen Toplumlardır.
Bir hamalın yükü geçicidir; fakat sahtekâr bir politikacının yükü kalıcıdır çünkü onun dolandırıcılıklarının muazzam yükünü her daim akılsız toplumlar taşımaktadır.
Üçkâğıtçı politikacılar tarafından sürekli olarak kandırılan, tekrar tekrar aldatılan bir millet için hangi sıfat kullanılabilir? Şaşkın? Çok hafif! Ahmak? Yeterli değil! Beyinsiz? Evet, işte tam da sıfat budur! Aptal kalabalıklar, sahtekâr politikacıların en büyük servetidir!
Kullanıcı küçük betizi
İlteriş Kağan
Üye
Üye
 
İletiler: 2100
Kayıt: Cmt Şub 08, 2020 18:53

Şu dizine dön: Genel - Güncel Konular

Kİmler çevrİmİçİ

Bu dizini gezen kullanıcılar: Hiç kayıtlı kullanıcı yok ve 1 konuk

x